Erdoğan’ın eski danışmanı: İkinci ‘kozmik oda’ saçmalığıyla karşı karşıyayız, tapu bilgilerini belediyenin görmesinde sakıncalı ne var?

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın başbakanlığı döneminde basın danışmanlığını yapan Karar gazetesi yazarı Akif Beki, Kanal İstanbul güzergâhındaki arsa tartışmalarından hemen sonra Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğü’nün erişim kısıtlama kararı almasını eleştirdi. Beki, “Belediyelerin görmesini sakıncalı yapan nasıl bir devlet sırrı niteliği var bu tapu bilgilerinin, biri söyleyebilir mi?” düşüncesini dile getirdi.

TIKLAYIN | 'Kanal İstanbul' tartışmaları sürerken Bakanlık tapu sorgulamalarına kısıtlama getiriyor

İkinci bir ‘kozmik oda’ saçmalığının yaşandığını belirten Beki, “İlki, ‘İmamoğlu’na İBB verilerini vermektense canımı veririm’ diye konuşturulan Bilgi İşlem Daire Başkanı Selim Karabulut’un kahramanlaştırılmasıydı. O zırva hamaseti hatırladınız mı! O anlatı, ne edebiyat paralanırsa paralansın nasıl gözünün içine bakarak milleti  enayi yerine koymaktıysa bu da öyle” ifadesini kullandı.

Beki yazısında şu görüşü savundu:

“Yeniden cümle kurmak için yorulmaya bile değmez. O zaman ne yazdıysam bugün de geçerli. Sormazlar mıydı... Devlet sırrı belediyede saklanıyorsa ihale ve para trafiği kayıtları nerede tutuluyor? Başkan kayıtlara bakamıyorsa halk, vergilerinin nereye harcandığına nasıl bakacak, hani şeffaflık, neyi kimden gizleme korkusu bu? Hem seçimle gelmiş başkanın belediye kayıtlarına erişimini engelleyen bu memuru, İmamoğlu’ndan daha güvenilir yapan ne? Bürokratik oligarşinin bağlı olduğu gizli bir anayasa, bir resmi ideoloji mi var? Emri seçilmiş Başkan’dan almıyorsa kimden alıyor, arkada vesayet düzeni mi işletiliyor?”

Yazının devamı için tıklayın

Ne olmuştu?