Başbakan Tayyip Erdoğan, çözüm süreci konusunda iş dünyasına ve medayaya sitemde bulundu. Erdoğan, "Çözüm sürecinde sivil toplumu iş dünyasını medyayı yeterince yanımızda göremedik. Çözüm sürecinde 11 yıl yalnız bırakıldık" dedi.
Ankara 3. Sanayi Şurası'nda sanayicilere de seslenen Erdoğan, "Nasıl ki şu anda kendi insansız hava araçlarımızı üretmeye başladık ve şimdi inşallah ATAK helikopterimizi üretir hale geldik, bundan çok daha rahatı olan yerli otomobilimizi de artık kendimiz üretmeliyiz" ifadesini kullandı.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan Ankara 3. Sanayici Şurası'nda konuştu. Erdoğan'ın konuşmasından satır başları şöyle:
Biz tarih içinde 16 devlet kurmakla zaman zaman övünürüz. Ama başka çerçeveden bakıldığında bu 15 devletin de yıkılmış olduğu anlamını taşır. Mevcutla yetinen, reformdan kaçınan, kendini yenilemekten geri kalan her devlet buna mahkum.
11 yılda çok reformlar gerçekleştirdik. Bununla yetinemeyiz. Bir bisiklete bindiğinizde pedal çevirmeyi bırakırsanız düşerseniz, durursunuz. Orada derin yaralar açılır, kullanılmaz hale gelir. Daha fazla güç, enerji çaba gerektirir. Türkiye için böyle bir lüks yoktur, seçeneğimiz yoktur. Sistemini taklit ve takip üzerine kuran hiç bir ekonomi lider olamaz
Kendisini yenilemekte aciz kalan her devlet tarih sahnesinden silinir. Her alanda çok büyük reformlar gerçekleştirdik, ekonomiyi 3 kattan fazla büyüttük. Mesele sadece düşmek değildir, orada derin yaralar açılır. Yeniden yarışa dahil olmak daha fazla güç, enerji ve kaynak gerektirir. Bizim duraklamak ve mola vermek gibi bir seçeneğimiz asla olmaz.
Çözüm sürecinde sivil toplumu iş dünyasını medyayı yeterince yanımızda göremedik. Çözüm sürecinde 11 yıl yalnız bırakıldık.
Mesele sadece terör meselesi değil. Sosyolojik, siyasi ve ekonomik boyutu var. Zamanında çözülebilseydi ekonomi belki çok daha fazla büyüyecekti. Bu mesele çözüldüğünde kazanan ben değil biz olacağız. Bu sürecin sonunda herkes kazanacak. Türk de Kürt de Laz da Gürcü de. Alevisi de kazanacak sünnisi de. Taksicisi de kazanacak bakkalı da ihracatçısı da...
Biz hiç elimizi taşın altına koymayabilirdik, ama o zaman ekonomiyi bu kadar büyütemezdik, IMF'ye borçları kapatıp kredi açar bir ülke haline gelemezdik. İhracat rekorları kıramazdık.
Merkez Bankası döviz rezervini de 134 milyar dolara çıkaramazdık. Milletimizin önüne çıkamaz, aynaya bile bakamazdık. Bundan sonra da reform yapmaya ve cesur olmaya devam edeceğiz. Yol menzilden daha önemlidir. Bize düşen menzile ulaşmak değil yolda kararlılıkla yürümektir. Ama yolun sonunda menzile de ulaşacağız.
Türkiye son 11 yılda kendi tankını gemisini insansız hava uçağını yapabilir hale geldi. Çok önemli teknoloji çalışmaları gerçekleşiyor. Türkiye bilim insanları işadamları mühendisleri teknikerleri ile çok ilginç konular üzerinde çalışıyor. Bir ağacın meyve vermesi zaman alır. ama vermeye başladığında da bol bol alırsınız.
İçeride de dışarıda da risk almaya, reform yapmaya, cesur davranmaya devam edeceğiz. Milletin teveccühleriyle hedeflerimize doğru ilerlemeye devam edeceğiz. Bu yolda kararlılıkla yürüyeceğiz.
Bilim ve teknolojide meyve toplayacağımız bir dönemdeyiz. Hükümet olarak sanayicilerimizin önünü açmak için çok öenmli adımlar attık. Atmaya da devam edeceğiz. 2023 yılında dğnya çağında tanına bilinen en az 10 marka üretmeyi planlıyoruz.
Özellikle sanayicilerimiz artık bu kararı vermelidir, en azından nasıl ki şu anda kendi insansız hava araçlarımızı üretmeye başladık ve şimdi inşallah ATAK helikopterimizi üretir hale geldik, bundan çok daha rahatı olan yerli otomobilimizi de artık kendimiz üretmeliyiz."