T24 - Tarihte 'Menemen Olayı' olarak bilinen ve Asteğmen Kubilay ile birlikte iki bekçinin öldürülmesinin 81. yıldönümü sebebiyle yazılı açıklama yayımlayan Erdoğan, olayın 'açıkça provokasyon' olduğunu belirtti. Erdoğan, "Menemen Olayı, hiç şüphe yok ki, yakın tarihimizin en karanlık, en vahim, en trajik hadiselerinden biridir. Ne var ki, bu provokatif saldırıyı gerçekleştirmek suretiyle milletimizin birlik ve beraberliğini hedef alanlar, kirli emellerine ulaşamamış, milletimizin sağduyusu sayesinde, kurulan tuzaklar bozulmuştur" dedi.
Başbakan Tayyip Erdoğan, Dersim olaylarının ardından önemli bir çıkışa daha imza attı.Başbakan Erdoğan, Kubilay'ın şehit edilişinin 81. yıldönümü dolayısıyla mesaj yayımladı.
Erdoğan, mesajında şunları kaydetti:
"Menemen Olayı olarak bilinen ve Asteğmen Kubilay ile birlikte iki bekçinin şehit edilmesine sebep olan menfur saldırıyı bir kez daha kınıyoruz. Menemen Olayı, yakın tarihimizin en karanlık, en vahim, en trajik hadiselerinden biridir. Ne var ki, bu provokatif saldırıyı gerçekleştirmek suretiyle milletimizin birlik ve beraberliğini hedef alanlar, kirli emellerine ulaşamamış, milletimizin sağduyusu sayesinde kurulan tuzaklar bozulmuştur. Aziz milletimiz dün olduğu gibi bugün de, toplumsal huzurumuza kasteden odaklara karşı en güzel cevabı vermektedir. İnanıyorum ki, milletimiz aklıselim ve sağduyu ile hareket ettikçe, hiçbir tehdit, hiçbir provokasyon, kardeşliğimize halel getiremeyecektir."
Zaman gazetesinden Menemen belgeleri
Zaman gazetesi, 24 Aralık 2006 tarihinde Menemen Olayı'nın arka planına ilişkin önemli belgeler yayımlamıştı. O dönemde Büyük Erkan-ı Harbiye Riyaseti olarak adlandırılan Genelkurmay Başkanlığı'na ait 26 Aralık 1930 tarihli belgede hükümet tarafından yapılan ihmallere dikkat çekiliyor. Genelkurmay tarafından Menemen'e gönderilen üst düzey bir rütbelinin hadiseden üç gün sonra Ankara'ya ilettiği raporda Kubilay'ı öldüren Derviş Mehmet'in şüpheli hareketlerinin yetkili mercilerce bilindiği ifade ediliyor. Buna rağmen gerekli takibatın yapılmadığı; uzaktan seyirci kalınarak adeta "olay çıkmasına göz yumulduğu" anlatılıyor. Dokuz maddeden oluşan dört sayfalık raporda kendini Derviş Mehmet isimli zatın Manisa'da bir esrarkeş kahvesini mekân edindiği tespiti de yapılıyor.