Mısır Cumhurbaşkanı Mübarek’le görüştükten sonra Gazze’de akan kanı durdurmak için önce ateşkesi, ardından da rakip Filistinlileri uzlaştırmayı önerdiğini söyleyen Erdoğan, danışmanı Davutoğlu’nun Hamas lideri Meşal ile buluştuğunu açıkladı Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, İsrail’in Gazze’ye sürdürdüğü saldırılarını durdurmak ve Ortadoğu’da barışa yönelik adımlar atmak amacıyla çıktığı bölge turunun ikinci aşamasında, gittiği Mısır’da dün Cumhurbaşkanı Hüsnü Mübarek ile görüştü. Erdoğan ilk aşamada Şam’da Suriye lideri Beşar Esad, ardından da geçtiği Ürdün’de Kral Abdullah ve Filistin lideri Mahmud Abbas ile bir araya gelmişti. Önceki gece yarısı yurda dönen Başbakan, dün gittiği Şarm El Şeyh’te temaslarının Mısır ayağını tamamladı. Erdoğan, Mısır’daki temasları ardından, Gazze Şeridi’ndeki gerginliğin sona erdirilmesi için Türkiye olarak iki aşamalı bir plan üzerinde çalışma teklifleri olduğunu açıkladı. Erdoğan, planın birinci aşamasının ateşkesin hemen sağlanması konusunda bir girişimin başlatılması, bu başarıldığı takdirde ikinci aşamanın da hemen Filistinli gruplar arasında uzlaşma çalışmalarına başlanması olduğunu belirtti.
Haziran 2008 süreci Ortadoğu turunun üçüncü durağı Mısır’ın Şarm El Şeyh kentinde Mısır lideri Mübarek ile önce baş başa, sonra da heyetler arasında yapılan yemekli toplantıda bir araya gelen Erdoğan, görüşmelerin ardından basın toplantısı düzenledi. Erdoğan, Gazze Şeridi’nde devam etmekte olan trajik hadiseler üzerine Türkiye Cumhuriyeti Başbakanı olarak önceki gün başlatmış olduğu Ortadoğu gezisinde önce Suriye, ardından Ürdün, dün de Mısır Cumhurbaşkanı Mübarek’i ziyaret ettiğini kaydetti. Mübarek ile baş başa çok verimli bir görüşme yaptıklarını aktaran Erdoğan, şöyle devam etti: “Şu anda ne yapılacağı sorusu noktasında, özellikle Haziran 2008 sürecinin önemi üzerinde durduk. Ağırlıklı olarak iki aşamalı bir plan üzerinde çalışma teklifimiz Türkiye olarak var. Bunun birincisi, ateşkesin hemen sağlanması konusunda bir girişimin başlatılması. Arap Birliği Dışişleri Bakanları Toplantısı’nın bu konuyu BM Güvenlik Konseyi’ne getirmesi doğru bir tutumdur. Biz de bugünden itibaren; BM Güvenlik Konseyi geçici üyeliği sürecine 2 yıl orada görev yapmak üzere başlamış bulunuyoruz. Filistin sorunu için BM zemininde Mısır ile istişare etmek suretiyle, bu işi orada gündeme getirme hususunda elimizden gelen ne varsa bunu yapmaya hazırız. Şunu da çok iyi biliyoruz ki, ateşkes olayın tarafları olan İsrail ile Hamas arasında gerçekleşecektir. Şu andaki bu süreç içinde Suriye, Ürdün ve Filistin Yönetimi’nin görüşlerini aldık ve özel temsilcim (Prof. Dr. Ahmet Davutoğlu) Hamas yetkilileriyle de dün (önceki gün) görüşme yaptılar.” Erdoğan, Mısır’ın rolünün çok önemli olduğunu vurgulayarak, “dolasıyla bizim özellikle Hamas’tan edindiğimiz intiba, ambargonun kalkması da dahil, tümüyle uygulanması halinde inanıyorum ki, Mısır’ın önayak olduğu böyle bir çalışmada, 2008 Haziran ateşkesinin şartlarının sağlanabilmesi doğrultusunda, bir adımın atılabilmesi” diye konuştu. Bunu başarmaları halinde atılması gereken ikinci adımın hemen Filistinli gruplar arasında uzlaşma çalışmalarına başlanması olduğunu ifade eden Erdoğan, ikinci aşamayla alakalı olarak önceki akşam Filistin lideri Mahmud Abbas ile yaptıkları görüşmede de Filistin’de seçim tarihlerinin belirlenmesinin önem arz ettiği üzerinde durduklarını kaydetti. Başbakan Erdoğan, bununla ilgili bir yapılanma içinde Mısır ve Türkiye’ye düşen bir görev olursa, gerek Suriye, gerekse Hamas üzerinde her türlü girişimde bulunmaya hazır olduklarını belirtti. Erdoğan, Gazze’deki tablonun tüm insanlığı rahatsız ve huzursuz ettiği gibi, bölgeyi de ciddi manada geleceğe yönelik olarak huzursuz edeceğini söyledi.
‘Bölgede infial var’ “Bölgede bir infial vardır” diyen Erdoğan, Türkiye’de sadece geçen pazar 20 vilayette çeşitli mitinglerin yapıldığını, Meclis’te İsrail dostluk grubu üyelerinin hemen hemen tamamına yakınının istifa ettiğine dikkat çekti. Bölgede bir insanlık dramının yaşandığına vurgulayan Erdoğan, “bizler, ’bu drama seyirci kalamayız’ anlayışıyla bu yolculuğu yapıyoruz. Bu bir barış çağrısıdır, barış gayretidir ve 2009 yılında aynı şeyleri yaşamak istemiyoruz” dedi.
Türkiye-İsrail ilişkileri Erdoğan, “bölgedeki gelişmelerin gelecekte Türkiye-İsrail ilişkilerini ne derece etkileyeceğine” dair bir soruyu ise şöyle yanıtladı: “Öncelikle şunu söylemek zorundayım. Devletlerarası ilişkilerde, duygusallık hiçbir zaman egemen olmamalıdır. Bilgi, akıl, tecrübe egemen olmalıdır. Ama hiçbir zaman da haksızlığa müsaade edilmemelidir. Bir zulüm varsa, o zulmün yanında biz yer alamayız. Bunu görüşmeler yoluyla çözmeye çalışırız. Son noktaya kadar yapılması gereken neyse bu konuda onu yaparız. Nihai karar şu an değildir. Onun için süreç biraz uzundur.”
Meşal ile görüşme Başbakan Erdoğan, önceki gece Ankara’ya dönüşünde düzenlediği basın toplantısında, bir gazetecinin, “Hamas ile dolaylı da olsa bir temas kuruldu mu?” sorusuna şu yanıtı vermişti: “Özel temsilcim Ahmet Bey, Halid Meşal’le Suriye’de bir görüşme yaptı. Bütün bu görüşmeleri biz bu temaslarımızda değerlendireceğiz.” Erdoğan, Hamas’ta güven noktasında bir sıkıntı bulunduğunu da ifade ederken şunları eklemişti: “Bu güveni Türkiye’nin sağlayabileceği izlenimini Ahmet Bey’e de verdiler. Bu noktadan hareketle bizler bir şeyler yapabileceğimizi de görüyoruz. Bu görüşmelerden, bunu da gördük.” Başbakan Erdoğan, temaslarının ardından dün gece Türkiye’ye döndü.