ERDOĞAN'DAN ÇÜRÜK YUMURTA BENZETMESİ İSTANBUL (A.A)

-ERDOĞAN'DAN ÇÜRÜK YUMURTA BENZETMESİ İSTANBUL (A.A) - 03.05.2011 - AK Parti Genel Başkanı ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, ''Atalarımızın güzel bir lafı vardır, 'Kırk çürük yumurtadan bir sağlam yumurta etmez'. Olay budur. Bunlar çürük yumurta, bunlardan sağlam yumurta çıkmaz'' dedi. Erdoğan, partisince Büyükçekmece'deki Mimar Sinan Limanı'nda düzenlenen mitingde yaptığı konuşmada, geçmişte Türkiye'ye gelen uluslararası yatırımın yılda 1 milyar doları geçmediğine, kendi dönemlerinde ise yılda 22 milyar dolarlık yatırımın geldiği zamanların görüldüğüne işaret eden Erdoğan, güvenin olmadığı yere kimsenin gelmeyeceğini dile getirdi. Erdoğan, tekrar o rakamı, uluslararası finansal krize rağmen yakalayacaklarını vurguladı. İktidarı devraldıkları MHP-DSP-ANAP koalisyonunun IMF'nin kapısında kuyruk olduklarını, 30 milyar dolar borç aldıklarını ve kendilerine 23,5 milyar dolar borç bıraktıklarını anlatan Erdoğan, bu borcu ödeye ödeye 5,1 milyar dolara düşürdüklerini belirtti. Başbakan Erdoğan, ''Şimdi diyorlar ki 'Biz milliyetçiyiz'. Sevsinler sizin milliyetçiliğinizi'' diye konuştu Merkez Bankasının döviz rezervini 27,5 milyar dolar olarak devraldıklarını, şimdi ise bu rakamı 93,3 milyar dolara yükselttiklerini ifade eden Erdoğan, ''Şimdi Bay Kemal ne diyor biliyor musunuz? Hazinedeki, Merkez Bankasındaki bu paralara sulandı. Nasıl olsa o paralar orada. Bu paralardan herkese 600 lira dağıtacakmış hemen. Kılıçdaroğlu, senin bu yaptıklarını biz zaten fazlasıyla yaptık, yapıyoruz'' şeklinde konuştu.. -''SEMİH'İ DUYDUN MU?''- Kılıçdaroğlu'nun kendisine ''Başbakan 2,5 yaşındaki Kübra'yı gördü mü?'' diye sorduğunu anlatan Erdoğan, sözlerini ''Ben görmedim doğru. Peki sen niçin ona destek vermedin. Kaldı ki 2,5 yaşındaki Kübra'nın CHP'li bir belediyenin olduğu yerde oturduğunu da öğrendim. Peki sen Gümüşhaneli 11 yaşındaki diyaliz hastası Semih'i duydun mu?'' şeklinde sürdürdü.  Türkiye'de iki jet ambulans bulunduğunu, bu ambulanslar sayesinde Semih'in hayatının kurtarıldığını aktaran Erdoğan, ''Kılıçdaroğlu, bunu niye görmüyorsun? Binlerce, on binlerce Semih'leri niye görmüyorsun? Binlerce, on binlerce fakir fukarayı niye görmüyorsun?. İnsaf insaf, kendine gel. Sen kendine gelmezsen millet seni 12 Haziran'da kendine getirir. Zaten Kılıçdaroğlu genel başkan değil, skandal kaset başkanı'' diye konuştu. Kemal Kılıçdaroğlu'nun SSK'da başarısız bir genel müdür olduğunu söyleyen Erdoğan, CHP'nin milletvekili adayı eski savcının, Neşter Operasyonuyla ilgili iddianamesinde, Kılıçdaroğlu'nun genel müdürlük koltuğunda olduğu o dönemde SSK'daki yolsuzlukların diz boyu olduğundan, sosyal güvenlik kurumlarının devletin sırtında bir yük olduğundan, iyi yönetilemediğinden bahsettiğini anlattı. Başbakan Erdoğan, ''Kılıçdaroğlu, bak ne diyor? 'Yolsuzluk diz boyu' diyor. 'Bu kurumlar yolsuzlukla anılır olmuştur' diyor. Şu anda bu savcı kendisinin Muğla milletvekili adayı. Herhalde Kılıçdaroğlu'nun böyle bir iddianameden haberi yoktur, olsa aday yapmazdı'' dedi. -''HODRİ MEYDAN''- Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü: ''Şimdi tutturmuş, 'Siz bana verin bu görevi, biz geldikten sonra bu dünyayı ona dar edeceğiz'. Bahçeli de, kendisi de. Yolsuzluk dosyalarının hepsini ortaya koyacakmış. Senin elini bağlayan mı var? Ben 8,5 yıldır başbakanım. Niye bugüne kadar bu dosyaları çıkarmadın ortaya? Çıkar bunları süreç başlamış olsun. Niye bunları çıkarmıyorsun? Ya zaten bu millet sana iktidarı vermez. Aynı şeyleri İstanbul Büyükşehir Belediyesi başkan adayı iken Kadir bey için de söylediler. Tamam benim dokunulmazlığım var, Kadir beyin dokunulmazlığı yok. Niçin onun dosyalarını ortaya koymuyorsun, koy. Bir tane dosya koyabildi mi? Bunlar dürüst değil, bunlar samimi değil. Söylüyorum, 'hodri meydan' diyorum. Bahçeli de senin gibi konuşuyor. İkiniz bir araya gelin, bu dosyaları çıkarın. Nerede, hangi dosya varsa koyun ortaya. Olmayan şey konulmaz ki. Bunların hepsi bir araya gelse... Atalarımızın güzel bir lafı vardır 'Kırk çürük yumurtadan bir sağlam yumurta etmez. Olay budur. Bunlar çürük yumurta, bunlardan sağlam yumurta çıkmaz. Ben rakamlarla konuşuyorum ama onlar neyle konuşuyor merak ediyorum.'' -''BU CHP ÖYLE BİR ZİHNİYETTİR Kİ...''- Bu ayın sonunda miting için Ankara'dan Konya'ya hızlı trenle gideceğini belirten Erdoğan, konuşmasını şöyle sürdürdü: ''Sayın Kılıçdaroğlu, sizin tarihinizde bunlar var mı? Atatürk ebediyete intikal etti, CHP'nin tek başına iktidar olduğu dönemde bir gram demiryolu yok. Hani 10. Yıl Marşı'nda demir ağlarla örüyorduk Türkiye'yi, ne oldu CHP? Söyle bakalım kaç kilometre demir ağ yaptın? Var mı? Yok. Bu CHP öyle bir zihniyettir ki, Atatürk ebediyete intikal etti, Türk parasının üzerinden Atatürk'ün bütün resimlerini kaldırdılar, İnönü'nün resmini koydular. Devlet dairelerinde Atatürk'ün posterlerini kaldırdılar, İnönü'nün posterlerini koydular. Ama yeri geldiği zaman da ilk söyledikleri şey; 'Biz Atatürkçüyüz'. Dürüst olun. Böyle bir demokrasi, böyle temel hak ve özgürlükler olmaz.''  -KANAL İSTANBUL PROJESİ- Kanal İstanbul Projesi'nden bazı kesimlerin rahatsız olduğunu belirten Erdoğan, konuşmasını şöyle sürdürdü: ''Kanal İstanbul, bir başka olacak. Fakat Sayın Kılıçdaroğlu diyor ki; 'Kanal İstanbul'da insan yok'. Şaşırdım, neresinde yok? Bizim bir animasyonumuz oldu 3-5 dakikalık. O animasyonda kanalın içinde gemi seyahat ediyor. Herhalde dedim gemiyi gördü de onun için burada insan yok diye düşündü. Arkadaşım bana dedi ki, 'Keşke bu gemi yerine orada insan yürütseydik'. Dedim ki, biz burada insan yürütseydik, o zaman da Kılıçdaroğlu, 'İnsan yürüyor ama bu insan yüzmeyi bilmiyor' derdi. Çünkü kendini olumsuzluk üzerine kurgulamış olan bir yapısı var, ön yargıları böyle.'' Kanal İstanbul Projesi hayata geçirildiğinde, on binlerce insanın burada çalışacağını ifade eden Erdoğan, şunları kaydetti: ''Yaklaşık 10 yıl burada inşaat var. Uygun olan bölgelerde bir yapılanma da olacak. Bu yapılanmanın sebebi, İstanbul'un deprem tehdidi altında olan yerlerini istiyoruz ki buralara taşıyalım. Onlara adilane şekilde adımı atalım. Onları, oturdukları yerlerden kurtaralım istiyoruz. Çünkü size o yakışır. Öyle yerler var ki itfaiye arabası sokak arasına girmez. Bunun tedbirini almak bizim görevimiz değil mi? Bu kardeşiniz, İstanbul'un Büyükşehir Belediye Başkanı olduğu dönemden bugüne bunu düşünüyor. Ama o zamanlar merkezi yönetimde olanlar bana müsaade etmediler. Ne zaman hükümeti devraldık, dedik ki 'Artık bunun zamanı geldi'. Belediye başkanım ve ulaştırma bakanımla beraber bunun üzerinde çalıştık. Şimdi ustalık dönemindeyiz ve ustalık dönemimizin en önemli eseri olarak bunu yapacağız.'' Sultan Abdülmecit'in mimari çizgilerini ortaya koyduğu ama gerçekleştiremediği Marmaray'ı yapan iktidar olduklarını vurgulayan Erdoğan, ''Bizden öncekiler niye yapamadılar? Tek şey söylüyorlar, 'Bunu Ecevit de söylemişti'. Söylemiş olabilir, nerede bunun projesi, atılan bir adım var mı? İki şehir projesini söylüyorum, Kılıçdaroğlu diyor ki; 'Benim genel başkan yardımcım onu 4 yıl önce bütçe müzakerelerinde söylemişti'. Çıkardım meclis tutanaklarından. Bir baktım ki Saroz Körfezi'ni İstanbul'un içinde gösteriyor. Saroz Körfezi'nin İstanbul ile ne alakası var?'' diye konuştu. Başbakan Erdoğan, küçük çocuklarını miting alanına getiren bir aileye, ''Bu yavruyu niçin bu yağmurun altında buraya getirdiniz. Üstünü ört'' dedi.   Erdoğan, mitingin sonunda, ''Beraber yürüdük biz bu yollarda, beraber ıslandık yağan yağmurda. Şimdi dinlediğim tüm şarkılarda, bana her şey sizi hatırlatıyor'' dizelerini tekrarladı. Mitinge, Erdoğan'ın kızı Sümeyye Erdoğan, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Ömer Dinçer, AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Abdülkadir Aksu, AK Parti İstanbul İl Başkanı Aziz Babuşçu, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş ve AK Parti milletvekili adayı Hakan Şükür de katıldı.  Erdoğan, mitingin ardından AK Parti Büyükçekmece ilçe binasının açılışını da yaptı.