"Ergenekon" davasının görülmesine yarın (14 Nisan 2009) devam edilecek. İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi'nce Silivri Ceza İnfaz Kurumları Yerleşkesi'ndeki salonda görülen davanın son 8 duruşmasında savunmasını sürdüren tutuklu sanık avukat Kemal Kerinçsiz, "1982 Anayasasının milletin çimentosu olduğunu" belirterek, bu anayasanın temel maddelerinin değiştirilmesi ile bu çimentonun da bir daha bir araya gelmeyecek şekilde bozulacağını söyledi. Kerinçsiz, "Türkiye'nin parçalanmak istendiği" görüşünü savunarak, "yargısıyla, yürütmesiyle, belediyesiyle federatif yapının yolunun açılmak istendiğini" öne sürdü. Kerinçsiz, 1982 Anayasasına "darbe Anayasası" demenin psikolojik savaşın bir parçası olduğunu ifade ederek, tüm sanıkların bu Anayasaya sahip çıktıkları için yargılandığını savundu. Anayasayı koruyan insanların Anayasayı değiştirmeye teşebbüs etmekten yargılandığını belirten Kerinçsiz, buradaki sanıkların devletin güvenliğini her şeyin üstünde tutan ve Anayasal düzene sıkı sıkıya bağlı insanlar olduğunu ifade etti. İddianamede, örgütün sivil toplumlar bölümünde gösterildiğini ifade eden Kerinçsiz, ancak kendisinde "Ergenekon Lobi Belgesi" gibi örgütle ilgili belgelerin bulunmadığını kaydetti. Kerinçsiz, kendisinde belge çıkmamasına rağmen, iddianamede kendi bölümünde 3 adet "Ergenekon belgesi"ne yer verildiğini, bu şekilde kendisinin örgütün bir parçası olarak gösterilmeye çalışıldığını savundu. "Elde edilen dokümanlara uygun bir örgüt yapısının gerçekleştiğine dair tek bir kanıtın bulunmadığını" anlatan Kerinçsiz, "örgütle ilgili belge yazımının Tuncay Güney ile başladığını, Güney ABD'ye gittikten sonra da belge yazımının olmadığını" söyledi. Mahkeme Heyeti Başkanı Köksal Şengün, Kerinçsiz'in savunmasına ara vererek, duruşmayı yarın saat 09.30;a bıraktı.