HDP Eş Başkanı Selahattin Demirtaş, Halkların Demokratik Kongresi'nin (HDK) düzenlediği "Alevilik: Tarih, Sorun, Tahayyül" başlıklı bir konferansa katıldı. Demirtaş, Alevi kurum temsilcileri, akademisyenler, yazarlar, sanatçılar ve demokratik kitle örgütü, siyasi parti ve sendika temsilcilerinin katıldığı konferansta bir konuşma yaptı.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın 400 milletvekili istemesi konusuna değinen Demirtaş, "Dikkat ederseniz zaten bu sorunları çözmek için 400 istemiyor. Hiç bu sorunlardan bahsetmiyor. Kendisine çok yüz verdiğimiz için 400 istiyor" ifadelerini kullandı.
İktidarın kendinden olmayanlara hakaret ettiğine dikkat çeken Demirtaş, “Bu ülkenin devleti benim konuştuğum dilimden dolayı, benim cebimdeki paranın azlığından dolayı bana hakaret etmediği güne dönüşene kadar, mücadele devam edecektir. Biz sadece muhalefet partileri, biz sadece sivil toplum örgütleri, biz sadece emek örgütleri, çevre örgütleri olarak kalacak değiliz. Ülkemizi yönetmek istiyoruz. Kendi anayasamızı halkların sivil özgürlükçü, demokratik anayasasını biz yapmak istiyoruz. Bunu AKP'ye AKP'nin insafına terk edemeyiz. AKP kendini hep veren el, egemen, devletin sahibi görmeye devam edecek. Beyefendiler de ne lütfederse biz de onunla yetineceğiz. Türkiye'nin bu büyük muhalefet gücü, buna razı olmamalıdır“ dedi.
Ülkedeki gerginliğin AKP'nin işine yaradığını ve bunu değiştirmek için gereken güce sahip olsa da bunu kullanmadığını söyleyen Demirtaş, “Çünkü egemenliklerini bizim inkârımız üzerine kurmuş durumdalar. Zannediyor muyuz ki çözme istekleri var da imkânları yok. Hayır onların çözümü budur. Mevcut durum onların çözümüdür. Sünni-Alevi kamplaşması olacak. Türk-Kürt arasında köklü bir gerilim olacak. Bundan kendileri yüzde 40 yüzde 50 oy devşirecek. Bunu iktidarlarını devleti ele geçirme aracı olarak kullanmanın vesilesi yapacaklar. Bu onların çözümüdür. Mevcut durumdan rahatsız değiller. Niye olsunlar. Mevcut durum zaten çözülür. Türkiye'de eşitlik hukuku gerilimin tansiyonun düştüğü bir durum gelişirse iktidarları biter. İktidarlarının beslenme kaymağı budur. Musluğu niye kendi elleriyle kapatsınlar. Çözmeyecekler. Ne Kürt'ün derdine merhem olacaklar ne Alevi'nin. Ne taşeron işçinin ne askeri ücretlinin ne katledilen kadının ne üniversitede hakarete uğrayan öğretim görevlisinin ne öğrencimin derdine derman olmayacaklar. O derde derman geldiği gün, ne AKP, ne AKP tarzı bir devlet kalmamış olacak zaten. Onu da AKP kendi eliyle yapmayacak. Dikkat ederseniz zaten bu sorunları çözmek için 400 istemiyor. Hiç bu sorunlardan bahsetmiyor. Kendisine çok yüz verdiğimiz için 400 istiyor. Doğru mu? Sorun çözülecekse biz çözeceğiz" ifadelerini kullandı.