Erdoğan: Erken emekliliği sosyal güvenlik sistemimizde tasvip etmiyoruz

Erdoğan: Erken emekliliği sosyal güvenlik sistemimizde tasvip etmiyoruz

Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Tayyip Erdoğan, partisinin TBMM Grup Toplantısı'nda erken yaşta emeklilik teklifine değindi. Erdoğan, "Erken emekliliği sosyal güvenlikte kabul etmiyoruz. Dünyanın hiçbir ülkesinde 38 yaşında emeklilik uygulaması yoktur. Sosyal güvenlik sistemi buna dayanamaz" dedi.

Erdoğan, Türkiye Cumhuriyeti'nin kurucu lideri Mustafa Kemal Atatürk'ün gelirlerini Türk Tarih Kurumu (TTK) ve Türk Dil Kurumu'na tahsis edilmek üzere temsilini CHP’ye devrettiği İş Bankası'ndaki hisseler hakkında da "CHP'nin direnmesi netice vermez. Olayın parlamento ve parlamento dışı boyutu vardır" ifadesini kullandı.

Erdoğan, yeni yönetimin bütçe hazırlığını tamamladıklarını, yarın Meclis'e sunacaklarını da bildirdi.

Erdoğan'ın açıklamalarından satırbaşları şöyle:

- Erken emekliliği sosyal güvenlik sisteminde tasvip etmiyoruz ama siyasette esastır. Konu açılmışken erken emeklilikle ilgili görüşlerimi paylaşmak istiyorum. Emekli olabilmek için sigorta süresi prim gün sayısı ve yaş kriterleri var. 1999'da yapılan düzenleme ile yaş şartı getirildi. Emeklilikte yaşa yakılanlar kampanyasının özünde bu vardır.

"38 yaşında emeklilik diye bir uygulama yok"

- Dernek kurulmuş, bu derneğin başındaki hanımefendi 1992'de sisteme dahil olmuş. Eski sistem devam etseydi 38 yaşında emekli olacaktı. Şimdi bu hanımefendi 2020'de yani 48 yaşında emekli aylığı almaya başlayabilecek. Dünyanın hiçbir yerinde 38 yaşında emeklilik diye bir uygulama yok. Ortalama emeklilik yaşı ülkemizde 52'dir. 

"Emeklilik sistemimiz içler acısı"

- Mevcut durumda dahi emeklilik sistemimiz içler acısı bir haldedir. Emeklilikte yaşa takılanlar denilen gruba giren 6,3 milyon kişi bulunuyor. Bunlardan 1 milyonu memur diğerleri kendi hesabında çalışanlardan oluşuyor. Bu teklifi ülkemize yıllık ilave maliyeti 26 milyar liradır. Erken emeklilikten yararlanacakların tamamı göz önüne alındığında toplamda 750 milyar lirayı buluyor. Biz ekonomide kurtuluş savaşı verdiğimiz dönemde böyle bir yükü ülkemizin sırtına bindirmeye hakkımız var mı diye soruyorum.