Sarkisyan, ‘Türkiye’den toprak talebiniz var mı?’ sorusuna, ‘Toprak iddiasına çok şaşırıyorum. Kesinlikle hiçbir Ermeni yetkili böyle bir açıklama yapmadı’ diye cevap verdi.Milliyet'in haberine Ermenistan Devlet Başkanı Serj Sarkisyan, Erivan’ın Türkiye’den toprak talebinde bulunmadığını tartışmaya yer bırakmayacak şekilde açıklayan en üst düzeydeki ilk Ermeni yetkili oldu. Ermenistan’ın bugün kutlayacağı bağımsızlık ilanının 17. yıldönümü öncesinde Sarkisyan, aralarında Türk gazetecilerin de bulunduğu bir grup yabancı gazeteciyle başkanlık sarayında kahvaltılı sohbet toplantısı yaptı. Yabancı gazetecilerin Türkiye ile ilişkilerden Karabağ sorununa ve Gürcistan’daki gelişmelere kadar pek çok konuda sorularını yanıtlayan Sarkisyan, net ve yoruma açık olmayan mesajlar vermeye çalıştı. Ermenistan lideri, yöneltilen soruları şöyle yanıtladı: Ermenistan’ın Türkiye’den toprak talebi var mı? Toprak iddiası konusuna çok şaşırıyorum. Nedense yaygın bir görüş. Ama siz hangi Ermeni yetkilinin ‘Türkiye’den toprak istiyoruz’ dediğini duydunuz? Kesinlikle böyle bir açıklama olmadı. Nedense, soykırım konusuyla toprak iddiaları arasında bağlantı kuranlar var. Türkiye ile Ermenistan’ın soykırım konusunu araştırmak üzere tarihçilerden oluşan bir komisyon kurmasına en azından karşı olmadığınızı açıkladınız. Karşı olmadığınıza göre, komisyonun varacağı sonucu tanımaya hazır mısınız? Ben genel olarak iki ülke arasında komisyonlar kurulmasına karşı olmadığımı söyledim. Herhangi bir komisyon oluşturulmasından önce iki ülke arasında diplomatik ilişki kurulmasının daha iyi olacağını belirttim. Önce ortak sınırımız açılsın ve diplomatik ilişki kurulsun, ondan sonra her türlü konuda komisyonlar, alt komisyonlar, alt alt komisyonlar kurarız. Komisyonun varacağı kararını tanıyıp tanımayacağımıza ilişkin soruları biraz garip karşılıyorum. Çünkü sonuçta bir grup bilim adamı, tarihçi oturup bir karar verecek. Ermenistan’da bugün Sarkisyan var. Diyelim ben kararı tanıdım. Ama benden sonra gelen ya kalkıp, ‘Ben tanımıyorum’ derse? Yani, bu komisyonun alacağı karar belirleyici olamaz. Bu ancak, karar vericilere, yani hükümetlere, tavsiye niteliğinde bir karar olabilir. Aslında hatırlarsanız, ABD’nin girişimiyle zamanında buna benzer bir komisyon kurulmuştu ve ‘soykırım olmuştur’ sonucuna varmıştı. Peki ne oldu? Bir şey değişti mi?Kimse kabul etti mi? Hayır. Kimse kabul etmedi. Türk ve Ermeni milli takımları arasında oynanacak rövanş karşılaşması için Türkiye’ye gideceksiniz. Bu ziyaretinizde ya da daha sonra Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’la görüşmeyi planlıyor musunuz? Sayın Erdoğan’la görüşme imkânı bulabilirsem mutlu olurum. Karabağ’ı tanımak son seçenek Gürcistan’ın Güney Osetya’ya saldırmasıyla yaşanan süreci nasıl değerlendiriyorsunuz? Rusya, Güney Osetya’yı tanıyınca neden siz de Karabağ’ın bağımsızlığını tanımadınız? Bu olaylar etnik sorunun silahla çözülmeye çalışılmasının ne kadar tehlikeli olduğunu gösterdi. Karabağ’ı tanımak şu anda gündemimizde değil, çünkü bir görüşme süreci devam ediyor. Karabağ’ı tanımak bizim için son seçenek. Ama şunu da söylemem lazım, bir mucize olur da Karabağ Azerbaycan çatısına girerse Ermeniler hemen orayı terk eder. Sarkisyan’ı güldüren soru Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’le görüşmenizde siyaset dışı konulara girme olanağı bulabildiniz mi? Örneğin, Cumhurbaşkanı, Erivan’la ilgili izlenimlerini aktardı mı? Size herhangi bir Ermenice kelime söyledi mi ya da belki de siz ona Türkçe bir şeyler söylemişsinizdir... (Uzun uzun güldükten sonra) Hayır, Ekselans’la diğer konulara girme fırsatımız olmadı. Sayın Gül’ün Ermenice bildiğini sanmıyorum. Nedense benim Azerice konuştuğum yolunda bir efsane var! Evet, bir zamanlar basit konuşma düzeyinde Azerice bilirdim. Türkçe ile Azericenin de birbirlerine yakın olduğunu biliyorum. Ama 20 yıldır Azerice konuşmadım. Yani, şu anda mantıklı bir cümle kurabilecek durumda değilim! Belirtmek isterim ki, Sayın Gül’le ilişkin izlenimlerim çok olumlu, çok hoş bir insan. İkimiz insanların müreffeh bir hayat sürmesi için yapabileceklerimizi konuştuk.Ermenistan çıkış arıyor Ermenistan’da şu anda en çok konuşulan konulardan biri, Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün Erivan’a yaptığı ziyaret. Yıldırım hızıyla gerçekleştirilen bir ziyaret olmasına karşın tarihte ilk kez bir Türk cumhurbaşkanının Ermeni topraklarına ayak basmasının yankısı büyük olmuş. Aşırı milliyetçiler dışında kalan kesim, kısaca “futbol diplomasisi” olarak adlandırılan yakınlaşma denemesini destekliyor. Aslında, sokaktaki Ermeninin bir Türk vatandaşıyla herhangi bir konuda alıp veremediği yok. Tersine, Erivan’da Türk vatandaşlarına özel ilgi gösteriliyor. Sorunları dondurmak Peki, Ermenistan yönetiminin tarihi bir açılımla Gül’ü davet etmesinin anlamı ne? Belirtmek gerekiyor ki, Erivan’ın soykırımın Ankara tarafından tanınması talebinden kesinlikle vazgeçmeye niyeti yok. Ermenistan Devlet Başkanı Serj Sarkisyan’ın, Milliyet’in sorusuna yanıt olarak çok açık bir dille Türkiye’den toprak talepleri bulunmadığını söylemesinin de aslında başka nedenleri var. Ancak, şu anda Ermenistan için soykırım ya da toprak talebinden daha acil bir konu var: Bir taraftan Türk, diğer yandan Azeri ablukası Ermenistan’ı ekonomik açıdan çıkmaza sürüklemiş durumda. Soykırım ve toprak talebi konularını şu anda ısrarla canlı tutmanın kendisinin çıkarına olmadığını gören Ermeni yönetimi, öyle anlaşılıyor ki Türkiye ile diplomatik ilişki kurulması sayesinde ablukadan sıyrılmayı planlıyor. Sarkisyan yönetiminin, “Önce diplomatik ilişki kurulsun, sonra oturup bütün sorunları çözeriz” yaklaşımının içten mi, yoksa taktik mi olduğu ancak zaman içinde ortaya çıkacak. Ama Erivan’ın şu andaki gündeminde iki ülke arasında normal ilişki kurulmasını engelleyen sorunların dondurulması var.