Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Ankara'da düzenlenen NATO Konseyi toplantısında konuştu. Erdoğan, "NATO içindeki güçlü konumumuzu korurken ulusal çıkarlarımızın gerektirdiği adımları atacağız" dedi. Erdoğan, "S-400 üzerinden tartışmaları kesinlikle tasvip etmiyoruz" ifadelerini kullandı.
"Uluslararası güvenlik ortamında ciddi tehditler ortaya çıkıyor. Türkiye olarak karşı karşıya olduğumuz sınamaları daha yakından göreceksiniz. İttifakın güvenliğini doğrudan ilgilendiren tehditlerin arttığı bir dönemdeyiz.
Bugün 4 milyon sığınmacı ile dünyada en fazla mülteciye ev sahipliği yapan konumdayız. DEAŞ tehdidini kaynağında bertaraf etmek için Fırat Kalkanı'nı düzenledik. Bu terör örgütünü hezimete uğratan tek NATO ülkesi biz olduk.
Türkiye soğuk savaş döneminde olduğu gibi bugün de NATO'ya en kapsamlı katkıları yapan bir ülkedir. Bosna, Kosova, Makedonya'da NATO misyonlarındaki rolü yanında Afganistan'da barışın inşasında önemli bir rol üstlenmiştir. AB'nin NATO'dan devraldığı Bosna'daki misyonunda üye olmayan tek NATO ülkesi olarak katkıda bulunuyoruz. Füze savunma sistemlerinin önemi artacaktır. NATO içindeki güçlü konumumuzu korurken ulusal çıkarlarımızın gerektirdiği adımları atacağız. Türkiye'nin farklı ülke ve bölgelerle geliştirdiği ilişkiler birbirinin alternatifi değil tamamlayacasıdır. S-400 üzerinden bir tartışmanın alevlendirilmeye çalışmasını kesinlikle tasvip etmiyoruz.
İttifak üyesi ülkelerin terör tehditlerini tek başına halletmesini düşünmek NATO'nun varoluş felsefesine aykırıdır. Etrafı kriz bölgeleri ile çevrili olan Türkiye, çok boyutlu tehditlerin kavşağında yer alıyor. Bugüne kadar 40 bine yakın sivil vatandaşımız ve askerimizi PKK terör örgütüne kurban verildi. DEAŞ doğrudan ülkemizi hedef alıyor. Önlem alınmazsa terör belası büyümeye devam edecektir. Müttefiklerimizden tek bir beklentimiz var. NATO'daki dostlarımızdan sadece ittifakı uygun davranmalarını bekliyoruz. NATO'nun Türkiye'nin haklarına saygı göstermesini bekliyoruz. Burada yaşanan aksaklıklar ittifakımıza zarar verecektir. Türkiye Soğuk Savaş döneminde olduğu gibi bugün de en fazla destek verdiği noktadadır.
Türkiye'yi dar kalıplara sokmak coğrafi konumumuzu anlamamaktır."