Ne zaman Kastamonu'ya gelse, burada huzur bulduğunu, Kastamonu'nun manevi atmosferini, güzelliğini ve Kastamonuluların sıcaklığını yüreğinde hissettiğini belirten Başbakan Erdoğan, şunları söyledi:
''Osmanlı Padişahı 4. Mehmet, Kastamonulu Karabaş Veli Hazretlerinin bir vaazı sırasında duygulanıyor ve hüngür hüngür ağlamaya başlıyor... Cihan Padişahı diyor ki: Kastamonulu Karabaş Veli Hazretlerinin sözleri bana öyle tesir ediyor ki, İbrahim Edhem gibi tacı tahtı terk ederek, dağlara düşmek istiyorum.
İşte Kastamonu böyle bir şehir... Kastamonulu Sadık Paşa'yı bilirsiniz. Şeyh Şaban-ı Veli'nin türbesinin bulunduğu mezarlıkta yatar. Cenazesi yıkanırken, vücudunda 18 süngü, 9 kurşun yarası bulunuyordu. İşte Kastamonu böyle yiğitlerin şehri.''
''Benim kılıcım Müslümana kalkmaz''
18 Mart'ta, bir kez daha Çanakkale'ye gittiğini ve orada şehitlerin aziz ruhuna dualar gönderdiklerini kaydeden Erdoğan, Çanakkale'deki yeni şehitlikte dolaşırken, Kastamonulu şehitlerin çokluğunun dikkatini çektiğini ifade etti.
Erdoğan, ''Öğrendik ki, Kastamonu, Çanakkale Savaşı'mızda, Kurtuluş Savaşı'mızda, en fazla şehit veren ilimiz. 'Ana ben gidiyom düşmana karşı' diyen Çanakkale Türküsü, Çanakkale'nin değil, Kastamonu'nun türküsüdür'' dedi.
Kastamonu'nun; Şeyh Şabanı Veli'nin, Aşıklı Sultan'ın, Benli Sultan'ın, Karabaş Veli Hazretlerinin, Kurtuluş Savaşı'nda cepheye mermi taşırken donarak şehit olan Şerife Bacı'nın şehri olduğunu belirten Başbakan Erdoğan, Yavuz Sultan Selim'in, Kastamonu'ya geldiğinde, Candaroğulları Beyi'nin, 'Benim kılıcım Müslümana kalkmaz' diyerek teslim olduğunu hatırlattı. Erdoğan, Kastamonu'nun; kardeşliğin, birliğin, beraberliğin şehri olduğunu dile getirdi.
''Sen profesör olmuşsun, ama cehalet her yerinden akıyor''
Başbakan Erdoğan, ''Burada bir üzüntümü sizlerle paylaşmak istiyorum'' diyerek CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'na yönelik eleştirilerde bulundu.
Başbakan Erdoğan, şöyle konuştu:
''Son birkaç hafta içinde, CHP, bu ülkenin, bu milletin dini değerlerine ardı ardına hakaretler yağdırdı. Eskişehir'de bir sergi açtı CHP'li bir belediye, camiye, tesettüre hakaret ettiler.
CHP'nin bir milletvekili adayı, güya bir bilimkadını, çıktı, İstanbul'un Zincirlikuyu Mezarlığı'nda, eskiden orada 'ruhuna Fatiha' yazarmış. Ondan rahatsız olmazmış da şimdi ise Zincirlikuyu Mezarlığı'nın girişinde 'Her nefis ölümü tadacaktır' yazıyormuş. Bu Allah'ın ayeti biliyorsunuz... Hatta tabutların üzerinde örtü var ya bu örtülerde bu yazar. Allah'ın ayetine 'sinir bozucu' diyor. Sen profesör olmuşsun, ama cehalet her yerinden akıyor. Yani böyle bir ifadeyi kullanmak için CHP adayı olman mı gerekiyordu? Ama bunların genine işlemiş genine.
Yeni Genel Başkan Kılıçdaroğlu, geçen hafta Samsun mitinginde edepli bir insanın ağzına almayacağı ifadeler kullanmaya yeltendi. Sadece edeb ya Hu dedik, sustuk. Ardından Balıkesir'de, yine, şahsıma hakaret içeren ifadeler kullandı. Kendisine, hani Alevilik kültüründen gelen birisidir ya... Hani, Alevilik vardır ya kendisinde. Hacı Bektaş-ı Veli'ye saygısı vardır diye.... Kendisine Hacı Bektaş Veli'yi hatırlattık. Diyor ki, 'Eline, beline, diline hakim ol'...
Hanım kardeşlerimden özür diliyorum. Kendisinden önceki, beline hakim olamadı, gitti... Genel başkanlıktan gitti, ama şimdi milletvekili adayı. Peki diğer taraftaki hanım milletvekili ne oldu? Onu aday yapmadılar. Ne oldu, suçlu o muydu? İkisi de suçlu değil miydi?''
''Kendi adamlarının da bu tür kasetleri çıkmaya başladı, ondan rahatsız olmaya başladı''
Medyanın ve siyasilerin bu olayla ilgili olarak ''insanın özeline karışıyorlar'' dediğini kaydeden Erdoğan, şöyle devam etti:
''Yahu kendi eşiyle mi bir şey oluyor da özeli oluyor? Kendi eşiyle değil yahu. Buna nasıl kendi özeli dersin? Bu özel değil. Bu genel, genel. Bu genel bir ahlaksızlıktır. Başka bir şey değil. Bu toplumu aldatmayın yahu.
Son zamanlarda Sayın Bahçeli de çıkmış, 'AK Parti iktidarı insanların özeline giriyor' diyor. Niye? Çünkü kendi adamlarının da bu tür kasetleri çıkmaya başladı, ondan rahatsız olmaya başladı. 'İnsanların özeline giriyorlar' diyor. Yahu böyle özel olur mu Allah aşkına? Peki özeldi de bu milletvekillerini niçin istifa ettirttin? Özeldi de istifa ettirme, sahip çık. Neden? Çünkü başına geleceği biliyor da onun için.
Bu tür, bu toplumun ahlak değerlerine, bizim eskimez değerlerimize ters düşenler noktasında, herkes, işte hacı Bektaş-ı Veli'nin ifadesiyle, eline, diline, beline hakim olacaksın. Onun için Sayın Kılıçdaroğlu, böyle bir skandal kasetin genel başkanıdır. Yoksa nerede genel başkanlık? Onun haddine mi yahu, haddine mi? Böyle bir kaset çıkmasaydı şimdi Kılıçdaroğlu mu vardı? Yok.''