Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, dünkü Ergenekon duruşmasındaki olaylardan CHP’yi sorumlu tuturak, “Bağımsız yargı duruşma sırasında saldırıya uğramıştır. Bu saldırıyı şiddetle kınıyoruz “ dedi. "Yargı gereğini yapar, Biz de üzerimize düşen neyse yaparız" sözleriyle dokunulmazlıkların kaldırılabileceği sinyalini veren Erdoğan CHP’yi “marjinal bir partinin kuyruğuna takılmakla” suçladı. Başbakan Erdoğan, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’ye de emekli olmasını tavsiye etti.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, partisinin grup toplantısındaki konuşmasında hem barış sürecine hem de dünkü Ergenekon duruşmasına geniş yer ayırdı. Erdoğan’ın konuşmasının satırbaşları şöyle:
Son bir haftada Ankara ve İstanbul'da önemli temaslarımız oldu. Bunlardan birinde son dönemde kamuya yerleştirdiğimiz engelli kardeşlerimizle biraraya geldik.
Marmara bölgemizin milletvekilleri ve bölgenin parti temsilcilerimizle birlikte olduk, istişare yaptık. 6 bölgemizle görüştük, son olarak Ege bölgesi milletvekillerimizle biraraya geleceğiz.
Türkiye genelinde başlattığımız kentsel dönüşüm projesinde İstanbul genelinde 32 bin 205 bağımsız bölümün yıkımını gerçekleştirdik. Türkiye genelinde de 33 bin 529 bağımsız bölümü yıkarak kentsel dönüşümü başlattık. 2013'te 200 bin, 2014 sonunda ise 400 bin hedefini tutturacağız.
Ankara'daki Yunus Emre Çarşısındaki işyerleri yanan vatandaşlarımıza 5 bin TL maddi yardım yapıldı. Mağdur esnafların elektrik ve vergi borcu ertelenecek. 3 ay içinde yeniden yapılıp halkın hizmetine sunulacak.
Perşembe akşamı çözüm sürecine ilişkin çok önemli ve anlamlı bir toplantı gerçekleştirdik. Akil insanlar heyeti 63 kişiden oluşuyor. Biz perşembe akşamı 62 arkadaşımızla bir araya geldik. 4.5 saati aşan toplantıda arkadaşlarımızla görüştük. Bu arkadaşlar Türkiye çapında çalışacaklar. İlk planda 2 aylık bir süreçte gruplar raporlarını hazırlayacaklar. Fakat biz 1 ay sonra bu arkadaşlarla bir araya gelip süreci değerlendireceğiz. Bu arkadaşlarımız sahada çeşitli etkinlikler yapacaklar.
Bu 63 kişiyi yüzlerce kişi arasından seçtik. Bunları bir çatının altında toplamak gerçektenn zor işti. Normal şartlar altında bir araya getiremeyeceğiniz o 63 kişinin bir ortak noktası var. Can alıcı, can yakıcı bir sorunun çözümü için can atan insanlardır bunlar. O masanın etrafında kendi şahsi çıkarlarını gözeten değil, meselenin ciddiyetini bilen ve meseleyi çözmek için yüreği heyecanla atan insanlar var. O masanın etrafında samimi insanlar var. O 63 ismin bir masa etrafında toplanması, aynı kare içinde fotoğraf vermesi bile tek başına son derece olumlu ve umut verici bir hadisedir.
Ne Devlet Bahçeli'nin ne de Kılıçdaroğlu'nun o 63 kişinin aklını, samimiyetini sorgulayacak kalitesi de kalibresi de yoktur. O 63 kişide var olan yürek ve cesaret ne Bahçeli'de ne de Kılıçdaroğlu'nda mevcut değildir. Onlar süreci kenardan izleyip çelme takmaya çalışırken, o insanlar elini taşın altına koydu.
Kılıçdaroğlu, sadece sürece engel olmanın mücadelesini veriyor. Yöntemi sorgulamak art niyetlidir. Kılıçdaroğlu çıkmış 'Akil insanlar Başbakan'a seçim öncesi zaman kazandırıyor' diyor. Hiç endişe etmesin, Kemal Kılıçdaroğlu CHP'nin başında olduğu sürece bizim seçim kazanmak için zamana ihtiyacımız yok.
Biz, şehitlerimizin ruhunu incitemeyeceğimizi, meşruiyetimizi kaybetmeyeceğimizi defalarca söyledik. Ancak böyle bir süreçte kenarda durup sürekli zihinleri bulandırmak da insani değildir. Dün CHP, marjinal bir partinin kuyruğuna takılıp Silivri'de mahkeme alanını karıştırdı, savaş alanına çevirdi. Diyarbakır'a gidemeyen, Hakkari'de Türk bayrağı dalgalandıramayan CHP, Şam ve Silivri'nin kapısından ayrılamıyor. Dün yaşananlar, CHP'nin yargıya ve adalete ne ölçüde saygısı olduğunu da ortaya koymuştur. Malum milletvekilleri duruşma salonunda kendilerine ayrılan yerde değil, avukatların yerlerine oturmaya cüret ettiler. Bunlar milletvekili. Yargının yetki sınırlarını terörize ediyorlar. Yargı zatenn gereğini yapacaktır. Bize de ne düşüyorsa bizm de gereğini ondan sonra yaparız. Çünkü bunlar aynı şeyleri parlamento içinde de yapıyorlar. Her yerde aynı, değişmiyorlar. Cumhuriyet tarihinde belki de ilk kez bağımsız yargı, duruşma sırasında saldırıya uğramıştır. Bu saldırıyı şidddetle kınadığımızı burada ifade ediyorum.
Çözüm sürecine karşı çıkan, Silivri'de yargıya saldıran bu CHP'yi tarih yargılamaya devam edecektir.
MHP Genel Başkanı da sonuçla ilgili olarak korku senaryoları üretiyor. Biz zaman zaman CHP'ye anamuhalafet, MHP'ye de yavru muhalefet tanımlaması yapıyoruz. Bu son süreçte MHP Genel Başkanı kabalığı ile öne geçti. Hele bugünkü konuşması ülkemize yakışmıyor. Ben MHP'ye gönül veren kardeşlerime sesleniyorum. Gereken dersi bu genel başkana vermeliler. MHP kaba muhalefet, CHP de muavinn muhalefet konumuna terfi ettiler. Bu kafayla giderlerse her ikisi de müebbet muhalefet sıfatından sıyrılamayacaklar.
Bahçeli terör biteceği için son derece mutsuz. Siyasette hiç başarılı olamadı, daha fazla gerilmeden, daha fazla hararet yapmadan emekliye ayrılmasını kendisine samimiyetle tavsiye ediyoruz. Türk milliyetçiliği yaptığını idda edip, milletin adabını taşıyamayan bir genel başkanı biz MHP tabanına havale ediyoruz.
Şu anda kükremiş aslan rolü yapan Bahçeli, 1999-2002 arasında nasıl kuzu kesildiğini, ANAP ve DSP ile bu ülkeye ne zararlar verdiğini biliyoruz. Susuyorsak ciddiye almadığımız için, sabrımızdan susuyoruz. Ama sabrımızın da sınırı var. 10 yıl boyunca Sayın Bahçeli'nin bu ülkeye ödettiği bedellerinn faturalarını ödedik.