Erdoğan'ın "rezil ettik" dediği Ayder Yaylası'ndaki kaçak yapı sahipleri 'imar barışı'ndan yararlanmak için sıraya girdi

Erdoğan'ın "rezil ettik" dediği Ayder Yaylası'ndaki kaçak yapı sahipleri 'imar barışı'ndan yararlanmak için sıraya girdi

Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın Rize’deki Ayder Yaylası için “Ayder’i kirlettik, rezil ettik” çıkışı ile gündeme gelen Doğu Karadeniz yaylalarındaki kaçak yapıların sahipleri, Türkiye genelinde getirilen 'İmar Barışı' uygulamasından yararlanmak için sıraya girdi.

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu da, Doğu Kraadeniz'deki bu yaylara ilişkin olarak, “Hiç kimse kusura bakmasın, kaçak yapılar yıkılacak” açıklamasında bulunmuştu. Cumhuriyet'te yer alan habere göre 'İmar Barışı' uygulaması, Doğu Karadeniz Bölgesi’ndeki yaylalarda inşa edilen ve yıkım kararı alınan 4 bini aşkın kaçak yapı sahibini harekete geçirdi. Trabzon ile Giresun sınırında yer alan ve 2 ilin ortak kullandığı 2 bin 182 metre rakımlı Sisdağı Yaylası da bölgede çarpık yapılaşma yaşanan yaylalar arasında yer alıyor.

Kaçak yapılar nedeniyle neredeyse yer kalmayan ve doğal güzelliği yok olan Sisdağı Yaylası’nda yurttaşlar, 'İmar Barışı' uygulamasından yararlanmak için başvuru yapmaya başladı. Doğal ve Tarihi Değerleri Koruma Derneği Başkanı, Karadeniz Teknik Üniversitesi (KTÜ) öğretim üyesi Dr. Coşkun Erüz, bölgedeki bütün yaylalarda anormal kaçak yapılaşma olduğunu belirterek, “Kaçak yapıları yasalaştırırsak Yayla denilen kavramı ortadan kaldıracağız” dedi.

Yaylaların İmar Barışı ile insanlara tahsis edilip kullanılmasının, ulusal kaynağın heba edilmesi ve doğal peyzajın kötü bir şekilde heba olmasına neden olacağını söyleyen Dr. Erüz şunları kaydetti:

“Uygulama mera bütünlüğünü ortadan kaldırıyor. Şu anda bu yapıları yasalaştırırsak Yayla denilen kavramı ortadan kaldıracağız. Yönetmelikle bu insanlara hak verirsek, cüzi rakamlar karşılığında yasalaştırırsak devlet daha büyük kayıplarla karşı karşıya kalır. Bu yapılan uygulama iyi niyetle yapılıyor ama sonucu iyi niyetli olmayacak. Çünkü bu, fırsatçılığa yeni bir kapı açıyor. İmar Barışı yaparak sosyal barış yapmıyoruz. Ülke kaynaklarını barıştırmıyoruz, heba ediyoruz. Gerçek köylü olan gerçek hayvancılık yapan yaylalarda yer açamazken hiçbir hakkı olmayan, büyük şehirlerde keyif için yaylalara gelen insanlara hak veriyoruz. 81 milyonun hakkı 80 bin ev sahibine peşkeş çekiliyor.”