ERDOĞAN: LÜTFEN İSRAFTAN KAÇININ ANKARA (A.A)

-ERDOĞAN: LÜTFEN İSRAFTAN KAÇININ ANKARA (A.A) - 10.08.2011 - AK Parti Genel Başkanı ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, "Hükümetimiz, önleyici bir yaklaşımla sorunlar kapımızı çalmadan bunları nasıl bertaraf edeceğimizin mücadelesini veriyor" dedi. Erdoğan, parti genel merkezinde Genişletilmiş İl Başkanları Toplantısı'nda yaptığı konuşmada Türkiye'nin olumsuz küresel şartlar içerisinde kalkınma iradesini koruduğunu bildirdi. Ülkenin dinamizmi ve istikrarını devam ettirdiğini vurgulayan Erdoğan, şöyle devam etti: "Bu tablo çok önemli bir tablodur. Ekonomimizin ne kadar dayanıklı hele geldiğinin kırılganlıktan ne kadar uzaklaştığının göstergesidir. Dokuz yıl boyunca elde ettiğimiz kazanımların nasıl kalıcı hale geldiğinin zeminimizin ne kadar güçlendiğinin göstergesidir. Bu gerçeği dile getiren sadece bizler değiliz dünyanın en saygın ekonomi otoriteleri de bunu söylüyor, yetmedi ekonomiye dair her türlü rakam veri ve gösterge de buna işaret ediyor. Türkiye krize rağmen, en olumsuz şartlara rağmen büyüme istikrarın sürdürüyor atılımına devam ediyor, dünyada iflaslar yaşanırken OECD ülkeleri içerisinde en yüksek büyüme hızına ulaşan bir Türkiye'den söz ediyorum. Böyle bir süreçte kişi başına geliri 10 bin doların üzerine çıkmış bir Türkiye'den söz ediyorum. Bütün bu olumsuzluklara rağmen enflasyonunu yeniden tek haneli rakamlara düşüren, ihracatını da 130 milyar dolar seviyelerine çıkmaya namzet bir ekonomiden söz ediyorum. Darbağoaza giren ülkeler IMF ile yeni yeni Stand-By anlaşmaları imzalama yarışına girerken biz buna gerek duymuyoruz." -"DÜNYANIN GIPTA ETTİĞİ ÜLKE"- Türkiye'nin ekonomisi ve istikrarı ile dünyanın gıpta ettiği bir ülke olduğunu vurgulayan Erdoğan, , sağlam kamu maliyesi, güçlü bankacılık sistemi, dünyanın her köşesinde iş kovalayan dinamik, özgüveni yüksek girişimcileri ve canlı iç piyasası ile Türkiye'nin bunu da fazlası ile hak ettiğini bildirdi. Geleceğe bütün bunları başarmış bir Türkiye'nin özgüveni ile baktıklarını bildiren Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü: "Kriz psikolojisinin bizi esir almasına izin vermiyoruz, izin vermeyeceğiz. İşte en son dün yine ekonomi kurmaylarımızla bir araya gelerek son gelişmeleri değerlendirme fırsatımız oldu. Milletimizin cebinden çıkan her kuruşunu sorumluluğunu hissediyoruz. Biz şu anda dünyayı mercek altına yatırmak suretiyle bunun bize yansıması ne olur, veya olabilir mi tedbirimizi önceden almak durumundayız." Şu anda küresel piyasalarda, özellikle gelişmiş ekonomilerde yaşanan bir takım sorunlar olduğunu, sadece son bir haftada değer kaybeden borsaları dolar karşısında değer kaybeden para birimlerini, artış gösteren risk primlerinin göründüğüne değinen Erdoğan, şöyle devam etti: "Bütün bu gelişmelerin küresel ekonomi ile entegre olan Türkiye ekonomisine de bazı etkileri olabileceği ihtimalini, tedbir alınmadığı takdirde sıkıntılarla yüzleşmek durumunda kalabileceğimizi kriz işportacılığından medet uman anamuhalefet partisi lideri dışında aklı başında olan herkes bunu tahmin ediyor. Bizim yaptığımız bu toplantılar tamamen bu etkileri minimuma indirerek Türk ekonomisinin büyüme trendinin hız kesmeksizin devam etmesi, milletimizin cebinden tek bir kuruşun dahi boşa gitmemesi içindir. Yapılan istişareleri, Türk ekonomisindeki paniğin bir işareti olarak yansıtmak isteyenler, büyük bir yanılgının içerisinde oldukları kadar aynı zamanda kendi ülkesine ve milletine karşı büyük bir sorumsuzluk örneği sergiliyorlar." -TUTUMLULUK UYARISI-   Erdoğan, vatandaşları tutumlu olmaları konusunda da uyararak şunları kaydetti: "Benim bu noktada milletimden tek bir ricam var, Ramazan ayını da bir imkan bilerek lütfen israftan kaçınalım. Birilerinin dediği gibi 'harcama yapmayalım' falan demiyorum. Tabii ki harcama yapacaksınız, piyasada bu hareketlilikler olacak ama israf etmeyelim. Onun için geçenlerde de söylediğim gibi biz israf etmeyeceğiz. İsraf ekonomisinden yana olmayacağız, biz verim ekonomisinden yana olacağız. Bunu yaparken diyelim ki önünüze iki tercih çıktı; bir araba, bir de kirada otururken sahibi olmak istediğiniz bir ev. Size diyorum ki arabayı tercih etmeyeceksiniz. Çünkü o sizin için israf olur. Evi alacaksınız, kiradan kurtulasınız. Bir evde otururken lüks bir eve gireyim... Bence bu dönemde lüks bir evi daha buna ilave etme. Sen şu anda oturduğun yerde oturmaya devam et. Çünkü verim ekonomisinin gerekliliği bunu ifade ediyor. Bu adımları attığımız zaman göreceksiniz ki şu süreç çok daha bizler için artı yazacaktır. Aynı şekilde firmalarımızın da verimliliği esas alan, ihracat odaklı bir üretim pazarlama ve satış stratejisi izlemeleri sadece kendi ekonomik büyümeleri açısından değil, Türk ekonomisinin de bu trendini koruması bakımından son derece önemlidir.  Milletimiz müsterih olsun, AK Parti Hükümeti, Türk ekonomisini istikrar ve güven zemini üzerinde ama ileri demokrasi kararlığından da asla taviz vermeden büyütmeye devam edecektir." Başbakan Erdoğan'ın konuşmasında öne çıkan bazı başlıklar ise şöyle: -Dünya ekonomi çevrelerinde Türkiye'nin ağır krizlerin altından çıkarak yakalamış olduğu bu dinamik büyüme istikrarı numune olarak gösteriliyor. -Türkiye'nin geçmişte yaşadığı sıkıntıların benzerlerini yaşayan birçok ülke, Türkiye'nin bu süreçteki politikalarını hayranlıkla izliyor. Ortada çarpıcı bir tablo var. İnkar edilemez bir gelişme performansı var. Bu istikrarı, bu başarıyı kendi menfaatlerine aykırı görenler, her fırsatta felaket tellallığı yapanlar, hiçbir zaman güneşi balçıkla sıvamaya muktedir olamayacaklardır. -'Siyaset yapıyoruz' diye meşruiyet zemininden kaçan, ağzını her açtığında zehir saçan provokatörler yarınki Türkiye'de toplumun önüne çıkamayacaklardır. -Demokrasinin, kardeşlik ve huzur ikliminin gelişmesini fırsat bilen, vatanına, yurduna, ülkesine özlemini dile getiren vicdan sahibi insanların kardeşlik mesajlarına bile tahammül edemeyenler vicdansızlıklarını asla izah edemeyeceklerdir. -AK Parti siyasetinin bu ülkenin haritasında giremediği, karşılık bulmadığı, kabul görmediği bir yer yoktur. -AK Parti bütün Türkiye'yi kucaklayan bir partidir. AK Parti, İstanbullu'nun da Diyarbakırlı'nın da Konyalı'nın da İzmirli'nin de Trabzonlu'nun da Batmanlı'nın da partisidir. -Geride bıraktığımız 10 yılda bu ülkede siyaseti büyük bir girdaptan çıkarmakla kalmadık, ülkemize eşsiz başarılar yaşattık.