İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi'de görülen 66'sı tutuklu 275 sanıklı Ergenekon Davası'nın 317. duruşması başladı. Silivri Ceza İnfaz Kurumları Yerleşkesi'nin yanında bulunan büyük salonda yapılan duruşmada eski Genelkurmay Başkanı emekli Orgeneral İlker Başbuğ, CHP Zonguldak Milletvekili Prof. Dr. Mehmet Haberal, CHP İzmir Milletvekili Mustafa Balbay, emekli Orgeneral Hurşit Tolon, Gazeteci Tuncay Özkan ve Alparslan Arslan'ın da aralarında bulunduğu 53 tutuklu sanık hazır bulundu. YAŞ Üyesi Orgeneral Nusret Taşdeler ve emekli Tuğgeneral Levent Ersöz'ün de aralarında bulunduğu 13 tutuklu sanık ise duruşmaya katılmadı. Öte yandan bu davadan tutuksuz, Odatv Davası'ndan tutuklu yargılanan Yalçın Küçük'ün de aralarında bulunduğu 8 tutuksuz sanık duruşmada hazır bulundu.
Esas hakkındaki mütalaaya ilişkin savunmaların alındığı duruşmada savunmasını yapan tutuksuz sanık Barbaros Hayrettin Altıntaş, 'Hiçbir terör örgütüne üye değilim. Suçlamaları reddediyorum. Beraatimi istiyorum' dedi. Cumhuriyet Gazetesi'ne molotofkokteyli atılması dosyasının tutuklu sanıklarından Bora Ballı da 'Suç işlemedim. Mağduriyetim söz konusu. Siz büyüklerimizin vereceği karar hayatımızı etkileyecek. Beraatimi talep ediyorum' diye konuştu.
Mahkeme Başkanı daha sonra tutuksuz sanık Prof. Dr. Yalçın Küçük'ü kürsüye çağırdı. 2 bavulla kürsüye çıkan Küçük, çantaların içindeki kitapları ve dosyalarını kürsüye koyarak, 'Huzurunuza gelmeyi hiç istemezdim. Ama veda etmem lazım' dedi. Mahkeme Başkanı Özese'inin 'Avukatınız burada, savunma yapmaya hazır mısınız?' diye sorması üzerine Küçük, 'Burada huzurunuzda olmaya hazırım. Bir savunma yapmam söz konusu değildir. Esas hakkındaki mütalaayı okumadım. Cürüm arkadaşlarım ve avukatlarım eskisinden farklı bir şey olmadığını söylediler. Huzurunuzda sunuşlar yapacağım' diyerek savunmasına başladı.
'Suçum yok. Suçlu değilim' diyen Küçük, Çorlu'da gittiği konferansta yanında oturan kişinin de davada sanık olarak yargılandığını belirterek, 'İddianameye göre benim yanımda oturmak suçtur. Ben suçum. Suça ceza verilmez. Suçluya ceza verilir. Kendimi savunmam da doğru olmayacaktır' şeklinde konuştu. Küçük, mahkemeye kendisini tanıtacağını da dile getirerek, 'Ben gaziyim. Bazıları bana dahi diyor, bazıları da şeytan diyor' diye konuştu.
PKK ile ilişkisi olduğu iddia edilen Küçük, İstanbul'daki görülen KCK davalarının dosyalarını incelediğini söyleyerek, 'KCK davalarının klasörlerini de inceledim. Göreceksiniz ki Türk ordusuyla, bizimle, PKK'nın hiçbir ilişkisi yoktur. Bunu ispat edeceğim' dedi. Genelkurmay Başkanlığı ile yapılan ve 3 milyon sayfadan oluşan yazışmaların naip hakim tarafından dosyaya konulan özetini incelediğini söyleyen Küçük, 'O analizde de göreceksiniz ki Türk ordusu 2008-2009 yıllarında askeri müdahaleyi, bazılarına göre darbeyi açıklıkla reddetmiştir. Bunu reddettiğine göre daha önceki yıllarda da söz konusu olmaz' ifadelerini kullandı.
PKK'yı yönlendirdiği iddialarına değinen Küçük şunları söyledi: 'Savcı benim 'Kürtlerin başı güzeldir' dediğimi söylüyor. Elbette bunları da söyleyeceğim. Türkiye'de Başbakan Recep Tayyip Erdoğan kadar Kürtlere kimsenin iyilik yapmadığını söylediler. Külliyen yanlış. Biz yaptık. Bu ülkede Kürt demek suçtu. Bunun önünü ben açtım. Bu yüzden Kürtler beni ataları gibi severler. Kürtler sürüydüler. Onları biz Cumhuriyetin eşit yurttaşları haline getirmeye başladık. Onlar da istemeye başladılar. İsteyen adamın başı güzeldir' şeklinde konuştu. Duruşma Yalçın Küçük'ün savunmasının alınması ile devam ediyor.