AB-Türkiye Zirvesi'nden mültecilerle ilgili çıkan kararları değerlendiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Bu yıl içinde 3 milyar Euro'nun geleceğinden bahsediliyordu. Dört ay geçti henüz birşey yok. Bakalım kalan sekiz ay içinde gerçekten bu para gelecek mi? Cumhurbaşkanı olarak çok açık konuşuyorum, bu desteği bu yardımı görmeden destek geldi demem." dedi.
Ukranya Lideri Poroşenko ile birlikte yaptığı ortak basın toplantısında konuşan Erdoğan, "Türkiye, Rusya'nın Kırım'ı gayriresmi ilhakını tanımadı, tanımayacak" derken konuyla ilgili konuşan Poroşenko "Kırım askeri üsse çevrilmesi kabul edilemez. Kırım işgaline son vermek için ortak hareket edeceğiz. Ortaklarımızdan Rusya'ya baskı yapmasını istiyoruz" dedi.
AYM'nin Dündar ve Gül hakkında açıkladığı 33 sayfalık gerekçeli kararını okumadığını belirttikten sonra "Herhalde gerekçeyi izahta zorlandılar" diyen Erdoğan, "Anayasa Mahkemesi bireysel başvurularda yargı yolunun tüketilmesini beklemek zorundadır. AYM, yerindelik denetimi yapamaz. AYM, kendini birincil mahkemenin yerine koymuştur. Yargıtay gibi de bu noktada inceleme yapması doğru değildir" dedi.
Erdoğan'ın konuşmasından satır başları:
"Suriye yönetimi bizi çağırdı diyerek Suriye'ye giren Rusya'yı Ukranya'ya kim çağırdı? Kırım'daki yasadışı durumun aşılması için çaba haryacağız.
"Bunu uluslararası hukukta acaba nereye yerleştirecekler? 'Güçlüyüm, öyleyse haklıyım' mantığıdır bu. Burada haklılık söz konusu değil.
"Ukranya'nın doğusundaki kriz barışçıl yöntemlerle çözüme kavuşmalı.
"İki ülke arasındaki görüşmeler müstesna bir şekilde gerçekleştirilmektedir. Değerli dostumla mutabık kaldık.
"Desteğimiz sürecek. Diğer ülkeler de destekte bulunmalı. Ukrayna ile aramızdaki ilişkilerin en önemlisi Kırım Tatarlarının durumudur. Görüşmelerimizde Kırımlı kardeşlerimizin sıkıntılarını ele aldık.
"Öncelikle Kırım işgalinden sonra Rusya'nın Kırım'da oluşturmakta olduğu üs konusu işgalden hemen sonra başladı. Ve bu süreçte acımasız bir şekilde devam etti, devam ediyor. Bunlar sıradan olaylar değil. Kendileriyle bunları konuştuğumuz zamanlarda verilen cevaplar çok daha farklıydı. Siyasetleri dürüstlük üzerine kurulu olmayınca bunları konuşmak çok kolay olur. Suriye'ye girişleri ve Suriye'de Tarsus'ta bir deniz üsleri vardı. Ve Suriye'ye girdikten sonra Lazkiye'nin kuzeyinde de hava üssü kurdular. Şu an da Lazkiye'deki hava üssünde 50 civarında uçakları var. En ileri teknolojide bulunan dört tane de uçakları da bu üssde bulunuyor. Ruslara bunu sorduğunuz zaman Esed davet etti diyorlar. Siz her davet edildiğiniz yere girmek zorunda mısınız? 500 bine yakın insanı öldüren devlet terörü estiren bir insanın davetine uyuyorsunuz. Böyle bir yanlış olamaz. Ululararası camianın Rusya’nın tavrına uygun gereğini yapmalıdır. Gücünü nereden alıyor. Bir silahtan, iki BMGK'nın daimi üyesiyim diyor. BMGK, Rusya hakkında karar vermesi mümkün mü? Olay bu kadar basit.
"Değerli arkadaşlar, ben bu gerekçeli kararı okumuş değilim, misafirlerim sebebiyle. Ancak 33 sayfalık bir gerekçeli karar açıklamış olduklarını duydum. Herhalde gerekçeyi izahta zorlandılar. Anayasa’nın 104. Maddesi'nin bana yüklemiş olduğu zorunluluğu yerine getirmekteyim. Anayasa'yı gözetmek benim de asli görevlerimden bir tanesidir. Bu çerçevede ben görüşlerimi açıkladım. Ama tekrar ediyorum. Anayasa Mahkemesi bireysel başvurularda yargı yolunun tüketilmesini beklemek zorundadır. AYM, yerindelik denetimi yapamaz. AYM, kendini birincil mahkemenin yerine koymuştur. Yargıtay gibi de bu noktada inceleme yapması doğru değildir.
"Öncelikle bildiğiniz gibi verilecek destek Türkiye bütçesine değildir. Sadece mültecilere yapılacak yatırımlara ve harcamalaradır. Şu ana kadar ki yatırım 10 milyar doları bulmuştur. Buna da yönelik değildir. Buna yönelik olsa AB yeni projeler istemez. Proje üzerinden yardımdan bahsediliyor. Bu yıl içinde 3 milyar Euro'nun geleceğinden bahsediliyordu. Dört ay geçti henüz birşey yok. Bakalım kalan sekiz ay içinde gerçekten bu para gelecek mi? Cumhurbaşkanı olarak çok açık konuşuyorum, bu desteği bu yardımı görmeden destek geldi demem."