Erdoğan'dan '14 Aralık' yorumu: Gazeteciliği maske olarak kullanıyorlar

Erdoğan'dan '14 Aralık' yorumu: Gazeteciliği maske olarak kullanıyorlar

Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, Gülen cemaatine yakınlığı ile bilinen medya organlarını da kapsayan 14 Aralık Operasyonu hakkında, "14 Aralık’ta bir süreç başladı. Yakından izliyorum bu süreci. Her şey kanuna uygun işliyor. Hiç kimse süreç tamamlanmadan linç edilmiyor, algı operasyonları yapılmıyor. Şu anda temiz bir süreç ilerliyor. Türkiye'de polis katiline gazeteci diye sahip çıkacaksın ama AB'de olanları görmeyeceksin. Kimse kusura bakmasın. Gazeteciliği maske olarak kullanıyorlar" dedi. 

Erdoğan, “2023’e inanıyorsak bunun mücadelesine bugünden itibaren başlamak zorundayız. Hiçbir başarı kendiliğinden gelmez. 2023’e giden yol bir gülistan olmayacaktır, bu sürecin sıkıntıları olacaktır. Vazgeçersek yılgınlığa kapılırsak biz de kaybederiz, millet de kaybeder” diye konuştu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Dış Ekonomik İlişkiler Kurulu'nun (DEİK) Wyndham Hotel'de gerçekleştirilen Genel Kurulu'nda konuştu.

Erdoğan'ın açıklamalarından satırbaşları şöyle:

“DEİK’in yeni yasasının çıkmasının ardından ilk toplantısına bizzat katıldım. DEİK’in başarılarının devamının geleceğine inanıyorum. Dünyanın özellikle bölgemizin büyük değişiklikler yaşadığı süreçte DEİK’in başarı çıtasını daha da yükselteceğine inanıyorum

Krizler fırsatlara dönüştürülecektir. Allah yar ve yardımcınız olsun…

 

2023'e giden yol gülistan olmayacaktır

 

Bugünlerde yakın tarihimize ilişkin önemli bir hadisenin 100. yılına ulaşmış olduk. Birinci Dünya Savaşı’nı ve Sarıkamış harekatını tekrar hatırlamamanın önemli olduğuna inanıyorum. Bizden öncekilerine tür fedakarlıklara katlandıklarını bilmezsek ne ülke, ne millet olarak sapasağlam ayakta kalamayız.

Dışarıdan bakanlar bu aziz milletin çöktüğünü, dağıldığı zannettiler. Halbuki bu aziz millet yeni bir bahar için yapraklarını döktü. Her hazanın ardından bir bahar olduğuna inandı bu millet. Hazanları bahara çevirmeyi başardı bu millet.

Evet bu aziz millet ümitsizliği, özgüvenini parçalamaya yönelik nifak girişimlerini hiçbir zaman yanına yaklaştırmadı. Bu aziz millet bütün dünyaya ‘ben de varım’ diye haykırıyor. 1923 birden bire ortaya çıkmış bir olay değildi. 1923’ün öncesinde İstiklal harbimiz vardı.

1 milyona yakın kişi hayatlarını feda ettiler. Bütün o kahramanlık 1923’ün yolunu açtı. Cumhuriyet’in ilanına giden yolu hazırladı.

2023’e inanıyorsak bunun mücadelesine bugünden itibaren başlamak zorundayız. Hiçbir başarı kendiliğinden gelmez. 2023’e giden yol bir gülistan olmayacaktır, bu sürecin sıkıntıları olacaktır. Vazgeçersek yılgınlığa kapılırsak biz de kaybederiz, millet de kaybeder.

 

Suikast girişimleri oldu

 

Bakın biz bugünlere öyle kolay ulaşmadık. 2002’den beri öyle dikensiz bir gül bahçesi değildi. Darbe senaryoları yazıldı, bazı senaryolar hayata geçirildi. Suikast girişimleri oldu, arkadaşlarım tehdit edildi. Bir siyasi parti kapatılma riskiyle karlı karşıya kaldı.

Sokaklar hareketlendirildi. İçeriden, dışarıdan çok sayıda operasyon yapılmak istendi. En son 17-25 Aralık darbe girişimini yaşadık. Bunlardan birinde eğer tuzağa düşseydik, pes etseydik bugünlere ulaşamazdık.

 

Dönemin başbakanı diyenler...

 

Dönemin başbakanı diyenler şimdi dönemin Haşhaşi örgütü oldular. 12 yıldır renk değişse de oyun değişmiyor. Düne kadar birbirlerine demediklerini bırakmayanlar bugün kucaklaşıyorlar.

 

Bu dönem farklı bir dönem

 

Çünkü üst akıl öyle emrediyor, öyle istiyor. Çünkü patron öyle istiyor. Üst akla da patrona da itaatsizlik edemezler. Çünkü aldıkları sözlerin diyetini ödemek zorundalar. Şimdi tabular yıkılıyor. Bu dönem farklı bir dönem.

 

14 Aralık Operasyonu: Yakından izliyorum bu süreci

 

14 Aralık’ta bir süreç başladı. Yakından izliyorum bu süreci. Her şey kanuna uygun işliyor. Hiç kimse süreç tamamlanmadan linç edilmiyor, algı operasyonları yapılmıyor. Şu anda temiz bir süreç ilerliyor.

Bu süreç başladıktan sonrabasın susturuluyor diye bir kampanya başlattılar. Çok enteresan…. Tatil gününde AB açıklama yapıyor, ne kadar da hassaslar. Bu ülkede olup bitenlere ne kadar hassaslar... Ne zamandan beri böyleler. 50 yıldır bizi kapılarında bekletenler, bu hassasiyeti nereden elde ettiler. Sözcüleriyle çıktılar Türkiye aleyhine açıklama yaptılar.

Bu AB’ye PKK’yı ülkenizde barındırıyorsunuz dediğimde aldığım cevap şu: Haklarında 4 bin dava var.

Netice olarak bir hiç… Burası hukuk devleti dediler. Türkiye ne guguk devleti mi? İlerleme raporlarında her şey önceden planlı.

Bize akıl verenler, Sabancı Holding’in binasında merhum Sabancı’yı katleden terörist fellik fellik dolaşıyor. Yakalanıyor bir kapıdan girip diğerinden çıkıyor. Söylediğimizde elli dereden su getiriyorlar, neden teslim etmiyorsunuz?

 

Türkiye'nin kararlarına saygı göstereceksiniz

 

Siz hangi adaletten bahsediyorsunuz? Yapılanlar hoşlarına gitmiyor olabilir. Umutlarınızı adalet üzerine tesis edin.

Umut bağladığınız maşaların maskesi düşüyor olabilir. Türkiye’nin adaletine ve kararlarına saygı göstereceksiniz.

Neymiş? Gözaltına alınan gazeteciymiş. Gazeteci suç işlemez mi? İngiltere’de 50 gazeteci sorguya çekilirken neden çıkıp da basın susturuluyor demediniz? İsrail bu sene 16 gazeteci katledildi. AB neden sesini çıkarmadı.

 

Raporun bir yerinde bile İsrail'in adı geçmiyor

 

Örgüt üyelerine gazeteci diyerek sahip çıkacaksın ama başka ülkelerde olanı görmeyeceksin. Sınır tanımayan gazeteciler bir rapor yayınlamış. Türkiye başköşeye yerleştirilmiş. Merak ettim bir baktım. Raporun bir yerinde bile İsrail’in adı geçmiyor ama hakkını yemeyelim Filistin’in adı geçiyor.

 

Gazeteciliği maske olarak kullanıyorlar

 

Türkiye'de polis katiline gazeteci diye sahip çıkacaksın ama AB'de olanları görmeyeceksin. Kimse kusura bakmasın. Gazeteciliği maske olarak kullanıyorlar.

Bu operasyonları yutacağımızı düşünüyorlar mı acaba. Türkiye’nin itibarı öyle oluyor böyle oluyor diyorlar… Hiçbir şey olmaz…

Türkiye itibarını uluslararası manşetlerde bulmuş bir ülke değildir. Biz öyle sahte raporlarla siyasi ideolojik nitelikle raporlar, paralel destekçisi açıklamalarla kendisine istikamet belirleyecek bir ülke değiliz.

Gezi olaylarında AB susuyordu, 17-25 Aralık’ta darbe girişinde bulunuluyorken bu AB yine susuyordu. Demokrasiye neden sahip çıkmıyorsunuz? Seçilmiş insanlara sahip çıkmıyorsunuz da darbe yapanlara sahip çıkıyorsunuz…

 

Bize nasihat vereceğinize...

 

Bize nasihat vereceğinize ülkemizde kalan Suriyelilere destek verin. En irisinden ne cılızından söyledikleri tek şey, çok teşekkür ederiz, büyük bir önderlik yapıyorsunuz.. Tek söyledikleri bu…

Tamam bunlar iyi güzel de siz de biraz destek verin… Paraya gelince… Onların Tanrısı o…

Ama ne olursa olsun bombalar altındaki insanlar bize sığınıyor. Kobani’ye verilen mühimmat terör örgütlerine gönderildi

 

Ülkem için tehdittir

 

Halep ile neden ilgilenmiyorsunuz? Ben şimdi düşünüyorum. Arkadaşlarıma söylüyorum. Yoksa burada Suriye’de yeni bir eyalet mi oluşturuluyor

Yeni bir yapılanmanın içerisine girebilirler. Bu ülkem için bir tehdittir. Esed rejimi yeni bir yapılanmanın içerisine girerse ülkem için tehlike oluşturur. Halep’e neden sahip çıkmıyorsunuz?

İşkence manzaralarını gördünüz Sesleri çıkıyor mu çıkmıyor? Cezaevlerinde olanları izledik değil mi? Guantanamo’yu izlediniz

 

Türkiye, AB önünde kapı kulu değil

 

Paralel yapının inlerine girilmeye başlanınca dilleri çözüldü. Türkiye AB önünde kapı kulu değildir.

 

İşimize bakacağız

 

Bizi tutan olmayacak. Biz yine azimle yolumuza devam edeceğiz. Sahte raporları hazırlamaya devam etsinler. Yalanlarla açıklama yapanlar itibarlarından kaybettiler

2023’e kadar sabırlar yürüyeceğiz. Biz işimize bakacağız. Bizim işimiz yürümek hatta koşmak

Onlar eski Türkiye’yi geri getirmek için uğraşacaklar, biz ilerisi için çalışacağız, Yeni Türkiye’yi kurmak için çalışacağız. DEKA daha çok çalışacak, AFAD daha çok yara saracak

TRT bütün dünyaya seslenecek. A.A dünyanın en iyi ajansı olacak. İş adamlarımız sınır tanımadan dünyadan mekik dokuyacaklar

100 yıl önce Sarıkamış’ta donup kalan sayısız şehidimizin gözleri bizim ve sizlerin üzerinizde…

 

Din alimi maskesiyle vatanına ihanet edenler

 

Maşalar her zaman olacak. Tuzaklar her zaman olacak. Dün din alimi maskesiyle vatanına ihanet edenler yarın başka bir maske takacaklar. Hasan Sabbah’lar hiçbir zaman bitmez, bunlar her zaman olacak. Onların bir hesabı varsa Allah’ın a milletin de bir hesabı var. Gün geldi hesap döndü ihanet hesabı yapanlar hesap vermeye başladı.