Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, Yüksek Seçim Kurulu'nun (YSK) aldığı İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı seçimini iptal kararı sonrasında ilk kez partisinin grup toplantısında konuştu. "Kararın ülkemize ve İstanbul’umuza hayırlı olmasını diliyoruz" diyen Erdoğan, "Bir irade gasbını görmezden gelemeyiz. Seçim gecesinden bu güne kadar yaşanan sürecin sebebi budur. Biz bu yapılanların hesabını milli irade hırsızlarından sormazsak milletimiz bizden hesap sorar" diye konuştu.
Öte yandan Erdoğan, yeniden seçime gidilmesini 'kaygı verici' olarak yorumlayan Türk Sanayicileri ve İş İnsanları Derneği'ne (TÜSİAD) tepki gösterdi. "Herkes haddini bilecek" diyen Erdoğan, "Ekonomi ile mi uğraşıyorsun sen işini yap. Sana düşeni sandığında git kullan. Ama kalkıp da seçim yarısının verdiği karara adeta müdahale anlamında açıklamalar yaparsanız sizin de nerede olduğunuzu nereye oturduğunuzu gayet ortaya koyar. Müsaade ederseniz bizim de size bakışımız ona göre değişecektir" ifadelerini kullandı.
Erdoğan'ın konuşmasından satır başları şöyle:
"İmkânımız olduğu halde kendisine el uzatamadıysak Ramazanımız heba olmuş demektir. Yakın arkadaşlarımızdan akrabalarımızdan başlayarak küskün, dargın olduğumuz tek bir kişi varsa Ramazan’ı gerçek anlamda idrak edemedik dedik.
Ülkemizi ve milletimizi dört bir yandan kuşatmaya çalışanlara karşı tek yumruk tek vücut olamıyorsak Ramazan’dan neticeyi alamadık demektir. Hep birlikte toplanmayı kucaklaşmayı Allah bize nasip etsin. Suriye’de ülkemize kurulan tuzakları göremeyen gözlerdeki perdeyi kaldırsın diyorum. Rabbim bu günlerde tüm yükümlülüklerimizi yerine getirmemize rağmen Avrupa’nın bizi AB’ye kabul etmeyen saplantıları düşüncelerin akıllarını başlarına getirmesini diliyorum.
Rabbimizin vadin sonsuz teslimiyetimizle karşımızdaki zorlukların sonundaki kolaylıklara güvenerek mücadelemizi sürdüreceğiz. Gece gündüz çalışmaya devam edeceğiz.
Sizler gibi dava arkadaşlarım olduğu sürece ülkemizi hedeflerine ulaştırmaktan şüphe duymuyorum. Türkiye önemi bir seçimi daha geride bıraktı. Seçimlerin sonuçlarının hayırlara vesile olmasını diliyorum. 50 günlük resmi seçim kampanyamız boyunca Sivas’ta başlayıp Uşak’ta son bulan 57 miting yaptık. Her biri birbirinden coşkuluydu. Emeğimizin karşılığını da hamdolsun aldık. Seçim sonuçlarını Kızılcahamam’da enine boyuna değerlendirdik. Ak Parti olarak bu seçimlerde 15 büyükşehir 516 ilçe ve 213 belde belediyesini yönetme hakkı elde ettik. Milletimiz bize 1389 belediyenin 758’inin sorumluluğunu vermiştir. Büyükşehir, il, ilçe ve belde olarak kaybettiğimiz yerlerin her biri için ayrı ayrı çalışma yapıyoruz. Bu başarısızlığa neden olan konuları teker teker tespit edecek ve gereğini yerine getireceğiz. Tespiti ne kadar sağlıklı yaparsak sonucu da o kadar kalıcı hale getiririz. Seçim bitti ancak tartışmalar bitmedi. Hiç şüphesiz bu seçimlerin en tartışmalı konusu İBB olmuştur. Bilindiği gibi bu seçimi öncelikle yaklaşık 25 bin farkla AK Parti'nin kaybettiği ilan edildi. Biz bu durumu saygıyla karşılamaya hazırlı. Seçim gecesi yaptığımız konuşmada da bu durumu ifade ettik. İlerleyen saatlerde de arkadaşlarımızın yaptığı ilçe seçim birleştirme tutanaklarını inceledikçe karşımıza bambaşka bir sonuç ortaya çıktı. Bu hataların önemli bir bölümünde kasıt olduğu açıktır.
Konuyu YSK’ya taşıdık. Sunduğumuz belgeler gayet sağlamdır. Yaptığımız her itirazın temelinde itirazı mümkün olmayan deliller vardır. Aradaki fark yarı yarıya azalmış olmasaydı zaten mesele buralara gelmezdi. Bir irade gasbını görmezden gelemeyiz. Seçim gecesinden bu güne kadar yaşanan sürecin sebebi budur. Biz bu yapılanların hesabını milli irade hırsızlarından sormazsak milletimiz bizden hesap sorar. Açık konuşmak gerekirse sadece iptal yolların sayımı ve birleştirme tutanaklarının düzeltilmesiyle böyle bir farkın ortaya çıkması içimize kurt düşürmeye yetmiştir. İstanbul’daki yaklaşık 62 bin sandık görevlisinden neredeyse 20 bine yakınının seçim kanunundaki açık emre rağmen banka ve özel okul çalışanları arasında seçilmiş olması şüphelerimizi artırdı. Bir takım kirli elleri işin içine girdiği anlaşılıyor. Organize bir yolsuzluk ve tam kanunsuzluk ve usulsüzlük hali olduğuna samimi olarak inanıyorum. Tek tek yanlışlar kusurlar mazur görülebilir. Ama başkanların neredeyse 3’te birinin kanuna karşı atanmış olmasını kimse masum bir hata veya yanlış olarak izah edemez. Bu nedenle dün akşama kadar hukuk mücadelemizi sürdürdük.
23 Haziran 2019 pazar günü iBB seçimleri yenilenecektir. Kararın ülkemize ve İstanbul’umuza hayırlı olmasını diliyoruz. İstanbul’daki tüm hemşerilerimizin gönlüne girerek seçimleri kazanmaya çalışacağız. İstanbullunun en isabetli kararı vereceğine inanıyorum. Türkiye bir demokrasi ve hukuk devletidir. Şayet YSK tam tersi bir karar vermiş olsaydı biz yine buna uyacaktık. Biz sadece milli iradeye saygının gereğini yerine getirdik. Sözüm ona elitlerin yol açtığı tahribatlar yüzünden ağır bedeller ödemiş bir ülkedir. Türkiye’yi operasyonlar yapılan bir devlet haline getirmeyeceğiz. Perde arkasından sinsice operasyon yürütenlerin de sahada kendine yer açmaya çalışanlarında hepsini biliyoruz.
Bazı iş adamı grupları dün açıklanan bu karardan sonra baktık ki garip garip açıklamalar yapıyorlar. Güzel! Bundan sonra da tabii ki bizden bu tavırlarınızla ülkenin normalleştiğini konuştuğumuz bir dönemde sizler böyle bir açıklamayı yaparsanız işte bunlar normalleştirmeyi getirmez. Yanlış yapıyorsunuz. Önce herkes haddini bilecek. Herkes işini yapacak. Ekonomi ile mi uğraşıyorsun sen işini yap. Sana düşeni sandığında git kullan. Ama kalkıp da seçim yarısının verdiği karara adeta müdahale anlamında açıklamalar yaparsanız sizin de nerede olduğunuzu nereye oturduğunuzu gayet ortaya koyar. Müsaade ederseniz bizim de size bakışımız ona göre değişecektir.
Bu seçimlerde gördüğümüz eksikliklerin bir daha tekerrür etmemesi için eksiklikleri süratle gidereceğiz. Sandıklar konusunda çok çok kararlı ve bu işi en ideal şekilde kontrol etmemizi gereğini buradan hatırlatıyorum. İşi asla hafife almamamız gerekiyor. Burada bazı yanlışların olduğu ortada.
Bugün önümüzde duran manzara tam bir ekonomik sabotaj halidir. Bir dönem şehirlerimizi kana bulayanlara ne yaptıysak bundan sonra da onu yapacağız. Sınırlarımıza dayanan teröristlere ne yaptıysak onu yapacağız. Ülkemizi uluslararası alanda köşeye sıkıştırmak isteyenlere ne yaptıysak onu yapacağız.
Çiftçimiz hayvancımız tüccarımız çok çalışacak. En yüksek mahsulü üretmenin mücadelesini verecek. Akademisyenlerimiz öğrencilerimiz çok çalışacak. Ülkemizin yetişmiş insan gücü geliştirmesine katkıda bulunacak. 82 milyon hep birlikte çok çalışacak ülkemizi 2023 hedeflerine ulaştıracağız. Üstesinden geldiğimiz her saldırının ardından ekonomimizin daha güçlü bir şekilde yoluna devam ettiğini biliyoruz. Felaket tellakları istedikleri kadar tantanalarını çalsınlar tüm veriler ekonomide olumlu kıpırdanmalarının yaşandığını ortaya koyuyor.
Çözümü dışarıda değil kendi içimizde, kendi ellerimizde arayacağız. Milletimiz bu güne kadar bizi hiç mücadelemizde yalnız bırakmadı, yanıltmadı. Biz Türk milletinin gücüne inanıyoruz. Hep birlikte inşallah bu dalganın da üstesinden geleceğiz. Ak Parti olarak milletimizin en büyük umudu olduğumuzu aklımızdan çıkarmayacağız. Tercihlerini şu veya bu sebepten dolayı tercihlerini başka partilerden yana kullananların umutları AK Parti’dir.
Söylediğimiz her şey samimiyetle inanıyor, onun için de ısrarla tekrarlıyoruz. Buna rağmen hâlâ millete tepeden bakan varsa başını ellerinin arasına alsın ve derin derin muhasebe yapsın. Eğer bu arkadaşlarımız kendi muhasebelerini kendi yapmazsa biz onlar için gereğini yapmak zorunda kalacağız. Bu davaya en küçük bir katkı veren herkesin başımızın üzerinde yeri vardır. AK Parti hareketi her şeyden önce insan kazanma hareketidir. Ahta vefa bizim siyaset geleneğimizin en başta gelen ilkelerinden biridir.
Teşekkür ziyaretlerine başlayacağım. Böylece gerek ülke meseleleriyle gerekse milletvekillerimizle ilgili değerlendirmeleri vatandaşlarımızdan bizzat dinleme imkânı bulacağız. Milletimiz önümüzdeki dönemde de yolumuzu aydınlatacaktır. Şırnak’ta bir şehidimiz var. Şehidimize Allah’tan rahmet diliyorum.