Erdoğan: Faiz tartışması gündemden düştü, döviz de istikrara kavuştu, sırada enflasyonu tek haneye indirmek var

Erdoğan: Faiz tartışması gündemden düştü, döviz de istikrara kavuştu, sırada enflasyonu tek haneye indirmek var
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, Türkiye'nin ekonomide tarihinin en güçlü dönemine gireceğini söylerken, "Faiz prangasını, döviz kuru prangasını, enflasyon prangasını parçalayıp atacağız. Dikkat ederseniz artık faiz tartışması gündemden önemli ölçüde düştü, döviz kuru da istikrara kavuştu, sırada enflasyonu tek haneli rakamlara indirmek var" dedi. 
 
Engelli Memurlar Ataması programında konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Siz felaket senaryoları yazarak milletimizin moralini bozmaya, karamsarlık aşılamaya çalışanlara sakın ha bakmayın. Türkiye ekonomide tarihinin en güçlü dönemine girmektedir. Yaz aylarıyla birlikte bu tablonun olumlu etkilerini hep birlikte görmeye başlayacak" ifadesini kullandı. 
 
"Vatandaşımızı bugünkü sıkıntıların pençesinden kurtaracağız" diyen Erdoğan,"Hayat pahalılığı başta olmak kimi konjonktürel meselelerin bizi asıl hedeflerimizden, vizyonumuzdan koparmasına izin veremeyiz" diye konuştu. 

"Kamudaki engelli memur sayımız 66 bine ulaşmış oluyor"

Erdoğan'ın açıklamasından satır başları şöyle: 

"Bugün atamasını yapacağımız 2927 engelli kardeşimize işlerinin hayırlı olmasını diliyorum. Kamudaki engelli memur sayımız 66 bine ulaşmış oluyor. Göreve geldiğimizde kamuda sadece 5 bin 777 engelli memur vardı. Kamudaki engelli işçi sayısı da bu süreçte 127 bine yaklaştı. Son 9 yılda kamuda istihdam edilen sayısı 192 bin sınırına dayandı.

Engelli Kamu Personeli Seçme sınavına başvuru ücretini kaldırarak memur olmak isteyen engelli kardeşlerimizi de bu dertten kurtardık. Artık her vatandaşımız gibi engelli vatandaşlarımız da iş hayatında yerlerini alabilmekte oldukça iyi konumlara gelebilmektedir. 3 bin 200 engelli kardeşimize kendi işini kurması için 65 bin liraya kadar hibe desteği verildi. 

Geçmişte yaşadığımız pek çok sıkıntı gibi engelli vatandaşlarımızın hangi zorluklar içinde hayatını sürdürdüğünü de çabuk unuttu. Kilitli kapı ardından yaşamaya mahkum edilmiş engelliler vardı. Zincirle, iple bir yere bağlanıp kendi evinin içinde dahi hayata karışmasına izin verilmeyen engelliler vardı. 

"Zorlanan ailelerin engelli bireylerin yükü altında ezildiği dönemler yaşadık"

Zorlanan ailelerin engelli bireylerin yükü altında ezildiği dönemler yaşadık. Göreve geldiğimizde engellilerimizi de dertlerin içinde bulduk. Hemen işe koyulduk. Engelli bireylerin aileleri üzerindeki maddi yüklerini kaldıracak tedbirler aldık. Evde bakım desteği, umut evleri gibi uygulamaları biz devreye aldık. Geçtiğimiz yıl sonu itibariyle evde bakım yardımı alan engelli sayısı 535 bin 700'e ulaştı. Okullarda kaynaştırma eğitimi alan engelli öğrencisi sayısı 58 binden 320 bine çıktı. 

Verdiğimiz desteklerle, ücretsiz ulaşım vasıtalarıyla engellilerin hayata katılımını kolaylaştırdık. Engellilerin önlerinin açıldığında nasıl güzel başarılar ortaya koyabileceklerinin en güzel örneklerine spor alanında şahit oluyoruz. 2030 Engelsiz Vizyon Belgesi ile tüm çalışmaları daha ileriye taşımayı temin etmeyi hedefliyoruz. Biz her vatandaşımız da engelli kardeşlerimizi de Allah için seviyoruz. Niyet halis olunca akıbet de ona göre tecelli ediyor. 

"Yeni bir tarihi hamlenin hazırlıkları içindeyiz" 

Yeni bir tarihi hamlenin hazırlıkları içindeyiz.  Ülkemizin hamlık dönemini geride bırakıp pişme dönemine geçirmek için verdiğimiz mücadelenin son aşamasındayız. Osmanlı için bu sıçrama dönemi İstanbul'un Fethi idi. Bizim için de bu dönem, ülkemizi dünyanın en büyük 10 ekonomisine sokma, yani 2023 hedeflerimize ulaşma, 2053 vizyonumuza kilitlenme sürecidir. Bu safhaya gelene kadar çok çalıştık, emek harcadık, bedel ödedik, fedakarlık yaptık. Yüzdük yüzdük kuyruğuna geldik. Uğraştık, didindik kuyruğuna geldik biz de. 

"Vatandaşımızı bugünkü sıkıntıların pençesinden kurtaracağız"

Dünyanın dengeleri, küresel sağlık krizi ve onun açığa çıkardığı ekonomik sarsıntılarla bozulurken Türkiye hazırlıklarının karşısını üretim, ihracat, yatırım, cari fazlayla büyüme yoluyla alıyor. Elbette bizim de yaşadığımız sıkıntılar var. Darbelerden, terörden, ekonomik tuzaklara kadar saldırıları göğüslemiş bir ülke olarak bu sıkıntıların da üstesinden geleceğimizden kimsenin şüphesi olmasın.
 
Hayat pahalılığı başta olmak kimi konjonktürel meselelerin bizi asıl hedeflerimizden, vizyonumuzdan koparmasına izin veremeyiz. Vesayetin gücünü nasıl kırdıysak, darbecilerin önünü nasıl kestiysek ekonomik tetikçilere meydanı nasıl bırakmadıysak vatandaşımızı bugünkü sıkıntıların pençesinden kurtaracağız. 
 
Büyük ve güçlü Türkiye'nin inşaası hedefiyle hazırladığımız programı uyguluyoruz. Faiz prangasını, döviz kuru prangasını, enflasyon prangasını parçalayıp atacağız. Dikkat ederseniz artık faiz tartışması gündemden önemli ölçüde düştü, döviz kuru da istikrara kavuştu, sırada enflasyonu tek haneli rakamlara indirmek var. 

"Ülkemizde çalışabilecek nüfusun neredeyse yarısı istihdam ediliyor"

Ekonomi programımızın birinci amacı insanlarımızı işsiz, aşsız, gelirsiz bırakmamaktır. Yani istihdamı güçlendirmek... Gelişmiş ülkelerin dahi ciddi saldırılar yaşadığı istihdamda biz salgında 3 milyon artış sağladık. Toplam istihdamı tarihimide ilk defa 30 milyonun üzerine çıkardık. Ülkemizde çalışabilecek nüfusun neredeyse yarısı istihdam ediliyor.   
 
Siz felaket senaryoları yazarak milletimizin moralini bozmaya, karamsarlık aşılamaya çalışanlara sakın ha bakmayın. Türkiye ekonomide tarihinin en güçlü dönemine girmektedir. Yaz aylarıyla birlikte bu tablonun olumlu etkilerini hep birlikte görmeye başlayacak, 2023'e de, Cumhuriyetimizin 100. yılına yakışır bir siyasi ve ekonomik güçle gireceğiz. Kimsenin şüphesi olmasın, yeter ki biz şu birliğimize, beraberliğimize, kardeşliğimize sahip çıkalım. Tek millet, tek bayrak, tek vatan, tek devlet...