Ergenekon hâkimi 'aşk oyunu' haberine kızdı

Ergenekon hâkimi 'aşk oyunu' haberine kızdı

 T24- "Ergenekon" davalarına bakan İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi Başkanı Köksal Şengül, Radikal gazetesinde çıkan "Ergenekon'da Aşk Oyunu" başlıklı haberle ilgili sert konuştu. "Çok ağır şeyler de söylerim. Yeri ve zamanı değil" diyen Köksal, "Kurt içimizde aslında dışarıda değil" dedi. Şengül, "Yarın es kaza iktidar değişirse bunun hesabını başkaları sorar. Daha kötü sorar. Bu hiç kimseye yaramaz. Kimse bundan kar ummasın" diye konuştu.

     

Şengün, bugün bir gazetede yayımlanan "Ergenekon'da Aşk Oyunu" başlıklı haberde adının geçmesine ilişkin, Beşiktaş'taki İstanbul Adliyesinde bulunan makamında gazetecilere açıklama yaptı.

 

"Soruşturmada adı geçen avukatlarla görüştüğü" yönündeki iddiaların sorulması üzerine Şengün, "Konuşulur, telefon ederler, bunlar normal şeyler" dedi.

 

Haberde yer alan "Kadir Özbek ile görüştüğü" iddialarına ilişkin de Şengün, Özbek'in HSYK Başkan Vekili olduğunu hatırlatarak, "Kadir Özbek benim başkanımdır. Yargıtay üyeliğine adaylığımı koymuştum. Kulis faaliyeti yaptım. Ama bu kulis faaliyeti normal bir şey. Onunla ilişkin kendisiyle konuştum. Ama seçilemedim" dedi.

 

Şengün, emekli olmasının başka bir grubun işine yaramayacağını da kaydetti.

 

Gazetecilerin, "Soruşturma tutanağında, 'Avukat Tülay Bekar'ın Şengün'ü etki altına aldığı açıkça görülmüştür' tespiti var. Buna ne diyorsunuz?" sorusuna karşılık da Şengün, "Böyle saçma sapan şey olur mu? Bunu yapan savcıya sorun. Bunlar hukukla, dosyamızla ilgili olmayan şeyler. Önce Ümit Sayın'ın olayı, sonra ortam dinlemesinin internete düşmesi... Bekliyoruz, daha dur bakalım neler gelecek" şeklinde konuştu.

 

Şengün, "Tülay Bekar ile görüştünüz mü?" sorusuna, "Tülay hanımı tanırım. Tutuklanan avukatları tanırım. Buraya gelen avukatlardır" yanıtını verdi.

 

"Bekar'ın kadınlığını kullanarak sizi etkilediği iddiasına ne diyorsunuz?" sorusunu da Şengün, "Kadınlığı kullanmak nasıl oluyor, bilmiyorum" şeklinde yanıtladı.

 

"Seyfi Oktay bana randevu aldı"

 

Soruşturma kapsamında gözaltına alınan eski Adalet Bakanı Seyfi Oktay'ı da tanıdığını belirten Şengün, "HSYK Başkan Vekili Özbek ile kişisel görüşmem için Seyfi Oktay bana randevu aldı" dedi.

 

"Her şeyde kabak bizim başımıza patlıyor. Benimle ilgili bir dinleme kararı yokmuş. Saygısızlık. Bu telefon konuşmalarına düştüğümde bana bildirilmeliydi" ifadesini kullanan Şengün, çıkan haberler üzerine bugün İstanbul Cumhuriyet Başsavcıvekili Turan Çolakkadı ile görüştüğünü, "muhatabı olarak kabul etmediği" için soruşturmayı yürüten savcılarla görüşmediğini kaydetti.

 

"Bu hukuk böyle gitmez"

 

Mahkeme Başkanı Şengün, şöyle devam etti: "Burada her şeyde sıkıntı var. Bu böyle yürümez. Her şey birbirinden koptu. Bu hukuk böyle gitmez. Güven kalmadı. Biz bu işi böyle yapmadık. Çok hoş bir şey değil. Ayıp bir şey. Benim şahsımla ilgili değil, ailemle ilgili. Benim ailem var, yeni torunum oldu. Şimdi git ona anlat, ne anlatacaksınız. Çevremdeki herkese tek tek nasıl anlatabilirim ki. Hepsi ayıp..."

 

Gazetecilerin, "Eski Adalet Bakanı Seyfi Oktay ile görüştünüz mü?" sorusuna karşılık da Şengün, "Benim bakanımdır. Çok sevdiğim, saydığım bakandır" diyerek, İstanbul'a geldiğinde Oktay ile yemek yediklerini ifade etti.

 

Seyfi Oktay ile yemek yemelerinin, istihbaratçılar tarafından "görüştüler" şeklinde dosyaya not olarak konulduğunu belirten Şengün, Oktay ile görüşmelerinden birinin ramazan ayında iftar yemeğinde, diğerinin de Yargıtay üyeliği için olduğunu dile getirdi.

 

"Aslında kurt içimizde, dışarıda değil"

 

"Bunlar hoş şeyler değil. Asıl yönlendirme bu şekilde olur. Beni ailevi olarak bir süre etkiler belki, ama iş olarak beni etkilemez. Bu saatten sonra biri gelecek bana 'Bunu al, bunu tut', olacak şeyler değil bunlar" diyen Şengün, birilerinin birilerine savaş açtığını iddia ederek, şöyle konuştu:

 

"Bir mahkememin üzerine bu kadar gidilmez. Ne yaparlarsa yapsınlar bir şey alamazlar. Olmaz, olamaz. Bu saatten sonra hiç olmaz. Bizim eğilme şansımız yok, biz pat diye kırılırız. Çok ağır şeyler de söylerim. Yeri ve zamanı değil. Ayrıca terbiyem de müsaade etmez.

 

Aslında kurt içimizde, dışarıda değil. Aslında böyle yapılarak soruşturma yönlendiriliyor. Basına falan şey yapmaya gerek yok. Basına servis yapan belli gruplar var. Basın gidip de kasayı açıp da çıkarmıyor bunları. Yargıya bu kadar karışmak hiç kimsenin işine yaramaz. Hiçbir grubun yararına değil. Yarın es kaza iktidar değişirse bunun hesabını başkaları sorar. Daha kötü sorar. Bu hiç kimseye yaramaz. Kimse bundan kar ummasın."