Trabzon'da konuşan Başbakan Erdoğan, okullarda dağıtılan süt ile ilgili iddialara sert yanıt verdi. Erdoğan, "Türkiye'de muhalefet çocuklara dağıtılan sütü istismar edecek kadar kirlenmiştir. Ama o apaçık süt, muhalefetin kirliliğini ortaya koymuştur" dedi.
Başbakan Erdoğan'ın konuşmasının satır başları şöyle:
"Şu anda Türkiye’nin yedi bölgesinde 32 bin 600 okulumuzda her gün 7 milyon 200 bin adet süt dağıtıyoruz. Günde 7 milyon 200 bin adet sütü her köşeye ulaştırıyoruz. Bu süt tozu değil ha, sütten bahsediyorum. Süt tozunu biz içtik geride kaldı, biz süt tozu dağıtmıyoruz. Bunu çocuklarımız süt içsin diye yapıyoruz. Sütü görmemiş yavrularımız var. Gelişme çağında en hassas çağlarında çocuklarımızın büyümesine katkı sağlamak için yapıyoruz. Tıpkı ücretsiz kitap dağıttığımız gibi, her öğrenciye ayrımsız burs verdiğimiz gibi, her öğrenciye ipad bilgisayar dağıttığımız gibi her öğrenciye süt dağıtıyoruz."
"Bunun bize maliyeti eski rakamla 600 trilyon civarında, yeni rakamla 600 milyon lira. Hedef nedir? Buradaki sıkıntıyı sübvanse etmemiz. Yolsuzlukların olduğu bir devlet, hükümet bunu yapamaz. Bunu Kılıçdaroğlu’nun kafası da almaz. Sen hesap uzmanı olabilirsin ama sağlıkçı değilsin. Kırdığı potlar var. Bakın 7 milyon 200 bin adet gibi çok ama çok yüksek bir rakam içinde çeşitli illerimizde çocuklarımızda rahatsızlıklar meydana geldi. Dikkat ediniz, zehirlenme demiyorum, rahatsızlık diyorum. Tıbbi, bilimsel araştırmaları analizleri devreye aldık. Süt örneklerini incelettik. Sağlık bakanlığımız bilimsel kurul oluşturdu. Gıda bakanlığımız da ayrıca oluşturdu. Tüm illerimizden örnek alındı, analizler yapıldı. Bugüne kadar mikroorganizmaya başvurulmamıştır. Mevcut veriler gıda zehirlenmesini düşündürmemektir. Tüm Türkiye’ye sesleniyorum, her gün dağıtılan süt içerisinde gıda zehirlenmesine yol açacak tek bir paket süte rastlanılmış değildir. hassasiyeti olmayan her çocuğumuz dağıttığımız sütü içsin. Türkiye’de muhalefet çocuklara dağıtılan sütü istismar edecek kadar kirlenmiştir. Ama o apaçık süt, muhalefetin kirliliğini ortaya koymuştur."
"MHP genel başkanı, süt konusunu istismar etti. MHP Genel başkanının süt konusundaki söylediklerini iddialarını, ithamlarını zerre kadar ciddiye almıyorum. Çünkü söyledikleri, MHP genel başkanının ne kadar tutarsız olduğunu gösteriyor. Tarih Nisan 2002. MHP’nin koalisyon ortağı olduğu DSP ve ANAP hükümeti. Sadece dört ilde öğrencilere süt dağıtma uygulaması başlatıyorlar. Tarım Bakanı, Sağlık Bakanı MHP. Sadece dört ilde süt dağıtıyorlar ve 505 öğrenci rahatsızlanıyor. Dönemin bakanı Hasan Gemici bir açıklama yapıyor. Zehirlenme olmadığını, süt içme alışkanlığı olmayan çocuklarda mide bulantısına yol açtığını belirtiyor. Okul sütü programlarının uygulandığını söylüyor. Çocukların, laktoz maddesi nedeniyle sindirim problemi yaşayabileceğini söylüyor."
"Sayın Bahçeli’yi bu konuda hiç ama hiç ciddiye almıyorum. Sadece bir tavsiyede bulunuyorum. Kılavuzlarını iyi seç. Bak başkanlık sistemiyle ilgili ben bir tartışma açılmasından bahsettim. Hop oturup hop kalktılar. Yahu merhum Alpaslan Türkeş’in dokuz ışık kitabını aç, orada başkanlık sistemine ihtiyacı vardır diyor. E sen bunları okumadın mı? Geliyorum sayın Kılıçdaroğlu’na. Zaten ciddiye almak mümkün değil. Ama kendisini tebrik ediyorum. Nasıl tutarsız bir insan olduğunu gösterdiği için tebrik ediyorum. Nasıl boğazına kadar çamura battığını bize gösterdiği için kendisine teşekkür ediyorum. Birileri, kılavuzları süt konusunu istismar etmesi için telkinde bulundu. Ama Kılıçdaroğlu her cümlede battı. Sadece bu süt konusu, CHP genel başkanının nasıl yalanlar içinde yüzdüğünün görünmesi açısından son derece önemli. Ne diyor? “Hayatımda bu kadar beceriksiz iktidar görmedim” diyor. Sayın Kılıçdaroğlu sen hayatında iktidar oldun mu yahu? Becerikli, beceriksiz karşılaştırmasını nasıl yapıyorsun? Hayatında iktidar görmediğin gibi, ondan öncekilerde tek başına iktidar olamadılar. Hayatları boyunca da iktidar göremeyecekler, benim milletim bunlara iktidar vermez."