'Ergenekon'la mücadele ettim, sanık oldum'

İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi’nde devam eden Ergenekon davasının 16. duruşmasında Gazi Güder'den sonra sözlü savunma yapan 7. sanık Halil Behiç Gürcihan oldu. Silahlı terör örgütüne üye olmak, yasaklanan bilgileri temin etme, hukuka aykırı olarak kişisel verileri kaydetmek ve adil yargılamayı etkilemeye teşebbüs etmek suçlarını işlediği iddiasıyla yargılanan Gürcihan, sözlü savunmasında Ergenekon terör örgütüne ait olduğu iddia edilen yöntemlere ve zihniyete karşı yazılar kaleme aldığını, örgütün birimi olduğu iddia edilen lobi teşkilatını deşifre eden ve açıkça eleştiren Danıştay ve Cumhuriyet saldırılarını bizzat Gladyo ile eşleştiren, örgüt üyesi olduğu iddia edilen şahıslara açıkça tavır alan ve onlarla ihtilaflı olan kendisinin hiçbir somut delile dayanmadan, sanık olarak yargılandığını söyledi. Akıl, vicdan ve hukuktan yoksun bir zihniyetin virüsünün, hukuk sistemine sızmasına izin verildiğini ve ülkenin Anayasal temelinde “faşizan heyelanlar”ın yaşanacağını iddia eden Gürcihan şunları söyledi: 'Mesaj çektim, tutuklandım''Savcı Öz görev ihlali yaptı'“2455 sayfalık bu samanlıktan, adalet terazisinin kayıp iğnesini bulup çıkaracağınıza güvenim tamdır. Ergenekon soruşturmasına muhatap olduğum andan itibaren maruz kaldığım usulsüzlükler, hakkımdaki esası doğrudan etkileyen hukuk dışı bir tablo ortaya çıkarmıştır. Usulsüzlüklerle beraber hatırlatacağım diğer Anayasa, yasa ve uluslararası hukuk normları ile birlikte ele alındığında bu sürecin baş sorumlusu konumundaki Savcı Zekeriya Öz’ün doğrudan görev ihlali içinde olduğu tezimin de temelini oluşturmaktadır. Evimde yapılan ilk arama sırasında istediğim halde bilgisayarımın bir yedeği tarafıma verilmemiştir. Ayrıca bilgisayarlara ancak şifrenin çözülememesi ve gizlenmiş bilgilere ulaşılamaması halinde el konulabileceği açıkça belirtilmiş olmasına rağmen, bilgisayarıma el konulması usule açıkça aykırıdır. İş yükü bahane edilerek çiğnenen bu usulün hayatiyeti kavransaydı disklerin yedeğinin verilmesi iş yükü nedeniyle gecikse bile, disklerin içeriğinin değiştirilemeyeceğinin kanıtı olarak ‘hash’ yöntemi bile kullanılabilirdi. Delilin yasallığına önem gösteren anlayış bilgisayar disklerinin kopyasını vermese bile hash değerini olay yerinde hesaplayarak şüpheliye veya vekiline teslim etmelidir.” 'Kuddusi Okkır'la ilgim yok'Gürcihan, cezaevindeyken hayatını kaybeden Kuddusi Okkır’ı tanımadığını ve karşılaşmadığını belirterek, “Tek irtibatım şüphelinin haklarını korumakla yükümlü savcılığın açık ihmali sonrasında rahmetli olmasından dolayı cezaevinde onun boşalttığı yatakta yatmaktır. İddianamede ölen Kuddusi Okkır deniyor. Kabul etmiyorum. Öldürülen Kuddusi Okkır” diye konuştu. Örgüt üyesi olduğu iddia edilen pek çok isimle ilişkisi olmadığını ifade eden Gürcihan, Ayşe Asuman Özdemir’in kendisi hakkında söylediği sözlere ilişkin, savunmasının ardından iftira suçlaması ile suç duyurusunda bulunmayı düşündüğünü belirtti. Gazi Güder ile hayatında hiç karşılaşmadığını ve hiçbir iletişiminin olmadığını belirten Gürcihan, Mehmet Zekeriya Öztürk ile kısa süren bir arkadaşlık ilişkisi dışında örgütsel anlamda hiçbir ilişkisinin olmadığını söyledi. Gürcihan şöyle devam etti: “Zekeriya Öztürk ile iletişimim olduğu dönemde ne Ergün Poyraz ne İsmail Yıldız ne de Hayrullah Mahmut ile aralarındaki irtibatı sağlayan bir iletişimim olmadı. İnsanların arkadaşlık ilişkilerinin hiçbir somut delile dayanmadan örgütsel boyutuna taşınmasını makul gören zihniyet Ergenekon şüphelileri ile düzenli olarak sohbet eden Bakanları ve BM’nin terör finansörleri listesine aldığı Yasin El Kadı’ya kefil olan Başbakanları da ‘terörist’ olarak damgalar böyle giderse.” Gürcihan, savunmasına öğle yemeği için verilen ara sonrası devam edecek.