Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, CHP'ye yüklenerek "Türk Hava Kurumu'nu çalışamaz hale getiren sizsiniz. Uçakların bakımını yaptırmayan, kurumun eski yöneticileridir." dedi. Erdoğan, yüz yüze eğitime geçiş konusunun 16 Ağustos Pazartesi günü yapılacak kabine toplantısında değerlendirileceğini açıkladı.
Erdoğan, orman yangınlarına en kısa sürede müdahale eden ülke konumuna girildiğini belirterek, "Önümüzdeki yıl belki kendimize ait uçağımızı satın alacağız. Yangınlarda ilk defa kullanmaya başladığımız İHA'lar sayesinde ilk müdahaleyi 12 dakikaya indirdik." diye konuştu.
CNN Türk ve Kanal D ortak yayınında gazetecilerin sorularını yanıtlayan Erdoğan'ın açıklamaları şöyle:
Şu anda ciddi manada kontrol altına alınmış vaziyette. Bütün araçlarımızla, helikopterlerle, arazözlerle ciddi bir güce ulaştık. Helikopterlerimiz, uçaklar çok büyük fonksiyon icra ettiler, ediyorlar. Çok kısa zamanda denizlerden suyu alıp söndürme alanına gidebiliyor. Burada iyi bir yere Türkiye artık ulaştı ve bunu da artırarak devam ettireceğiz.
Yüzlerce arazöz arazide dolaşıyor. Onlarca helikopter dolaşıyor, aynı şekilde uçaklar dolaşıyor. Yaptıkları sortilere bakıyorsunuz, çok fazla. Bunu görmeyecek kadar bunlar âmâ.
Elbette yangınların çıkış nedeni olarak bütün ihtimaller üzerinde ta çıkış anından itibaren durduk. Bunların araştırmaları yapıldı. Yürüyen soruşturmalarda gözaltına alınanlar, tutuklananlar var. Aldığımız istihbaratlar da var. MİT'in verdiği bilgiler, Emniyet İstihbarat'ın verdiği bilgiler var. Bunlar arasında ailesi terör örgütüyle iltisaklı kişiler de var.
Devam eden bütün soruşturmalarda da ulaştığımız neticeleri vatandaşlarımızla paylaşacağız.
Ülkemiz yangınlarla mücadelede 2 asra yaklaşan kurumsal bir tecrübeye sahip. Bunun yanı sıra her türlü teknolojik altyapıya da sahip. Son 19 yılda yangınlarla mücadelede kara ve hava araçlarımızı yenileyerek sayılarını artırdık.
Arazöz sayımızı yüzde 70 artırarak bin 78'e çıkardık. Araç parkında olmayan su ikmal araçlarından 281 tane daha aldık. Yangınlara anında müdahale için 2270 tane ilk müdahale aracı aldık. İş makinesi parkımızı yüzde 125 büyüterek 682'ye çıkardık.
Önümüzdeki yıl belki kendimize ait uçağımızı satın alacağız. İtfaiye noktasındaki ekibimizi, filomuzu çok daha güçlü hale getirmiş olacağız."
THK devletin bir kurumu değildir. THK'nın elindeki uçaklara dair tartışma yeni bir tartışma da değil. Birkaç yıl önce kurumun elindeki uçakların yetersiz olduğunu, THK'nın mezarlığa döndüğünü söylemiştim. THK yetkilileri gerekli adımları atmadığı gibi çalışır durumdaki uçakların da bakımını yaptırmayarak hepsini çürümeye terk etmişler.
THK 1985'ten itibaren Orman İdaresi'ne yangın söndürme hizmeti vermiş. Bunun için de karşılığında çok ciddi bedeller almış devletten. Ama filosunu genişletme, mevcut uçaklarını modernize etme derdi olmamış. O dönemde kurumun arkasında CHP zihniyeti vardı.
Şimdi çıkıp THK'yı çalıştırmıyor diyorlar. THK'yı çalışamaz hale getiren sizsiniz. Kurumun içine düştüğü durumu kurumu bu hale getirenlerin kara propagandalarıyla hükümete yöneltme çabalarını hayretle izliyorum.
THK'yı çalışamaz hale getiren CHP zihniyeti, uçakların bakımını yaptırmayan kurumun eski yöneticileri
Sosyal medyaya ben hiç olumlu bakmıyorum. Meclis'in açılmasıyla birlikte sosyal medyaya yönelik bir çalışma yapılması gereğine inanıyorum. Bunlar salim akılların veya aklı selimlerin hedefini saptırtıyor. Amerika'da bir Twitter olayı nelere vesile oldu. Türkiye'de senin ofisin yok, görevlendirdiğin elemanın yok. Öyleyse bunlara bunun bedelini ödetmemiz lazım. Ofisini açacaksın, vergini ödeyeceksin, açmadığın takdirde bedelini ödeyeceksin.
Gerçek dışı bilgi ve haberlerle leke sürmeye çalışıyorlar. Bu yıkıcı faaliyetleri yapanlara bakıyor ve hiç şaşırmıyoruz. Hiç şaşırmadığımız gibi 'Bir bedeli olsun artık' diyoruz.
Hiçbir dijital mecra, hukuktan azade değildir; adı üstünde Ekşi Sözlük, bayağı ekşi
16 Ağustos'ta kabine toplantısında yeni Milli Eğitim Bakanımız bize sunumunu yapacak, bu da o konular arasında yer alıyor. Temennimiz odur ki yüz yüze eğitime geçebilmek.
Ben bu tür bir şeyi düşünmekle sorumlu değilim. Bu Millet İttifakı'nın sorunudur. Biz Cumhur İttifakı olarak kendi aramızda konuştuk, sağ olsun Devlet Bey bu işi daha önceden açıkladı. Partinin bu konudaki kanaati belli. Kamuoyunu bu tür şeylerle fazla meşgul etmeyelim derim.
Sayın Kılıçdaroğlu'nun hayatında dış politika var mı? Şu ana kadar girdiği bütün seçimlerden mağlubiyetle çıkmış bir kişi. Dış politika nerede yapılır? Uluslararası camiada. Bay Kemal uluslararası camiada hangi dış politikayı yapmış?