Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, Tanzim satışlarını halka ucuz ürün ulaştırmak için yapıldığını söyleyen Erdoğan, "Milletin ekmeğiyle oynayanlara ders vermek için yapıyoruz. Amacımız asla ve asla esnaf ve sanatkarımıza rakip olmak ve onların ekmeğini elinden almak değildir" dedi. "Milletimizin yakasına kene gibi yapışan fırsatçıların yola geldiğini gördüğümüzde bırakacağız" diyen Erdoğan devamında, "Esnafımız kendi işlerindeki çürük elmaları ayıklar, fırsatçıların önünü keserlerse devletin müdahalesine ihtiyaç kalmaz" ifadesini kullandı.
Türkiye Esnaf Buluşması'nda konuşan Erdoğan, bir esnafı, "Gübre desteği de verdik senin haberin yok o zaman. Ya da devletin verdiği imkânları takip edemiyorsun" diyerek azarladı.
Bugün geçim sıkıntısı çekmek demenn eskiden olduğu gibi yiyecek yemek, yakacak oduna, giyecek giyeceğe sahip olmamak olmadığını söyleyen Erdoğan, " Bugünkü mesela kuru ekmek bulmak değil, sofrayı donatmak demektir. Bugün mesele en iyi elbiseye sahip olmak, en yüksek fiyatlı işi bulmak meselesidir" dedi.
Erdoğan'ın konuşmasından satır başları şöyle:
Sizlerle içtiğim bir bardak çayın, yapmış olduğum sohbetin keyfini başka bir yerde bulamadım, bulamam. Bu arada tabii ikramlarınızı da unutamıyorum. 17 yıldır esnaf ve sanatkârlarımıza en güzel hizmeti vermeye gayret ettik. Yaptıklarımızın en güzel şahidi sizlersiniz. Esnaflarımzıın kullandıkları faiz sübvansiyonunu yüzde 50'den yüzde 100'e çıkararak faizlerin altında ezilmenizin önüne geçtik. Elinize göstermelik değil, gerçekten kullanabileceğiniz bir para geçmesini sağladık. Biz yaptıklarımızı konuşuyoruz, sadece bu yıl Halkbank ile kullandıracağımız kooperatif krediler vereceğiz.
"Geçen 17 yılda 7 milyar liralık hazine desteğini esnaf ve sanatkârımızın emrine verdik.
"Fırsatçılık yapmaya çalışan birileri çıktı. Meydanı bunlara bırakmadık. Fırsatçılar siyasette de ticarette de karşımıza çıkıyor. Meyve ve sebze fiyatları başta olmak üzere milletimiz hayatlarına etkileyen fırsatçılar karşısında haklı olarak çok öfkelidir. Onun için bu tanzim satışların kurulması kararını aldık. Yüksek fiyatlara bu simsarcıların mal satmasını engelleyelim diye bu kararı aldık. Vatandaşım halden memnun. Bundan sonraki süreçte seçim sonrası inşallah belediyelerimizin organizasyonu, ve TESK, TESKO, ilgili bakanlıklarımız oturup konuşacaksınız, belki de bu işleri belediyelerin organizasyonu ile en ücra köşelere kadar yapma adımı da atabiliriz. Bizim derdimiz nedir? halkımıza ucuz ürünü satabilmektir. Sadece elma, armut, domates, patates, sivri biber değil dert. Bunun yanında temizlik ürünlerinden tutunuz diğer bir çok kaleme kadar tüm ucuz ürünleri halkımıza satabilmektir. Bunu sağlamamız lazım. Bu millet varsa siz de esnaf olarak varsınız. Esnaf milletin bir ferdidir, bir bireyidir. Biz bu millete efendi olmaya değil, hizmetkar olmaya geldik.
"Bu fırsatçılara ikazımızı yaptık, fırsatçıların girdikleri yanlış yoldan dönmeye, fiyatları makul kâr seviyelerine uygun yerlere çekme çağrısında bulunduk. Doğalgaz ve elektrik fiyatlarında yüzde 10 indirim yaptık. Biraz evvel Bendevi Bey elektrikte indirim yapmaktan bahsetti de. Bendevi Bey zaten yüzde 10 indirim yaptık. Bak şimdi biraz daha indirelim diyor. Yahu bu elektrik nereden geliyor. Bunlar ülkede üretilmiyor, yurt dışından geliyor. Akaryakıt fiyatlarını mümkün olduğunca sabit tutarak milletimizin üzerindeki yükü alma gayreti içinde olduk. Gübre desteği de verdik senin haberin yok o zaman. Kusura bakma ya haberin yok ya da devletin verdiği imkânları takip edemiyorsun.
"Amacımız asla ve asla esnaf ve sanatkarımıza rakip olmak ve onların ekmeğini elinden almak değildir. Biz sadece fırsatçılara derslerini vermek için bu yolu açtık. Milletimizin yakasına kene gibi yapışan fırsatçıların yola geldiğini gördüğümüzde artık bu tür yöntemlere ihtiyaç kalmayacak. Bizim işimiz zaten bu değil ki ya. Biz işi yola sokalım diye yaptık.
Şayet, esnaf kendi içlerinde ahilik değerlerine uymayan çürük elmaları ayıklarsa devletin bu tür müdahalelerine gerek kalmaz. Biz sanatkarımızın, esnafımızın ekmeğiyle oynamıyoruz. Fırsatçılara karşı yürüttüğümüz bu uygulamayı en fazla esnaf ve sanatkarlar görecektir. Şu uygulamayı başlattık, zincir marketler de fiyatları indirmeye başladı. Seçim sonrasına kalır, baktık sistem tam oturmadı, belediyelerimizin riayesinde sizlerle oturarak yeni bir yol haritasıyla, dağıtım mekanizmaları daha da güçlendirerek en ücra köşelere kadar bu uygulamayı yapacağız. Nasıl hep birlikte terör örgütlerini başını ezdiysek, ekonomik terör estirenlere şimdi dersini vermeliyiz. Bu ekonomik tetikçilere sağlamından bir Osmanlı tokatını hep birlikte vuracağız.
"Hayat kalitesinin yükselmesi elbette ihtiyaçları ve buna bağlı olarak kazanç seviyesinin artması beklentisini beraberinde getirir. Bugün geçim sıkıntısı çekmek demek eskiden olduğu gibi yiyecek yemek, yakacak oduna, giyecek giyeceğe sahip olmamak değildir. Bakın bugün 81 vilayetimizde doğalgaz var. Bir düğmeye basıyorsunuz, ısınıyorsunuz. Bugünkü mesela kuru ekmek bulmak değil, sofrayı donatmak demektir. Bugün mesele en iyi elbiseye sahip olmak, en yüksek fiyatlı işi bulmak meselesidir. Sefalet edebiyatı yapanlar milletimizi değil ancak kendilerini kandırır. İcraatlarımıza, hayalleri dahi yetişemeyenler aradaki bu farkı göremezler. Türkiye'nin bugünkü geldiği noktayı doğru değerlendiremezsek gelecekte nereye gittiğimizi bilemeyiz. Biz Cudi'de, Gabar'dan Tendürek'te F16'larımızla, mehmetciklerimizle teröre karşı mücadele veriyoruz. burada yakılan akaryakıtın, mermilerin, tankta topta kullanılan mermilerin fiyatını hiç düşünüyor musunuz dedim. Kalkıp karşımıza patates soğan diyerek gelenler bunları bahane olarak kullanıyor. Bizim karşımıza soğanla sarımsakla çıkanlar, bunları stoklarda çürütmüşlerdir.
"Bugün Suriye krizinin yönetiminde söz sahibi muhatabı haline geldiysek bu sayede. Bugün ekonomik dalgalanmaların etkilerini yıllar değil aylar içerisinde gideriyorsak bunun sayesinde. Bu dönemin Türkiye'yi 2023 hedeflerine ulaştırmak, bölgesinde ve dünyada daha güçlü hale getirmek için en verimli şekilde değerlendirmek istiyoruz. Esnaf ve sanatkârlarımzıın vereceği destek önemlidir. Bu güne kadar omuz omuza yol yürüdük, yine birlikte yol yürüyeceğimize inanıyorum.