Ahmet Küçük
[email protected] / www.twitter.com/kucukxahmet
Başbakan Tayyip Erdoğan, AKP grup toplantısında, Orta Doğu Teknik Üniversitesi (ODTÜ) arazisinden geçirilmesi için başlatılan yol çalışmalara tepki gösterenleri “modern eşkıya” olarak tanımladı. Erdoğan, “Yol uğruna her şey feda edilir, yol medeniyettir. Medeni olmayanlar, bunun değerini anlamazlar. Yolun önünde cami de olsa yıkar, o camiyi başka yere yaparız” dedi.
Eski başbakanlardan Adnan Menderes dönemini örnek gösteren, gerçekleştirilen icraatın önemini vurgulayan Tayyip Erdoğan’ın bu sözleri, Menderes döneminde yıkılan tarihi Karaköy Camisi’ni akıllara getirdi.
Menderes’in başbakanlığı döneminde başlatılan “İstanbul’da İmar Hareketi” kapsamında Karaköy Meydanı’ndaki tarihi Karaköy Camisi’nin “yol genişletme” gerekçesiyle yıkılmıştı.
1958 yılında tarihi caminin numaralandırılarak parçalanan taşları tekrar inşa edilmek üzere Kınalıada’ya götürülmek istenmişti. Ancak, geminin yan yatması sonucu caminin parçaları denizin derinliklerine gömülmüştü.
“Batan” tarihi caminin mimarı Raimondo D’Aronco’nun çizimleri ışığında 2002 yılında tekrar inşa edilmesi gündeme gelen cami için Anıtlar Kurulu’ndan izin alınarak, AGS Mimarlık şirketi ile imzalanan sözleşme ile ilk adım atıldı. Başbakan Erdoğan’ın belediye başkanlığı döneminden bu yana sık sık gündeme gelen caminin inşası başlamadı.
Karaköy Camisi olarak bilinen mescidin asıl adı Merzifonlu Kara Mustafa Paşa Camisi’ydi.
Önceleri bu alanda Fatih Sultan Mehmed zamanında yapılmış bir tekke bulunuyordu.
Tekke zamanla harap olunca, 17. asırda yerine, Merzifonlu Kara Mustafa Paşa tarafından bir mescit inşa edildi.
Zamanla bu caminin de harap olması üzerine, 1893’te İstanbul’a gelen ve daha sonra saray başmimarı olan İtalyan mimar Raimondo D’Aronco’dan aynı alana yeni bir cami inşa etmesi istendi.
Mimar D’Aronco 1903’te, Sultan II. Abdülhamid’in emriyle, 20. asır başlarında moda olan ve İstanbul’da pek çok örneği bulunan “Art Nouveau” tarzında bir cami inşa etti.