Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan; "Sağlık çalışanları dışında da önemli bir kesimi ilgilendiren 3600 Ek Gösterge meselesini yıl bitmeden neticelendirmekte kararlı olduğumuzun altını burada bir kez daha çizmek istiyorum." dedi.
"Ülkemizin 81 ilinin tamamından gelen hekimlerimize, geleceğin doktorlarını yetiştiren hocalarımıza, hemşirelerimize toplam sayısı 1 milyon 300 bini bulan sağlık ordusunun her bir mensubuna ayrı ayrı şükranlarımı sunuyorum." diyen Erdoğan'ın konuşmasındaki satır başları şöyle:
"Sağlıkçılarımız son 2 yılımıza damgasını vuran koronavirüs sürecinde gerçekten meşakkatli, sancılı günler geçirdiler. Haftalarca evlerine gidemeyen, çocuklarının yüzünü göremeyen, sevdikleriyle telefon ekranından hasret gideren kardeşlerimiz oldu. Murat Dilmener, Cemil Taşçıoğlu ve Feriha Öz gibi saygın hocalarımızın aralarında yer aldığı pekçok bilim insanımızı kaybettik.
Darübekaya uğradığımız tüm kardeşlerimize rahmet diliyorum. Allah'a hamdolsun son 20 yılda sağlığa yaptırımız yatırımların karşılığını kat be kat fazlasıyla alma imkanı bulduk. Toplam 25 bin 298 yataklı 19 şehir hastanemiz insan hayatının söz konusu olduğu kritik dönemde çok önemli roller üstlendi.
Muhalefetin engellemek için gece gündüz uğraştığı bu modern tesisler dünyada örnek alınan kurumlar haline dönüşmüştür. Rekor sürelerde inşasını tamamlayıp 1008'er yataklı iki acil durum hastanesiyle yeni bir çığır açtık. Sadece salgın döneminde 16 bin 159 yataklı sağlık tesisinin inşaatını devreye aldık. 'İsraf, ne gerek var' denilen sağlık projelerimizin tamamı bu süreçte onbinlerce vatandaşımızın hayatının kurtulmasına vesile oldu.
Salgın döneminde aşıya ilk ulaşan sayılı ülkeler arasında yer aldık. Aynı zamanda kendi yerli aşımızı geliştirerek dünyadaki konumumuzu daha da perçinledik. TURKOVAC dünyanın farklı köşelerindeki milyonlarca insana şifa kaynağı oluyor. Türkiye Aşı Enstitüsü ve Klinik Araştırmaları Merkezimizle bu alanda nitelikli çalışmalar yürütüyoruz.
Salgına karşı son 2 yıldır başarıyla yürüttüğümüz mücadeleyi inşallah zaferle taçlandırmakta kararlıyız. Sağlık sistemimizin gücü, tedbirlerin etkinliği, yaygın aşılama kampanyasının pozitif etkisiyle hamdolsun vefat, vaka ve hastaneye yatışlarda ciddi düşüş yaşandı.
İnşallah önümüzdeki günlerde bu gerçekler temelinde kapsamlı değerlendirme yapacak Bilim Kurulumuzun tavsiyeleri doğrultusunda alınan kararları milletimizle paylaşacağız.
Ameliyat, tetkik, tahlil, görüntüleme, polikliniklerde hastanedeki hizmetler tekrar rayına girdi. Salgın gündemimizden çıktıkça sağlık hizmetleriyle ilgili vatandaşlarımızdan gelen serzenişler zamanla daha da azalacaktır.
Elbette modern hastaneler, en yeni teknolojiye sahip cihazlar önemlidir, vazgeçilmezdir. Ancak doğrudan insanla ve insan hayatıyla ilgili her alanda olduğu gibi asli unsur sağlık personelidir. Devletimizin sağlıkta yaptığı yatırım, teşvik, destekleri vatandaşlarımıza hissettirecek olanlar doktor, hemşire, hasta bakıcı, laborant, teknikeri, temizlik görevlisiyle sağlık çalışanlarımızın tamamıdır.
Yapacağımız hiçbir şey, söyleyeceğimiz hiçbir söz size olan şükran duygularımızı ifade etmeye kafi gelmez. Mali iyileştirmeler başta olmak üzere tüm müjdelerimizle ilgili çalışmalar devam ediyor. 14 Mart'ta sizlere 5 müjde vermiştik. İlk müjdemiz sağlık çalışanlara yönelik şiddetle ilgili yasal düzenlemeydi. Komisyon aşaması biten teklif inşallah bayramdan sonra genel kurula gelerek milletvekillerimizin takdiriyle kanunlaşacaktır.
İkinci müjde, mesleki sorumluluk kuruluydu. Bu düzenleme ile mesleki faaliyetleri sebebiyle doktorlara açılacak tazminat davaların Sağlık Bakanlığı'ndaki bir kurulda değerlendirmesini sağlayacak yeni bir mekanizma sağlanıyor.
Şiddetle aynı kanun teklifi kapsamındaki bu düzenleme inşallah bayram sonrası genel kurul gündemine gelecektir.
Üçüncü müjdemiz sağlık çalışanlarının mali haklarıyla ilgili iyileştirmelerdi. İlgili bakanlık ve kurumlar hazırlık gerektiren konuyu çalışıyor. İnşallah en kısa sürede neticesini sizlerle paylaşacağız.
Sağlık çalışanları dışında da önemli bir kesimi ilgilendiren 3600 Ek Gösterge meselesini yıl bitmeden neticelendirmekte kararlı olduğumuzun altını burada bir kez daha çizmek istiyorum.
Aile hekimlerimizin ücretlerinde artış yapılmasıydı. Bu hususta bakanlıklarımızın ve kurumlarımızın çalışması yakında bitiyor. Böylece sağlık çalışanlarımız bu yaz aylarından itibaren hayatlarını daha huzurlu sürdürebilecekler.
Ülkemizdeki her kesim gibi sağlıkçılarımızın da çalışma ortamlarını iyileştirecek, refah seviyelerini düzeltecek adımlar atmak en başta gelen sorumluluğumuzdur. Hekimlerimizin ve diğer sağlık çalışanlarımızın her meselesini kendi meselemiz görerek samimiyetle çaba harcadığımızdan emin olunuz.
Bugüne kadar ne muhalefet gibi afaki söylemlere sarıldık ne de insanımızın sıkıntı yaşamasına seyirci kaldık. 85 milyonun tamamının istikbalini garanti altına almayı hedefledik. Temel hizmetlerin en başında gelen sağlık alanında başarılı olmadan diğer hiçbir konuda kat ettiğimiz mesafenin önemi olmadığına inanıyorum."