Erkan Baş: Erdoğan'ı sadece sandığa değil tarihin çöplüğüne de gömelim

Erkan Baş: Erdoğan'ı sadece sandığa değil tarihin çöplüğüne de gömelim

Türkiye İşçi Partisi (TİP) Genel Başkanı Erkan Baş, Kocaeli’nde katıldığı halk buluşmasında; "Biz Recep Tayyip Erdoğan’ın aday olmasını çok istiyoruz. Aday olsun onu sadece sandığa değil, tarihin çöplüğüne gömelim" dedi. 

TİP Genel Başkanı Baş, bugün Kocaeli’de 'Halk Buluşması' programına katıldı. İzmit’te bulunan Yunus Emre Kültür Merkezi'nde düzenlenen programa, grevlerinin 39’uncu gününde olan Kartonsan işçileri de katıldı. Geçen hafta Türkiye İşçi Partisi, TBMM’de Kartonsan işçilerini konuk etmiş, işçiler adına açıklamayı grev gözcüsü önlüğü giyen Erkan Baş okumuştu.

"Mangal gibi yürek varmış"

Grevdeki Kartonsan işçileri adına programda konuşan işyeri temsilcisi Mustafa Gürel, "Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde tarihte bir ilki yaparak, grev önlüğümüzü giyerek bizleri onurlandıran Türkiye İşçi Partisi Genel Başkanı Erkan Baş. Bu yeleği yüreği yetenler giyiyor. Sizde de mangal gibi bir yürek varmış başkanım" diyerek Selüloz İş Sendikası'nın 'grev gözcüsü' önlüğünü Erkan Baş’a hediye etti.

"Kalbim temizmiş"

Erkan Baş, Kartonsan grevi ile başladığı konuşmasında şunları söyledi:

"Hoş bir sürpriz oldu, Meclis'te Kartonsan emekçilerini ağırladık. Biz şunu söylüyoruz; o Meclis senin ama maalesef işçilere söz verilmeyen bir Meclis haline getirilmiş. Nerede direnen bir işçi arkadaşımız varsa bizim tüm olanaklarımız işçi arkadaşlarımıza açıktır dedik ama vekil olmayan biri konuştuğunda ceza veriliyor. Arkadaşlar direniyorlar bir de bunun yüzünden ceza almasınlar dedik. Doğru olan işçilerin konuşması. İsterseniz ben konuşurum dedim. Kararı onalar verdi ve siz okuyun dediler. Önlüğü giydim ama o gün isteyemedim. Kalbim temizmiş. Bugün hediye olarak verildi.

"Yurttaşın derdini Meclis'te anlatıyoruz" 

Meclis'e yeni girdik, dediler ki VİP diye bir yer var. Kısa adı çöp. Buradan daha hızlı ulaşım sağlarsınız dediler. İlk başta hoşuma gitti ama bir gün Barış Atay’a dedim ki 'burada bir sorun var'. Hızlı ulaşım sağlıyoruz ama halkla iç içe olamıyoruz dedim. Ondan sonra dedik ki halk buluşmalarına başlayalım, yurttaşın derdi neyse onu Meclis'te anlatacağız. Toplantılar kalabalıklaşmaya başladığında yine biz konuşmaya başladık. Ardından soruları yazılı bir şekilde almaya başladık.

TİP gibi direnmek TİP gibi açık sözlü konuşmak, Türkiye siyasetinde bu yeni bir şey. Bu önemli bir başlangıç noktası bu. Soma’da direniş vardı. Soma direnişini Meclis’e taşıyarak oradan küçük de olsa bir kanun yazdık. Enes Kara kardeşimiz tarikat yurdunda canına kıydı. Grup toplantıları bitti, hiçbir parti Enes Kara’nın cinayetinden söz etmedi. Ben olayı teyit ettim ve bu tarikat cinayetine ilişkin ilk açıklamayı yaptım. İktidarı ve muhalefetiyle herkes tarikat ve cemaatlerden bir şey bekliyor. Karşımıza almayalım diyor. Dini ve parayı siyasetin üzerinden çekmelisiniz.

"Tarihin çöplüğüne yollayalım"

Erdoğan, '14 Mayıs’ta seçim yapacağız' dedi. Partimiz çıktı ve ‘Erdoğan aday olamaz’ dedi. Ardından tüm muhalefet aday olamayacağını söylemeye başladı. Türkiye İşçi Partisi bunu halk buluşmaları sayesinde bunu yapıyor. Halkın yüreğindekini çıkıp söylüyoruz. Bizim sırrımız yurttaşın içinde yaşamaya devam etmektir. Eğer biz bunu daha güçlü yaparsak Türkiye’nin kurtuluşuna katkı sağlarız. Biz Recep Tayyip Erdoğan’ın aday olmasını çok istiyoruz. Aday olsun onu sadece sandığa değil, tarihin çöplüğüne gömelim. Erdoğan 12 Eylül Anayasası’na dahil evet dediğine eminim. Bu anayasayı en çok değiştirmeye çalışan bizler bile bu anayasaya uymak zorundayız. Beni ne kadar bağlıyorsa Tayyip Erdoğan’ı da o kadar bağlıyor. Siyasette kimse kendisini çok akıllı sanmasın. Ey YSK, Anayasa Mahkemesi üyeleri, bugün iktidar sizden diye öyle kafanıza göre nasıl olsa bize bir şey yapamaz diye yasalara, anayasaya aykırı kararlar alırsanız yarın öbür gün iktidarlar değişir bağımsız yargı işlemeye başlar, o zaman bugün işlediğiniz suçların cezasını da çekmek zorunda kalırsınız. Demedi demeyin.

Bizler, Türkiye’nin kurtuluşu için gün sayıyoruz. Şunları düşünün, Tayyip Erdoğan’ı gönderiyoruz ve bütün devlet dairelerine asılmış Erdoğan fotoğraflarını teker teker duvarlardan indiriyoruz. Bunun için önümüzde 104 gün var, onların söylediği tarihte seçim olursa. TİP olarak elimizden gelen ne varsa, Türkiye’nin Tayyip Erdoğan’dan ve bu ucube sistemden kurtulması için elimizden gelen her şey yapacağız. Türkiye, Erdoğan’dan kurtulacak, nokta.” (ANKA)