ERGİN: REFERANDUMUN KONUSU AK PARTİ DEĞİL ANKARA (A.A)

-ERGİN: REFERANDUMUN KONUSU AK PARTİ DEĞİL ANKARA (A.A) - 11.07.2010 - Adalet Bakanı Sadullah Ergin, ''Referandumun konusu AK Parti değildir, 73 milyonun buluşacağı haklardır. Biz paketin içindeki, vatandaşın hayatını kolaylaştıracak, hak arama yollarını çeşitlendirecek, daha demokratik, daha özgür anlayışa 'Evet' mi, 'Hayır' mı, bunu oylayacağız'' dedi. Ergin, Kanal 7 Televizyonu'nda ''Başkent Kulisi'' programında Mehmet Acet'in sorularını yanıtladı. Referandum sürecindeki tavırlarının ne olacağına ilişkin soru üzerine Ergin, kampanya döneminde değişiklik paketinin getirdiği yenilikleri halka anlatacaklarını söyledi. Ergin, şöyle konuştu: ''Biz paketin içindeki, vatandaşın hayatını kolaylaştıracak, hak arama yollarını çeşitlendirecek daha demokratik, daha özgür anlayışa 'Evet' mi, 'Hayır' mı bunu oylayacağız. AK Parti'yle bir sorununuz, endişeniz varsa bunun oylanacağı yer genel seçimlerdir. Genel seçimlerde partilerin vizyonu ve icraatları, referandumlarda o paketin içindeki düzenlemeler oylanır.'' Yargının, ''dış tehdit'' ile ''iç tehdit'' baskısı altında olduğunu kaydeden Ergin, ''Türk yargısının hem iç, hem dış tehditten kurtulması lazım. Ben Adalet Bakanı olarak dış tehdidin içine kendimi de koyuyorum. Adalet Bakanı, hükümet, basın, sivil toplum örgütleri dış tehdittir ama HSYK'nin mevcut hali, Danıştay, Yargıtay'ın mevcut hali iç tehdittir. Bunları beraberce bertaraf etmedikçe Türk yargısı bağımsız kılınamaz. Biz yargıyı bağımsız kılmak için iç ve dış tehditlerden arındırmaya çalışıyoruz, uluslararası kriterlere bağlı kalarak'' dedi. -''YANDAŞ YARGI'' VE 1960 DARBESİ- Evrensel değerlerle barışık bir sistemi getirmeye çalıştıklarını dile getiren Ergin, şunları kaydetti: ''Yandaş yargı nasıl oluşturulur? 1960 askeri darbesine bakarsanız yandaş yargının nasıl dizayn edildiğini görürsünüz. Darbeden sonra Yargıtay'ın 241 üyesinden 66'sı resen emekliye sevk edilmiş, yerine 'uygun' arkadaşlar ikame ediliyor. Danıştay'da 54 üyenin yarısından fazlası resen emekli ediliyor ve yerine 'uygun' arkadaşlar getiriliyor. Adeta yüksek yargı dizayn ediliyor. Yandaşlık, tasfiye eder, yerine kendinize uygunlarla ikame edersiniz. Oysa bizim yaptığımız nedir; mevcut kurumlar yerinde. Orta ve uzun vadede, AB Komisyonu, Konseyinin, AB'nin uluslararası standartlarının kriterlerini karşılayacak değişikliklerle yandaş yargı olmaz, olsa olsa evrensel hukukun, güven veren adaletin tesisi sağlanır.''