EROĞLU: KALKINMAMIZI ENGELLEMESİN NEW YORK (A.A)

-EROĞLU: KALKINMAMIZI ENGELLEMESİN NEW YORK (A.A) - 12.11.2010 - Çevre ve Orman Bakanı Veysel Eroğlu, Türkiye'nin sera gazı salımını düşürmede gerekli tedbirleri alarak elinden geldiği kadar büyük gayret sarf edeceğini, ancak bunun ülkenin kalkınmasını engellememesi gerektiğini söyledi. Eroğlu, Türkiye'nin BM Daimi Temsilciliği tarafından Türkevi'nde düzenlenen "2012 Sonrası İklim Değişikliği Rejimi: Türkiye'nin Perspektifi" konulu toplantıya katılmasının ardından, toplantıyla ilgili olarak AA muhabirine bilgi verdi ve soruları yanıtladı. BM Daimi Temsilcisi Büyükelçi Ertuğrul Apakan tarafından planlanan son derece önemli iklim değişikliği toplantısına yaklaşık 35 ülkeden 50 kadar temsilcinin iştirak ettiğini belirten Eroğlu, toplantının, küresel iklim değişikliğiyle mücadelede ve Meksika'nın Cancun kentinde yapılacak iklim değişikliği konferansı öncesinde bir hazırlık toplantısı niteliği taşıdığını bildirdi. Toplantıda küresel iklim değişikliğiyle mücadele, Türkiye'nin bu konuda yaptıkları ve Cancun'da ne gibi talepleri olacağı hakkında 40 dakikalık bir sunum yaptığını kaydeden Eroğlu şöyle konuştu: "Ülkemiz tabii küresel iklim değişikliğiyle mücadelede kararlıdır, BM İklim Değişikliği Çerçeve Sözleşmesini 2004 yılında imzalamıştır. 2009 yılında da Kyoto Sözleşmesine taraf olduk." Türkiye'nin 2009 yılına kadar Kyoto'ya taraf olmamasına rağmen iklim değişikliğiyle mücadelede boş durmadığını, hidroelektrik santral, rüzgar enerjisi gibi yenilenebilir enerji kaynaklarının devreye sokulmasında çok önemli adımlar attığını vurgulayan Eroğlu, Türkiye'de enerji santrallerine hava kirliliğini gidermek için filtrelerin konulması konusunda çeşitli yaptırımların da getirildiğini anlattı.  Türkiye'de sera gazı salımlarının yüzde 9'unun katı atıklardan kaynaklandığını, bunların da metan gazı içeren çöpler olduğunu ifade eden Eroğlu, sera gazı salımı açısından metan gazının karbondiokside göre 21 kat daha kirletici olduğunu, o yüzden katı atıkların düzenli şekilde toplanıp bertaraf edilmesinin son derece önemli olduğunu belirtti. -TÜRKİYE'NİN EYLEM PLANI- Eroğlu Türkiye'nin bu kapsamda 2012 yılının sonuna kadar son derece etkili bir eylem planı hazırladığını, bu kapsamda sera gazı salımı açısından yüzde 9'luk bir azalmanın sağlanacağını söyledi. Türkiye'de ulaştırma sektöründeki gelişmelere de dikkat çeken Eroğlu, daha kaliteli yakıtın getirildiğini, piyasadan eski arabaların çekildiğini, toplu ve raylı ulaşıma önem verildiğini kaydetti. Eroğlu, şöyle devam etti: "Tarihi sorumluluk açısından Türkiye'nin sorumluluğu son derece düşüktür, Türkiye'nin 1750'lerden, sanayi inkılabından bu yana dünyada sera gazı emisyonlarında ancak binde dörtlük bir sorumluluğu vardır, bunu toplantıda da vurguladım. Ayrıca kişi başı sera gazı emisyonları diğer ülkelere, gerek AB, gerek OECD ülkeleri ortalamasına göre, ABD ve Kanada'ya göre oldukça düşüktür."  Kasım ayının sonu ile aralık ayının başında Cancun'da düzenlenecek iklim değişikliği konferansında dile getirecekleri taleplerden de söz eden Eroğlu, "Benzer ülkelerin benzer sorumluluk alması ve benzer ülkelerin benzer imkanlardan istifade etmesi prensibini, yani konunun adil bir çözüme kavuşturulmasını talep ediyoruz" diye konuştu. Küresel ısınmayla mücadelede ormanların, yeşil alanların, meraların büyük önemi olduğunu anlatan Eroğlu, "2012 yılı sonuna kadar 2,3 milyon hektarlık alanda, neredeyse Belçika'nın yüzey alanına sahip bir alanda, ağaçlandırma ve bozuk ormanların ıslahını gerçekleştireceğiz. 2,5 milyar fidanı toprakla buluşturacağız" dedi. Türkiye'nin sera gazı salımlarını ne derece azaltmasının beklendiğinin sorulması üzerine ise Bakan Eroğlu, "Biz gelişmekte olan bir ülkeyiz. ABD'de, Kanada'da kişi başına yıllık elektrik sarfiyatı 10 bin-12 bin kilovat/saatken, Türkiye'de bu rakam 2500 kilovat/saattir. Tabii refah seviyesinin artması, sanayinin gelişmesiyle bu oran artacaktır. AB seviyesi 6 bin kilovat/saattir, dolayısıyla 2500'den 6 bine çıkmak için yeni elektrik enerji üretim tesislerine ihtiyaç var, ama biz burada yenilenebilir enerjiyi öne çıkarmak istiyoruz. Nükleer enerji, bazıları karşı çıksa da temiz ve çevreci bir enerji kaynağıdır, bunları hayata geçirmek istiyoruz. Bizim kişi başına emisyon miktarlarımız çok düşük, AB'nin neredeyse yarısından az, ABD ve Kanada'nın neredeyse dörtte-beşte biri kadardır" diye konuştu. -CANCUN KONFERANSI- Cancun'dan iklim değişikliğiyle mücadelede hukuki bağlayıcılığa sahip bir anlaşmaya varılma olasılığı görüp görmediğinin sorulması üzerine Eroğlu, geçen sene yapılan Kopenhag konferansında bu yönde bir ümit olduğunu, ancak anlaşmanın sağlanamadığını hatırlattı. Cancun'da daha hazırlıklı olunacağını, Kopenhag sonrasında pek çok bölgesel toplantının düzenlendiğini belirten Eroğlu şöyle konuştu: "Cancun'da daha ileri bir adım atılmasını bekliyoruz doğrusu. Ama burada ABD, Çin, Brezilya, Rusya gibi ülkelere çok önemli rol düşüyor. Örneğin Çin'in, Hindistan'ın (sera gazı konusunda) hiçbir mesuliyeti yok, ama buralarda ha bire termik santral inşa ediliyor. Ülke büyüdükçe sera gazı salımları da büyük oluyor. Bu ülkeler adım atarsa diğer ülkeler de onların arkasından gelecektir, biz Cancun'dan bir sonuç çıkması konusunda her türlü gayreti göstereceğiz." -NÜKLEER SANTRALLER- Nükleer santrallerin Türkiye'de kurulup kurulmayacağının sorulması üzerine ise Eroğlu, bu konuda Rusya ile görüşmelerin yapıldığını, şimdi Güney Kore ile son görüşmelerin yapılacağını belirterek, "Yani Türkiye iki tane nükleer santrali kurmak açısından Rusya ve Kore ile anlaşma gayretinde. Rusya ile büyük ölçüde tamamlandı, şimdi Güney Kore ile de son teklifler, pazarlıklar yapılacak. Yani iki tane nükleer santral kurulacak" dedi.