Erdoğan: Gazze'yi konuşunca İsrail karşıtı olduk

Erdoğan: Gazze'yi konuşunca İsrail karşıtı olduk

T24 - Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, AKP ve Fethullah Gülen cemaatini parçalamaya yönelik bir dizi komplo senaryosu içeren "İrticayla Mücadele Eylem Planı"na değinirken Genelkurmay Başkanı Orgeneral İlker Başbuğ'a mesaj olarak değerlendirilen ifadeler kullandı. Erdoğan, "Oradaki zanlılar varsa bunların ortaya çıkarılması, bunların hukuka teslim edilmesidir. Burada da yönetici makamında olanların tutuculuk içine girmemesi gerekir, rahatlıkla gelip yargıya bunları teslim etmelidir" dedi.Başbakan Erdoğan, AKP grup toplantısında yaptığı konuşmada, "demokrasiye müdahale planı" olarak da anılan plan konusunda şunları söyledi:“Bütün yanlışlar ortaya çıkmalıdır ve süreç hakkaniyet içinde devam etmelidir. Kim olursa olsun, nerede olursa olsun bunların ortaya çıkarılması lazım. Ama bunlar ortaya çıkarken kurumlar asla yıpratılmamalı, burada da hassas olmamamız gerekir. Bu, silahlı kuvvetlerimiz için gereklidir, bu güvenlik teşkilatlarımız için, emniyet teşkilatımız için gereklidir. Bütün mesele nedir? Oradaki zanlılar varsa bunların ortaya çıkarılması, bunların hukuka teslim edilmesidir. Burada da yönetici makamında olanların tutuculuk içine girmemesi gerekir, rahatlıkla gelip yargıya bunları teslim etmelidir.”Başbakan Erdoğan'ın konuşmasından diğer satır başları şöyle:- 3 Kasım 2002 seçimleri Türkiye için yeni bir dönemin başlangıcı, bir dönüm noktası olmuştur. AK Parti’yi tek başına iktidara getirirken, istikrarsızlığa güvensizliğe milletimiz son vermiş, güçlü genç dinamik bir kadroyu işbaşına getirmiş, yeter söz de karar da milletimizindir demiştir. Aziz milletimiz 3 Kasım seçimleriyle çözüm üretemeyen siyaset tarzlarına son vermiştir.

- Bu seçimler rakamsal oransal sonuçların ötesinde, iktidar değişiminin ötesinde iç politikada ekonomide dış politikada bir dönüşümü de beraberinde getirmiştir.

- AK Parti iktidarı süresinde siyasete üslup kazandırmıştır. Çözümsüzlüğün bir çözüm olmadığını ve olamayacağını ispat etmiştir.

- Konuşulmasına, tartışılmasına dahi cesaret edilemeyen birçok sorun, cesaretle çözüm sürecine sokulmuştur. Demokrasinin hukukun önünü kapatan bir çok engel ortadan kaldırılmış, Türkiye bir özgürlükler ülkesine dönüşmeye başlamıştır.

- Türkiye’nin ufku tarihinde olmadığı kadar açıktır. Türkiye güçlü ekonomisiyle hak ettiği seviyelere ulaşmaktadır.

- 2002 seçimlerinin sonuçlarını AKP olarak doğru okuduk. Mesajları kavradık ve her şeyden önemlisi, milletimizin bize yüklediği emanetin ne kadar kutsal olduğunun bilincinde olduk. Bunun sayesinde ondan sonra gerçekleşen 3 seçimde de birinci parti olarak milletimizin teveccühünü kazandık.

- 7 yıl boyunca türlü badirelerle karşılaştık. Milletimizin tercihlerini yok sayarak, bizden koparıp almak isteyenler oldu. Zaman geldi hukuk zorlandı, zaman geldi kirli senaryolar uygulandı. çeşitli hilelerle partimiz yıpratılmak istendi. Bizler sağduyumuzu kaybetmedik, sabrımızı yitirmedik. Ancak milletimize uzanan eller karşısında da taviz vermedik, boynumuzu eğmedik, diklenmeden dik durduk.

- Altını kalın çizgilerle çizerek söylüyorum. Egemenlik kayıtsız şartsız milletindir. Egemenliğin kullanılması hiçbir kimseye bırakılamaz. AK Parti var olduğu sürece hiçbir hukuk dışı güç, hiçbir çete, hiçbir mafyatik oluşum milletin emanetine el uzatamaz.

- Kirli oyunları uygulamaya çalışanlar, nasıl olurda bu ülkeyi sevdiklerini iddia ederler? Buna izin vermedik vermeyeceğiz vermiyoruz. 7 yıl boyunca milletimizin emanetini yere düşürmedik.

- Biz hayal üretmiyoruz, hayal dünyasında dolaşmıyoruz. Çok açık net konuşuyoruz. Enflasyon bir canavardı. Yüzde 30’daydı. Şu anda 5.3. Öbür tarafta devletin borçlanma faizi, ey MHP yüzde 30’du enflasyon, o dönemde borçlanma faizi yüzde 63’tü. Bunu kimin cebinden alıyordunuz? Bu ülkede karşılıksız paraları siz bastınız. Bunun hesabını verin. Şu anda borçlanma faizi tek haneli rakama düşmüştür.

- Beyefendilerin döneminde gecelik faizin bu ülkede yüzde 7500’e çıktığını gördük. Bunu MHP yaşatmadı mı bu ülkeye, bunu DSP, ANAP yaşatmadı mı bu ülkeye? 3.5 yıl bu ülke bunu yaşadı. Bunu görmemiz lazım. Bu bedelleri bu millet ödedi. Bu iktidar geri gitmedi, aldı ülkeyi hem bunları ödedi, hemde farklı bir noktaya getirdi.

- Devrim niteliğinde adımlar atıyoruz. Çok daha iyi hedefleri yakalayacağız.

- Hafta sonu Diyarbakırspor maçı var. Kimse sporu kendi siyasetine alet etmesin.

BELGE KARŞISINDA SESSİZ KALMAMIZ DÜŞÜNÜLEMEZ

- Geçtiğimiz ayalarda bir belge ortaya çıktı. Gerçekse de vahim, sahteyse de vahim dedim. Bu belgenin peşini bırakmayacağımızı ifade ettim. Sabırlı olmamız gerektiğini, konunun hukuka intikal ettiğini söyledim. Nitekim hukuk işliyor. Partimle ilgili hazırlanmış olan böyle bir rapor karşısında sessiz kalmamız düşünülebilir mi? Tabiî ki biz hukuka yüklendik. Farklı yerlerde arayışa girmedik ve gerçekler için adeta bir yoğun çalışma, adaletin işlediğini görüyoruz.  AK Parti olarak bu iddiaların peşini bırakmadık, bırakmayacağız. Adaletin tecellisi noktasında parti olarak iktidar olarak üzerimize düşeni hukuk çerçevesinde yerine getirmeye devam edeceğiz. Kurumlar asla yıpratılmamalıdır.

'İRAN'LA ÇOK ÖNEMLİ ANLAŞMALAR İMZALADIK'

- Geçtiğimiz hafta bir Pakistan ve İran seyahatimiz oldu. Ziyaretimizin akabinde, biz İran’a geçtiğimizde maalesef orada ayrı bir felaket yaşandı. Terör kirli yüzünü orada gösterdi ve İran’dayken oradaki patlamalarda maalesef 96 kardeşimiz ebediyete intikal etti. Ardından daha sonra yeni patlamalar, oralarda da maalesef 30’a yakın ölü. Bütün bunlar bölgedeki sıkıntıların ne duruma geldiğini göstermesi bakımından ayrı bir felaket.

- Biz özellikle ulusal barışı temin etmeye çalışırken bölgesel barışı da temin etmenin gayretindeyiz. Bu konuyla ilgili de İran’da aynı çalışmaları yaptık.  

- İran ziyaretimiz sırasında çok ciddi anlaşmalara imza attık. Bizim orada söylediğimiz 2011 sonuna kadar 20 milyar dolarlık ticaret hacmine ulaşmamız halinde, sayın Rahimi’nin niçin 30 milyar dolar olmasın teklifi ayrı bir mutluluk. Arkadaşlarımıza gerekli talimat verdik, 30 milyarı hedefleyen bir dış ticaret hacmine yönelik bir konuşma yaptılar ki bu da bizi ayrıca memnun etti.

- Karşılıklı ticaretimizi kendi para birimimizle gerçekleştirme kararı aldık. Bu tabii her iki ülkeyi de kurdan kurtarmış olacak. Rusya ile de yine kendi yerli paralarımız ile ticareti yapacağız. Bunlar dünya ekonomisinde çok çok önemli yer alacak ayrıntılar.

'İRAN'A KARŞI ÇIKANLARDA NÜKLEER SİLAH VAR'- İran’ın nükleer programını da konuştuk. Bizim nükleer silahlar konusunda tavrımız açık ve nettir. Lütfen hem ulusal, hem de uluslararası medya buradan söylediklerimi kendi istedikleri şekilde değil, ne söylediysem aynısı şeklinde duyursunlar. Aksi takdirde şahsıma da partime de haksızlık yaparlar.

- Biz nükleer silahlardan tamamen arındırılmış bir bölgede yaşamak istiyoruz. Bunu BM Güvenlik Konseyi’nde aynen böyle konuştum. Burada bizim anlam veremediğimiz nokta, İran’a nükleer silah nedeniyle karşı çıkanların, aynı silahları kendilerinin bulundurmalarına devam ediyor olmalarıdır.

'TÜRKİYE YÖN DEĞİŞTİRMİYOR'

- Yapılması gereken bu arındırılma adımlarını topyekûn atmak, nükleer silahlardan tamamen vazgeçmektir. Çözüm budur. Bu fikrimizi de İran’lı dostlarımla paylaştım.

- Bölgemizde bakıyoruz ki nükleer silah ve kitle imha silahları kullananlar var.

- Türkiye’nin dış politikası kulvar mı değiştiriyor? Yön mü değiştiriyor? Hayır, eksen değiştirmiyor, kulvar değiştirmiyor. Olması gerektiği gibi kararlı adımlarla ilerliyor.