Ayşe SayınBBC Türkçe, Ankara
Anayasa Mahkemesi'nin (AYM), "seçilme ve siyasi faaliyette bulunma hakkı ile kişi hürriyeti ve güvenliği hakkı"nın ihlal edildiğine ilişkin kararı ile yeniden yargılanma yolu açılan eski CHP İstanbul Milletvekili Enis Berberoğlu'nun yeniden milletvekili sıfatını kazanıp kazanmayacağı hem hukuk hem de siyasetin tartışma konusu.
CHP, Berberoğlu'nun milletvekilliğinin düşürülmesine yol açan kesinleşmiş yargı kararının, AYM'nin verdiği hak ihlali kararı ile "hükümsüz" kaldığı gerekçesiyle, milletvekilliğine dönüşünü sağlamaya dönük usul belirlenmesi talebiyle TBMM Başkanı Mustafa Şentop'la görüştü.
Şimdiye kadar böyle bir olay yaşanmadığı için Şentop'la yapılan görüşmede AYM'nin gerekçeli kararının beklenmesi kararlaştırılırken Meclis'te de olası formüller tartışılmaya başlandı.
Anayasa Mahkemesi'nin, MİT Tırları davasından 5 yıl 10 ay hüküm giydiği gerekçesiyle 4 Haziran'da milletvekilliği düşürülen Enis Berberoğlu hakkında verdiği hak ihlali kararı, sonuçları itibariyle bir ilk olma özelliği taşıyor.
CHP, ilk kez böyle bir karar çıkması nedeniyle Meclis'in anayasaya uygun olarak yeni bir "teamül" oluşturarak, Berberoğlu'nun milletvekilliğe dönüşünün sağlanması gerektiğini ifade ediyor.
TBMM Başkanlığı'nın gerekçeli karara göre hukukçuların da görüşünü alarak bir değerlendirme yapacağı belirtilirken, Meclis kulislerinde Berberoğlu'nun milletvekilliğe dönüşü ile ilgili şu seçenekler tartışılıyor:
CHP, Meclis Başkanlığı'nın, ilk kez yaşanan bu durumla ilgili anayasaya uygun yeni bir usul ve teamül belirlemesi gerektiğini savunan CHP, formül olarak da AYM'nin gerekçeli kararının Genel Kurul'da okunması üzerinde duruyor.
CHP Aydın Millevtekili ve TBMM Anayasa Komisyonu Üyesi Bülent Tezcan, AYM kararıyla, Berberoğlu'nun milletvekilliğini ortadan kaldıran yargı kararının düştüğünü belirterek, " Çünkü AYM, milletvekili dokunulmazlığı olduğu halde, dokunulmazlığı kaldırılmadan yargılandı ve bu da ihlaldir' dedi.
AYM'nin kararı da Anayasa'nın 153. maddesi gereğince hem mahkemeyi hem de Meclis'i bağlıyor" görüşünü dile getiriyor.
Berberoğlu'nun milletvekilliğinin Anayasa'nın 84. maddesinde öngörülen "hakkındaki kesinleşmiş yargı kararının TBMM Genel Kurulu'nda okunmasıyla" sona erdirildiğini anımsatan Tezcan, AYM kararının, bu işlemi hükümsüz kıldığına dikkat çekiyor.
TBMM Başkanı Şentop'a da bu görüşlerini ilettiklerini ve "doğru bir karar ve yöntem belirlenmesi için gerekçeli kararın beklenmesinin kararlaştırıldığını ifade eden Tezcan, şu görüşleri dile getiriyor:
" İlk defa uygulanan bir yöntem. Meclis burada anayasaya uygun bir yöntem geliştirecek, yeni bir teamül oluşturacak. Biz diyoruz ki, AYM kararı Resmi Gazete'de yayımlanınca doğrudan TBMM Başkanı Berberoğlu'nu göreve çağırabilir. Çünkü Meclis'te okuma işlemi karara bağlı bir işlem değil. Anayasa Mahkemesi kararı Meclis'te okunur, buna bağlı olarak da milletvekilliği kaldığı yerden devam eder."
Konuşulan bir başka seçenek ise AYM'nin, gerekçeli kararının "yol gösterici" olabileceği yönünde.
AYM'nin gerekçeli kararında, Berberoğlu'nun milletvekilliğinin devam edip edemeyeceğine ilişkin bir hüküm beklenmiyor. Ancak, Yüksek Mahkeme'nin, milletvekili dokunulmazlığının ihlal edilerek yargılamanın sürdüğüne vurgu yapıp Berberoğlu'nun siyasi haklarının iadesi yönündeki kararı TBMM'ye bırakabileceği ifade ediliyor.
Bazı hukukçu milletvekilleri ise Berberoğlu'nun milletvekilliğine dönüşünün mümkün olmayacağını, ancak istenirse bireysel başvuru halinde AYM tarafından buna bağlı işlemlerin durdurulmasına ilişkin bir düzenleme yapılabileceği görüşünde.
Bu görüşü savunanlar, Berberoğlu hakkındaki kesin yargı kararıyla milletvekilliğinin sona erdiğini, bu aşamadan sonra milletvekilliği sıfatını ancak "seçilerek" alabileceğini, aksi durumun Anayasa'ya aykırı olacağını ifade ediyorlar.
AYM kararının, Berberoğlu'na yeniden yargılanma yolunu açtığı belirtilerek şu görüşler dile getiriliyor:
"Yeniden yargılama yapıldığında yine ceza alırsa o zaman ne olacak? Yeniden mi milletvekilliği düşürülecek? Ama Anayasa'da, içtüzükte bu ve benzer durumları açıklığa kavuşturacak düzenleme yapılabilir. Böyle bir düzenleme keyfiyeti ortadan kaldırır. Örneğin, bireysel başvuru olduğu zaman AYM tarafından, buna bağlı işlemlerin durdurulması için bir tedbir mekanizması getirilmesi tartışılabilir."