Erdoğan'dan CHP'ye "Danıştay'a katsayı başvurusu" eleştirisi ANKARA (A.A)

-Erdoğan'dan CHP'ye "Danıştay'a katsayı başvurusu" eleştirisi ANKARA (A.A) - 01.02.2012 - AK Parti Genel Başkanı ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ile ilgili olarak, ''Dün çıkmış, katsayı meselesiyle ilgili olarak, 'Danıştaya CHP başvurmadı, arkadaşlarımızın münferit başvurusu' diyor... Peki sen nesin orada? Bostan korkuluğu musun?'' dedi. Erdoğan, partisinin genel merkezinde düzenlenen Genişletilmiş İl Başkanları Toplantısında, Dersim olayları ile ilgili değerlendirmelerde bulunarak, şunları söyledi: ''Tarihimizde yaşanmış acı bir hadiseyi, Dersim faciasını Türkiye'nin gündemine taşımıştık. Belgeleriyle, acı hatıralarıyla, üzeri örtülmüş bir faciayı, bir Cumhuriyet Halk Partisi eserini burada sizlerin ve aziz milletimizin dikkatlerine sunmuştuk. Dersim meselesi, bizim Genişletilmiş İl Başkanları Toplantımızın ardından Türkiye genelinde etraflıca tartışıldı, konuşuldu, üzerinde çeşitli yorumlar yapıldı. Ben bugün burada Dersim konusunu yeniden açacak değilim. Nitekim, Başbakanlık Devlet Arşivleri'nin kapısı ardına kadar açık. Sayın Kılıçdaroğlu çok merak ediyor ya... Açılacak. Bizde kapalı bir şey yok. Merak etmeyin. Genelkurmay Başkanlığımız da Dersim hadisesine ilişkin arşivini açmak için hazırlıklarını yapıyor. Bundan sonrası, siyasetçilerden ziyade tarihçilerin, araştırmacıların, akademisyenlerin konusudur. Umuyoruz ki bu mesele tüm boyutlarıyla da aydınlatılacaktır. Ancak, Dersim tartışmaları yapılırken, asıl önemli noktanın, hatta tartışmanın esasının çok ciddi bir biçimde ıskalandığını da müşahede ettik. Başta CHP'liler olmak üzere, bazıları kalktılar, 'Başbakan bugüne neden gelmiyor; neden tarihi olayların üzerine gidiyor?' diye eleştiri yaptılar. Çünkü geçmiş bilinmezse bugün ve gelecek bilinemez. Bunu bunların bilmesi lazım. 'Başbakan CHP'nin geçmişiyle neden bu kadar uğraşıyor?' diyenler var. 'Dün dünde kalmıştır' diyerek, geçmişi hasıraltı etmek isteyenler var... Şunu burada altını çizerek ifade etmek istiyorum; biz, Dersim faciasını gündeme taşırken, bir acının küllerini kaldırmayı değil, bir zihniyeti, bir anlayışı, bir yaklaşımı deşifre etmek istedik. Bunu hatırlatmak istiyorum. Biz, Dersim'den, hatta onun çok daha öncesinden başlayan, bugüne kadar da devam eden, bugün de varlığını sürdüren, jakoben, seçkinci, elitist bir zihniyete dikkatleri çektik. Bugün bu zihniyet var mı? Evet var. Bunları deşifre etmek istiyoruz, bunları tanıyalım diyoruz. Evet... Dersim, 1939'da üzeri kapatılmış bir faciadır. Ama o zihniyet, Dersim'de katliam gerçekleştiren zihniyet, bugüne kadar hiç değişmemiş, Dersim'den sonra da bu ülkeye çok büyük acılar, çok büyük facialar yaşatmaya devam etmiştir.'' Bazılarının, Türkiye'nin meselelerinin çözümü konusunda haklı olarak son derece sabırsız olduklarını kaydeden Başbakan Erdoğan, bu kişilerin, ''karanlık her olay anında aydınlansın, her reform anında yapılsın, Türkiye bir gecede değişsin'' istediklerini ifade etti.  Erdoğan, şöyle konuştu: ''Beyler... Biz burada, 150 yıllık köhne bir zihniyetle mücadele ediyoruz. İliklerimize kadar işlemiş, devletin bütün kılcal damarlarına kadar ilişmiş bir zihniyetle mücadele ediyoruz. Biz, İttihat ve Terakki zihniyetindeki CHP'ye, İttihat ve Terakki'nin izindeki MHP'ye, Doğu ve Güneydoğu'nun CHP'si olmaya özenen bir BDP'ye rağmen bu mücadeleyi yürütüyoruz. Karşımızda, 'toprak altını karıştırma, kemiklerin üzerini ört' diyen bir zihniyet var. Karşımızda, 'Kürt meselesini, terör meselesini çözme' diyen bir zihniyet var. Çünkü oradan nemalanıyorlar. Karşımızda, Dersimli olduğu halde Dersim meselesini ağzına alamayan bir zihniyet var. Burada, Arif Nihat Asya'nın şu muhteşem ifadelerini sizlerle paylaşmak istiyorum... Diyor ki Arif Nihat Asya; 'içimizden biri köprü olmaya razı olmazsa, kıyamete kadar bu suyun kıyılarını bekleriz'... Evet, eğer tarihle bugün arasındaki o köprüyü kuramazsak, bugünden yarına geçemeyiz. Eğer tarihteki acı hadiselerle yüzleşemezsek, geleceği şekillendiremeyiz. Biz, bu köprüyü kurmanın, bir köprü olmanın mücadelesi içindeyiz. Bizim, 23 Kasım'daki Dersim açıklamalarımızın ardından, CHP Genel Başkanı, önce bize teşekkür eden CHP Diyarbakır İl Yönetimini görevden aldı, ardından partisinde sıkıyönetim ilan etti. Partisi içinde Dersim ile ilgili farklı açıklamalar yapılınca, hatta Dersimli milletvekilleri bile birbirine düşünce, bu konuda açıklama yapmayı yasakladı. Şimdi dün çıkmış, katsayı meselesiyle ilgili olarak, Danıştaya CHP başvurmadı, arkadaşlarımızın münferit başvurusu diyor... Peki sen nesin orada? Bostan korkuluğu musun? Dersim'le ilgili parti içinde sıkıyönetim ilan ediyorsun, buna gücün yetiyor da, Danıştaya başvuru yapılmasını engellemeye gücün yetmiyor mu?''