T24 Haber Merkezi
Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Tayyip Erdoğan, CHP Grup Başkanvekili Engin Altay’ın “Artık rektöründen başçavuşuna, uzman çavuşuna kadar herkes AK Parti militanı” ifadelerine sert tepki gösterirken, "Bu milletin hâkimine, askerine, polisine, öğretmenine laf edenler, siz kimin ve neyin militanısınız? Bölücü örgütün siyasi uzantılarıyla kol kola yürüyenler, Ankara'dan İstanbul'a kol kola yürüyenler siz kimin ve neyin militanısınız? Türkiye'yi yurt dışına şikayet edenler siz kimin ve neyin militanısınız? Girdiği her seçimde 2 kişiden 1'inin oyunu alanlara bu ithamı yapanlar, kendilerinin hangi islerle neler çevirdiğini milletimizin bilmediğini mi sanıyorlar? Seçimlerde gizli ittifaklar kurdukları terör örgütü güdümlü partileri milletin görmediğini mi sanıyorlar?" dedi.
'Genişletilmiş İl Başkanları Toplantısı'nda yaptığı konuşmasında CHP'ye yüklenen Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Son toplantımızda CHP'deki taciz, tecavüz, hırsızlık ve ahlaksızlık furyasına dikkat çekerek CHP yönetiminin bu tablo karşısında yüzlerinin kızarmadığını kızarmamasından duyduğum üzüntüyü paylaşmıştım. Bu skandallarının üzerinden 2 ay geçmesine rağmen hâlâ 3 maymunu oynuyorlar. CHP Genel Başkanı, görmedim, duymadım, konuşmadım taktiğiyle bu meseleyi unutturmaya çalışıyor. Çoğu iftira olan benzer meselelerde ortalığı birbirine katan sosyal medya silahşörleri ve güya STK'lar mesele CHP olunca sus-pus kesildiler" diye konuştu.
Erdoğan, "Parti teşkilatlarını ve belediyelerini saran hastalıklı zihniyetlerinden kendi mensupları bile rahatsızken milletimizin bunu hafızasına kaydetmediğini mi sanıyorlar? Milletimiz bunun hesabını vakti geldiğinde sorar. Hukuk bu konuların adli taraflarıyla ilgili olarak elbette kendi üzerine düşeni yapacaktır. Bize düşen bu taciz, tecavüz, hırsızlık, ahlaksız vakalarının siyasi faturasını CHP'nin önüne koymaya devam etmektir" ifadesini kullandı.
Erdoğan'ın konuşmasından satır başları şöyle:
"Görevlerini sürdüren ve kendilerine yeni görev tebliğ edilen il başkanlarımızın parti bünyesinde hızlı bir toparlanma yapmaları gerekiyor. İlk günden güne teşkilatlarımızda yer almış ve istikrarını bozmamış kişilerin bir araya gelmesini sağlamak mecburiyetindeyiz. Kırarak dökerek değil, birleştirerek, kucaklayarak, bütünleştirerek işe başlamazsak hedeflerimize ulaşamayız. Önce kendi içimizdeki arkadaşlarımızın gönlünü kazanamazsak milletimizin gönlüne hiç giremeyiz.
Üye sayımızını 11 milyonu geçmesi kadar, bu insanları kutlu davamızın savunucusu hale getirmemiz de önemlidir. AK Parti olarak 2023 seçimlerine güçü bir teşkilat ve vizyonla hazırlanmayı planlıyoruz. Kritik öneme sahip 2023 seçimlerinde Cumhur İttifakı'yla birlikte hem Cumhurbaşkanlığı hem Meclis'te zaferle çıkacağız. Bizim hizmet ve eser siyasetimiz seçimden seçime değil yılın her günü çalışmayı gerektirir. Bu anlayışla günün 24 saati ve haftanın her günü milletimizin içinde olacak tek tek her bir insanın desteğini alacağız.
AK Parti, İçişleri Bakanlığı'na verilen alelade dilekçeyle kurulmuş sadece isim, amblem ve binadan ibaret bir parti değil. AK Parti, milletimizi tarafından kurulan, sahibi de millet olan bir partidir. Burası siyasi, sosyal, ekonomik kurumu değil hizmet ocağıdır. Yaptığımız ve yapacağımız her şeyin merkezinde milletimiz vardır. İşine dört elle sarılmayan kimsenin AK Parti'de başarılı olma şansı yoktur. Önce kendi kadrolarımızın, ardından üyelerimizin tamamını onlarla birlikte de tüm toplumu kucaklayacak bir parti ortaya koyacağız.
Son toplantımızda CHP'deki taciz, tecavüz, hırsızlık ve ahlaksızlık furyasına dikkat çekerek CHP yönetiminin bu tablo karşısında yüzlerinin kızarmamasından duyduğum üzüntüyü söylemiştim paylaşmıştım. Bu skandallarının üzerinden 2 ay geçmesine rağmen hâlâ 3 maymunu oynuyorlar. CHP Genel Başkanı, görmedim, duymadım, konuşmadım taktiğiyle bu meseleyi unutturmaya çalışıyor. Çoğu iftira olan benzer meselelerde ortalığı birbirine katan sosyal medya silahşörleri ve güya STK'lar mesele CHP olunca sus-pus kesildiler. Kimin mağdurdan yana olduğu kimin de bunun istismarını yaptığı ortaya çıkmıştır. CHP cenahı aynı yüzsüzlüğü sokaklarda rastgele çekilen fotoğraf kareleri üzerinden milletimizi karamsarlığa sürüklemeye çalışıyor. Her seferinde büyük bir pişkinlike yalanlarında ısrar ediyorlar.
Kendilerine destek vermediklerini düşündüklerine yönelik hem ahlak hem akıl sınırlarını zorlayacak seviyecek seviyeye ulaşmıştır. CHP'ye oy vermeyen öğretmene öğretmen, polisi polis, hâkimi hâkim, rektörü rektör saymıyorlar. Her hafta bir başka memur grubunu tehdit ediyorlar. Kendi yanlarında yer almayan işçiye, sporcuya, sanatçıya sınır tanımıyorlar. Bu zihniyet işi ülkemizin güzide bir sanatçısının TV programına misafir olarak katılanları linç etmeye kadar vardırdı. Bu partinin yöneticilerinden biri çıkıp başçavuşudan uzman çavuşuna kadar diyerek kahraman ordumuzun mensuplarına saldırdı. Tabii bunlar geçmişte vesayetin karşısında hazır olan rektöre, savcıya alıştılar. Şimdi bu ülkenin tüm kamu görevlilerinin devletin ve milletin emrinde görev yaptığını görünce tahammül edemiyorlar. Şimdi assubayları ve uzman çavuşları menzile aldıklarına göre muvazeneyi iyice kaybettiler. Neymiş? Bunların hepsi AK Parti militanı olmuş. Bunlara en güzel cevabı emekli bir assubayın yüreğinden kopan şu ifadeler veriyor: Ben başçavuşum, ben uzman çavuşum, ben ülkemin bütünlüğünde gözü olanlara karşı militanım. Ben ezana dokunan dillerin karşısında, askerimi, polisimi, çocuklarımı şehit edenlerin karşısında militanım. Çok şükür ülkemin ve milletimin militanıyım. Peki siz kimin, neyin militanısınız? Biz de bu kardeşimiz gibi soruyoruz. Bu milletin hâkimine, askerine, polisine, öğretmenine laf edenler, siz kimin ve neyin militanısınız? Bölücü örgütün siyasi uzantılarıyla kol kola yürüyenler, Ankara'dan İstanbul'a kol kola yürüyenler siz kimin ve neyin militanısınız? Türkiye'yi yurt dışına şikayet edenler siz kimin ve neyin militanısınız? Girdiği her seçimde 2 kişiden 1'inin oyunu alanlara bu ithamı yapanlar, kendilerinin hangi islerle neler çevirdiğini milletimizin bilmediğini mi sanıyorlar? Seçimlerde gizli ittifaklar kurdukları terör örgütü güdümlü partileri milletin görmediğini mi sanıyorlar?
Parti teşkilatlarını ve belediyelerini saran hastalıklı zihniyetlerinden kendi mensupları bile rahatsızken milletimizin bunu hafızasına kaydetmediğini mi sanıyorlar? Milletimiz bunun hesabını vakti geldiğinde sorar. Hukuk bu konuların adli taraflarıyla ilgili olarak elbette kendi üzerine düşeni yapacaktır. Bize düşen bu taciz, tecavüz, hırsızlık, ahlaksız vakalarının siyasi faturasını CHP'nin önüne koymaya devam etmektir.
Bundan sonra da Hakk'tan ve hakikatten yana bakarak hayatımıza devam edeceğiz. Büyük ve güçlü Türkiye'nin inşaasını tamamlayana kadar durmayacağız.
Geçtiğimiz yıl salgının gölgesinde geçmesine rağmen yatırımlarda ve bütçe uygulamalarında iyi sonuçlarla kapattık. Gelişmekte olan ülkelerin ciddi küçülme beklediği dönemde bir yılı pozitif kapatmayı unutuyoruz. Salgın sebebiyle sıkıntıya düşen tüm kesimlere devletin imkanlarını sonuna kadar açtık, bu sıkıntılı dönemde milletimizin yanında olduğumuzu gösterdik.
Son 18 yılda kurduğumuz güçlü altyapı ve siyasi mimari sayesinde ülkemizi yeni küresel düzende hak ettiği yere taşıyacağız.
2021 yılında çok daha büyük bir atılım gerçekleştirmeyi planlıyoruz. Hedeflerimizi gerçekleştirecek güce eriştiğimizi düşünüyoruz.
Geçmişte değerlendiremediğimiz fırsatları bu kez kaçırmayacağız. Ülkenin son dönemde maruz kaldığı saldırıların sebebi işte budur. Ellerindeki tüm kozlarını sahaya sürmüş durumdalar. 2023 seçimleri bu tarihin sürecin başarısı açısından önemlidir.