-ERDOĞAN: KILIÇDAROĞLU O KOLTUKTA OTURMASIN KASTAMONU (A.A) - 04.05.2011 - AK Parti Genel Başkanı ve Başbakan Erdoğan, Kemal Kılıçdaroğlu'na buradan çok samimi bir tavsiyede bulunuyorum; bizden özür dilemedi, bari bu edepsizlikten dolayı milletten özür dilesin. Eğer zerre kadar haysiyeti varsa, bu sözün üzerine artık o koltukta oturmasın" dedi. Partisinin Nasrullah Meydanı'nda düzenlenen mitinginde vatandaşlara hitap eden Başbakan Erdoğan, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ile ilgili değerlendirmelerde bulundu. Kemal Kılıçdaroğlu'nun, millete ve milletin değerlerine dil uzattığını, kendilerinin de münasip bir şekilde Kılıçdaroğlu'nu uyardıklarını belirten Erdoğan, şunları söyledi: ''Dün, Siirt'te, haddi aşarak, sınırları aşarak, artık edep dairesini tamamen çiğneyerek, aklı, izanı, vicdanı, inancı bir kenara bırakarak, mutlak yaratıcımız olan Allahuteala'ya dil uzatmak gibi bir densizliğe, bir edepsizliğe, büyük bir saygısızlığa imzasını attı. 'Haşa' diyorum, 'sübhanallah' diyorum, 'Allah, mekandan, zamandan münezzehtir' diyorum. Rabbimin mağfiretine, sizlerin affına sığınıyorum... Diyor ki; 'Statükocuların Allah'ı Ankara'dadır'... Yahu Siirt'te karşında beklediğin kalabalığı bulamadın diye bu densizliği yapma hakkın var mı? Bu densizliktir, bu, edepsizliktir, bu, Yaradan'a karşı küstahlıktır, saygısızlıktır. Şahsıma yapılan bir hakarete bugüne kadar hep katlanıyordum ama Yaradana yapılmış bu küstahlığa gülüp geçemem. Bunun benzetmesini bile yapamazsın. Nedir bu haddini bilmezlik? Kemal Kılıçdaroğlu'na buradan çok samimi bir tavsiyede bulunuyorum; bizden özür dilemedi, bari bu edepsizlikten dolayı milletten özür dilesin. Eğer zerre kadar haysiyeti varsa, bu sözün üzerine artık o koltukta oturmasın. 'Bu ülkenin yüzde 99'u Müslüman' diyeceksin ve Müslümanların mutlak yaratıcısına bu şekilde densizlik yapacaksın... Kendisine artık 'edeb ya hu' demiyorum. Buradan Kastamonu'dan, evliyalar şehri Kastamonu'dan, haddini bil haddini diyorum.'' 12 Haziran 2011 seçiminin yaklaştığını, seçime 38 gün kaldığını hatırlatan Başbakan Erdoğan, ''12 Haziran'da Kastamonulu kardeşlerim bunları sandığa gömecek. Bugüne kadar olandan çok daha farklı gömecek. Bunlara haddini demokratik yollardan, sandıkta bildirmeliyiz'' dedi. -''BİRLİK, DAYANIŞMA, YARDIMLAŞMA...''- Mehmet Akif Ersoy'un, Kastamonu'da, Nasrullah Cami'de verdiği vaazın, Kastamonu'dan dalga dalga yayılarak tüm Anadolu'ya ulaştığını kaydeden Erdoğan, bu vaazın kahraman askerlere büyük moral kazandırdığını ifade etti. Mehmet Akif Ersoy'un vaazını hatırlatan Başbakan Erdoğan, şunları kaydetti: ''Diyor ki Akif; 'Aramıza sokulan fitneleri, fesatları, fırkacılıkları, komitacılıkları, daha bin türlü ayrılık-gayrılık sebeplerini ebediyyen çiğneyerek, el ele, baş başa vereceğiz. Hep birlikte çalışacağız. Her şeyden evvel, birlik, dayanışma, yardımlaşma... Bir kere bunu elde edelim, gerisi Allah'ın izniyle kolaylaşır'. Akif, Nasrullah Cami'de bu sözleri söylerken, cemaat gözyaşlarını tutamamıştı. Akif'i dinleyen Kastamonu halkı, varını yoğunu Kurtuluş Savaşı için seferber etmiş, gencecik delikanlılarını istiklal savaşına uğurlamıştı.'' -''ASIL MİLLİYETÇİLİK, BU MİLLETE, BU ÜLKEYE HİZMETKAR OLMAKTIR''- Türkiye Cumhuriyeti'nin birlik, beraberlik, kardeşlik ve dayanışma üzerine inşa edildiğini vurgulayan Başbakan Erdoğan, Kurtuluş Savaşı'nda da 81 vilayet canını, malını, varını yoğunu ortaya koyduğunu dile getirdi. Milliyetçiliği hiçbir zaman ırkçılık ve ayrımcılık olarak görmediklerini belirten Erdoğan, şöyle devam etti: ''Mehmet Akif ne güzel söylemiş; 'Sizi, bir aile efradı yaratmış yaradan/ kaldırın ayrılık esbabını artık aradan'... Evet, bizler, aynı ailenin evlatlarıyız. Bizler, bu ülkenin 74 milyon vatandaşı olarak biriz, beraberiz, kardeşiz. Asıl milliyetçilik, milletine hizmet etmektir. Asıl milliyetçilik, ülkesi için eser üretmektir. Asıl milliyetçilik, bu millete, bu ülkeye hizmetkar olmaktır. Milliyetçilik, bu ülkenin zenginliğine zenginlik katmaktır. Milliyetçilik, yol yapmaktır, okul inşa etmektir, üniversite kurmaktır, şehirlere modern konutlar, hastaneler kazandırmaktır. Milliyetçilik, bu ülkenin, bu milletin onurunu dik tutmak, bu ay yıldızlı bayrağı gururla dalgalandırmaktır.''