Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun cumhurbaşkanlığı adaylığı tartışmalarına ilişkin olarak, "Kılıçdaroğlu, eğer aday olacaksa partisi için de ülkemiz için de isabetli olur" açıklamasını yaptı.
Erdoğan, Azerbaycan ziyareti öncesi Esenboğa Havalimanı’nda gazetecilerin sorularını yanıtladı.
Erdoğan, "Canları pahasına Karabağ'ı işgalden kurtaran şehitlere Allah'tan rahmet diliyorum. 44 gün süren çetin mücadeleler sonucunda hamdolsun bugün yıldız ve hilal Karabağ semalarında dalgalanıyor. Milletimiz ve Azerbaycanlı kardeşlerimiz 30 yıllık adaletsizliğe son verilmesinin sevincini yaşıyor.Türkiye olarak bu haklı mücadeleye destek verdik. Milletimizi tek parti CHP'sinin 1944 yılında Boraltan Köprüsü'nde ülkemize yaşattığı utançtan kurtarmış olduk. Azerbaycan'a desteğimiz bundan sonra da devam edecektir. Azerbaycan halkının haklı sevincine ortak olacağız. Önümüzdeki süreçte atılacak adımlara ilişkin fikir alışverişinde bulunacağız." dedi.
TBMM Bütçe görüşmelerinde Kılıçdaroğlu ile AKP'li vekiller arasından 'cumhurbaşkanlığı adaylığı' atışmasına değinen Erdoğan, "Sayın Kılıçdaroğlu'nun nasıl bir adım atacağı konusu bu bizim derdimiz değil, kendi onun derdidir. Yaptığı açıklama da cevabı da sulandırılmış bir cevaptır. Eğer aday olacaksa gerçekten öyle bir şey düşünüyorsa partisi için de ülkemiz için de isabetli olur." diye konuştu.
Erdoğan, "AB ile ilgili şu anda 10-11, yani bu konuda Türkiye'ye yapılacak herhangi bir yaptırım kararı Türkiye'yi çok fazla da ırgalamaz. Zaten biz 1963'ten beri AB, bize zaten yaptırım uyguluyor. Hiçbir zaman AB dürüst davranmamıştır. Hiçbir zaman AB verdiği sözün arkasında durmamıştır. Ama biz o günden bu güne sabrettik, sabrediyoruz. Samimi olan, dürüst olan liderler dik duruyorlar." ifadesini kullandı.
Erdoğan açıklamalarını şöyle sürdürdü:
"Bu konuyla ilgili olarak zaten Sayın Miçotakis'in bu açıklamaları filan sürekli masadan kaçanlar bunlar. Hiçbir zaman masada durmadılar. En son Stoltenberg masaya çağırdığında kaçtılar. Ondan önceki süreçte de masadan kaçtılar. Farklı bir adım da örneği Arnavutluk-Yunanistan-Türkiye arasında adım atılsın denildi. Hep yalan üzerine siyaset... Böyle bir yaklaşım içindeler. Biz ise dünden bugüne nasıl dik durduysak bundan böyle de dimdik yolumuza devam ediyoruz."
"Doğu Akdeniz'de hakkımız neyse haklarımızı korumaya devam edeceğiz. Kuzey Kıbrıs'ın haklarını korumaya devam edeceğiz. Buralardan taviz vermemiz asla mümkün değildir. Yunanistan dürüst davranırsa bizler de masada olmaya devam ederiz."
"Biden ile yabancı bir isim değilim. Biden ile Obama döneminde gayet iyi tanışan birisiyim. Evime kadar gelmiş olan birisidir. Rahatsızlığımda beni evimde ziyaret etmiştir. Ömer Çelik Bey de o ziyarette vardı. Dünyada siyaset çok çirkin ilerliyor maalesef. Aklına herhangi bir şey gelen hemen masaya yaptırımı getiriyor."
"Türkiye ile ABD arasında nasıl bir süreç var? Biz NATO'da beraber değil miyiz? NATO'da iki önemli ülke değil miyiz? ABD'den sonra ilk beşte yer alan ülkelerden birisi Türkiye'dir. Bunu kendileri de itiraf etmişlerdir. Silah alımlarıyla alakalı maalesef attıkları adımları, ifadeleri şık bulmuyoruz. "
"Özellikle de şu anda Suriye'nin kuzeyinde, Fırat'ın doğusunda yaklaşımları doğru bulmuyoruz. Yaptığımız yapacağımız açıklamaları da erken buluyoruz. Görevi üstlensin, sonra Sayın Biden ile oturup bazı şeyleri konuşacağız. Siyasette çatışma olmaz. Diplomaside özellikle bu konular görüşülerek, anlaşılarak yol bulmuştur. Ülkenizden birileri negatif şeyler sufle edebilir. O önemli değil, onlar siyasetin acemileridir. Biz ABD ile bu süreci çok farklı şekilde ilerleteceğimize inanıyorum."
"Yargının işine müdahale benim işim değil. Özellikle biz Selahattin Demirtaş gibi bir teröristin bu noktada varsa bir hakkını koruyacak değiliz."
Ben inanıyorum ki yargımız Selahattin Demirtaş gibi bir teröriste böyle bir hak tanımaz. Kobani'nin faili, Diyarbakır'ın faili, Yasin Börü'nün faili odur. Bunları görmezden mi geleceğiz? Yargımız bunları görmezden mi gelecek? Böyle bir teröristin asla önünün açılmasına yol vermeyiz."
Bunların mülkiyet hakkı diye bir şey yok ki. Bunların bu millete ödemesi gereken çok büyük hesapları var. FETÖ de aynı şekilde. Şu anda İngiltere'de bulunan zat bunun bedelini nasıl ödeyecek?
"Fransa'daki Başakşehir-PSG maçında meydana gelen bu hadise hakikaten Fransa'nın son dönemlerdeki özellikle ırkçı yaklaşımlarının yeni bir ifadesidir. Buradaki bu yaklaşım asla affedilemez. Nitekim ben de dün akşam bununla ilgili Twitter hesabımdan açıklamalarımı yaptım. Gerek parti sözcümüz gerek aynı şekilde Cumhurbaşkanlığı Sözcümüz açıklamalarımızı yaptık. Bu duruşu aynı kararlılıkla devam ettireceğiz."
"Dün akşam Başakşehir çok kararlı bir duruş sergiledi ve sahadan çekilmeleri, Romen hakemi almalarına rağmen arkadaşlar direndiler, 'bizim için yeterli olmaz' dediler. Hakemlerin dördünün de değiştirilmesi kararı verildi. Tabi burada Demba Ba falan çok kararlı durdular. Bu kararlı duruş sonrasında da bu akşama alındı maç."
Fransa ırkçı yaklaşımların yoğunlaştığı bir yer haline geldi. Temenni ederiz ki bu akşamki maç suhuletle devam eder.
"Görüşmeler devam ediyor. Görüşmelerde bakanlığımız bu görüşmeleri işveren-işçi kesimiyle yürütecekler. Bizim de önümüze gelecek, adımları birlikte atacağız. Temennimiz isabetli, hayırlı bir karar çıkar ve yola devam ederiz."