Başbakan Ahmet Davutoğlu, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın 9 Mart'ta Bakanlar Kurulu'nu toplamasının Anayasa'da yer alan bir hak olduğunu belirterek, "İlkinin de bizden habersiz olması söz konusu değil, bunun da tabii değil" diye konuştu.
Başbakan Ahmet Davutoğlu, "Şah Fırat Operasyonu'nu yapma gerekçemiz şu veya bu şekilde Suriye politikamızdaki seyirle ilgili değil, uluslararası hukukumuzu korumak, askerlerimizin güvenliğini sağlamak ve tarihi mirasımıza sahip çıkmak içindir" dedi.
Davutoğlu, Macaristan'a hareketinden önce Esenboğa Havalimanı'nda yaptığı basın toplantısında, ziyaretine ilişkin açıklamalarda bulundu.
Açıklamalarının ardından soruları da yanıtlayan Davutoğlu, "Şah Fırat Operasyonu'ndan sonra Türkiye'nin IŞİD'e yönelik politikasında bir değişiklik olup olmayacağına" ilişkin soru üzerine, Türkiye'nin Suriye politikasının ilkelere dayandığını, konjonktürel ve "şu ve bu grubun faaliyetlerine ayarlı" olmadığını vurguladı.
Başbakan Davutoğlu, şunları söyledi: "Şah Fırat Operasyonu ile elde ettiğimiz, gerçekleştirdiğimiz hedefler bağlamında önemli bir başarı sağlanmıştır ancak Suriye politikamızın temeli bu operasyondan bağımsız olarak aynı ilkeler üzerine oturmuştur. Bu da Suriye halkının kendi geleceğini kendisinin tayin etmesi, Suriye'nin toprak bütünlüğünün sağlanması ve Suriye halkına dönük olarak gerek Suriye rejiminin gerekse DEAŞ başta olmak üzere terör örgütlerinin yaptıkları faaliyetler karşısında Suriye halkının yanında yer almaktır. Bizim Süleyman Şah Saygı Karakolu'ndaki mevcudiyetimiz asırlara giden tarihi bir temele, ayrıca uluslararası hukuk temeline sahiptir."
Saygı Karakolu'nun iki kez yerinin değiştirildiğini anımsatan Davutoğlu, uluslararası hukuk zemininin Saygı Karakolu'nun bulunduğu mekanla ilgili olduğunu vurguladı. Baraj inşası dolayısıyla Caber Kalesi'nin su altında kaldığı dönemde olduğu gibi, mekanın Karakozak'tan Eşme'ye getirilmesinin de uluslararası hukukta karşılığı bulunduğunu ifade eden Davutoğlu, sözlerine şöyle devam etti:
"Bu operasyonu yapma gerekçemiz şu veya bu şekilde Suriye politikamızdaki seyirle ilgili değil, uluslararası hukukumuzu korumak, askerlerimizin güvenliğini sağlamak ve tarihi mirasımıza sahip çıkmak içindir. Ancak bu yeni durumda, Karakozak'taki mevcudiyetimiz dolayısıyla herhangi bir istismarın ortaya çıkmaması, tehdit ya da şantaj ortamı şeklinde bunun kullanılmaması açısından da önemli bir stratejik adımdır.
Türkiye'nin gücü gösterilmiştir. Dokuz saatlik bir operasyon ki başından sonuna izlemiş olmak vesilesiyle de bir kez daha vurgularım: saat gibi işleyen, herkesin kendi görevini mükemmelen yaptığı, hiçbir şeyin aksamadığı, neredeyse en başta planlanan saat ayarlarının aynen yürüdüğü bir operasyon olmuştur. Gerçek bir başarı hikayesidir."
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın 9 Mart 2015'te Bakanlar Kuruluna başkanlık edeceğini açıkladığının hatırlatılması ve "İlki yapıldığında sizden habersiz olduğu yönünde bazı eleştiriler vardı. Bu toplantı kararı alınırken karşılıklı istişare sonucu mu alındı" diye sorulması üzerine Davutoğlu, şunları söyledi:
"İlkinin de bizden habersiz olması söz konusu değil, bunun da tabii değil. Sayın Cumhurbaşkanımızla bütün bu konularda her hafta istişarelerde bulunuyoruz. Birlikte yapacağımız çalışmaları gözden geçiriyoruz. İlki yapıldığında da söylemiştim, bir kez daha söylüyorum: Bu, Anayasa'da yer alan, Sayın Cumhurbaşkanımızın ihtiyaç hissettiğinde kullanabileceği bir haktır ve bu konularda da yakın bir istişareyle zamanlaması ve muhtevası konusunu her zaman paylaştık. İlkinde de paylaşmıştık, bizden habersiz herhangi bir adımın atılması geçmişte söz konusu olmuş değil. Bunu düzeltmek isterim. Şimdi de Perşembe günü Sayın Cumhurbaşkanımızla bu konuları ele aldık.
Dolayısıyla buralardan olağanüstü bir durum ya da farklı bir tutum çıkarmaya çalışanlar hüsrana uğrar. Bunu ifade edeyim. Biz, Sayın Cumhurbaşkanımızla her konuda yakın istişare içinde olduk. Tecrübesinden, Türkiye'nin son 12 yılına vurduğu damgadan her zaman istifade ettik. Önümüzdeki toplantıda da Sayın Cumhurbaşkanımızın kanaatlerini almaktan, bu konularda kendisinin tecrübesinden istifade etmekten ben ve Bakanlar Kurulundaki arkadaşlarımız sadece memnun olur, bu konuda yapılacak hiçbir spekülasyona kimsenin itibar etmemesi gerekir."