Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, vergi artışının gündemde olmadığını, hele gıdada asla böyle bir şey düşünemeyeceğini belirterek, ''Bakın KDV ile ilgili dendi. Hayır. Asla. Bütün bunların hepsi külliyen yalandır. Sadece AK Parti iktidarını yıpratmaya yönelik dedikodulardır'' dedi. Bayram namazının ardından Sultanahmet Camisi'nden ayrılırken basın mensuplarının sorularını yanıtlayan Erdoğan, bayram mesajı verdi. Erdoğan, ''Barış, sevgi, kardeşlik için Kurban Bayramı'nın önce ülkemiz, milletimiz, tüm İslam dünyası ve insanlık için hayırlara vesile olmasını temenni ediyorum'' diye konuştu. Dünya coğrafyasında sıkıntılı bir dönemin yaşandığını belirten Erdoğan, özellikle insanlığın barışa hasret kaldığı bir dönemden geçildiğini ifade etti. Türkiye'de bölücü terör örgütüyle mücadelenin sürdüğü bir dönemin yaşandığını belirten Erdoğan, '' Her zamandan daha fazlasıyla birliğe, beraberliğe, kardeşliğe ihtiyacımız var. Bunun herhangi bir siyasi ranta dönüştürülmesine tahammülümüzün olmadığı bir dönemi yaşıyoruz. Dolayısıyla dayanışmanın, sevginin, barışın egemen olduğu bir milat olmasını temenni ediyorum bu Kurban Bayramı'nın'' dedi. Başbakan Erdoğan, bayramda kesilen kurbanların ''fakir-fukara, garip-gureba için, en azından onların hasret kaldığı bir süreci gidermeye vesile olması'' dileğinde bulunarak, tüm vatandaşların bayramını kutladı. IMF'yle görüşmelerin devam ettiğini vurgulayan Başbakan Erdoğan, şöyle devam etti: ''Dün IMF'yle yapılan görüşmeleri arkadaşlarımla beraber gözden geçirme fırsatını buldum. Bunun yanında da tabii bu süreci nasıl değerlendireceğimiz noktasında ne gibi adımlar atılacak? Örneğin Merkez Bankası'nın Eximbank'la ilgili yaptığı açıklama... Bunun yanında biliyorsunuz bankaların munzam karşılığıyla ilgili bir yüzde 2'lik 2 ya da 2,5 milyar dolar gibi bir rakama tekabül ediyor, bu rakam bankalara dönüyor. Bu, tabii ki 2,5 milyar dolar, finans sektöründe bankalarımız için önemli bir kaynak. Yani bu eğer yerinde değerlendirilir, reel sektöre buradan hakikaten bir aktarım sağlanabilirse reel sektör iyice sıkıştırılmazsa, reel sektörde de bir rahatlama olacaktır. '' Şu ana kadar hiçbir bankanın ''fona devredilecek bir banka'' konumuna gelmediğini, böyle bir sıkıntının bulunmadığını vurgulayan Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü: ''Böyle bir sıkıntımız yoktur. Yani 50'ye yakın kalkınma bankaları da dahil olmak üzere eski özel finans dediğimiz, onlar da dahil olmak üzere şu anda bütün bankalarımız, hamdolsun sermaye rasyolarına baktığımızda, böyle bir tehdit söz konusu değil. Bu olmadığına göre, burada bizim dayanışma içinde bu süreci götürmemiz lazım. Dayanışma içerisinde bu süreç götürülürse bizim yapacağımız ondan sonra bir şey kalıyor. O da nedir? Daralan ihracatı süratle genişletebilmek, pazarları genişletebilmek, bunun için daha çok koşacağız? nereye koşacağız? Dünyanın neresi aklınıza gelirse...'' Başbakan Erdoğan, Türkiye'nin bugün Çin'e yapılan ihracatında bile yüzde 87 gibi bir artışın söz konusu olduğunu belirterek, ''Bu, bir gelişmenin alametidir, ifadesidir. Bunları artıracağız'' dedi.