Hülya Karabağlı/ ANKARA
AKP İzmir Milletvekili Ertuğrul Günay düzenlediği basın toplantısıyla partisinden istifa etti. Günay, Erdal Kalkan ve Ankara Milletvekili Haluk Özdalga'nın partiden ihraç edilmeleri talebiyle Müşterek Disiplin Kurulu'na gönderilmesinin ardından, ilk önce Erdal Kalkan'ın ardından Haluk Özdalga da istifa etmişti.
Ertuğrul Günay'ın, "parti disiplinine, politikalarına, temel ilkelerine ve hükümet icraatlarına aykırı sözlü ve yazılı beyanlarından" dolayı partiden ihracı talep edilmişti. Günay, düzenlediği basın toplantısında "AK Parti'den ayrılmak zor bir karar çünkü doğruları söylemeye devam etmek istiyorum. Alınan son karar beni istifaya yöneltti" dedi.
Mehmet Akif Ersoy’un, “ Zulmü alkışlayamam, zalimi asla sevemem" sözlerini anımsatan Günay, “Kamu vicdanında, toplum vicdanında çok derin bir sorgulama var. Olayın savunma tarzı kamu vicdanını ve beni de çok rahatsız eti. Savunma biçimleri sadece hukuk devletine, siyasetin etiğine değil, normal insan aklına da aykırı” dedi.
Günay’ın sözleri şöyle:
“Sayın Ak Parti Genel Başkanı ve Başbakan Tayyip Erdoğan ve MYK üyesi arkadaşlara teşekkür etmek istiyorum. Ben AK Parti’ye girerken 27 Nisan muhtırasından hemen sonra gelmiştim. İnandıklarımı ve savunduklarımı aynı kararlılıkla inanmaya ve savunmaya devam ederek aranıza katılıyorum demiştim. Milletimize verdiğimiz sözü hep yüksekte tutmaya çalışarak hizmet etmeye çalıştım. Bu süre içinde Bakanlık görevinde de bulundum. Bunları yaparken, partiye girerken söylediğim sözler doğrultusunda çalıştım. Bunlara aykırı işler gördüğüm zaman da yüksek sesle uyarmaya çalıştım.”
“10 yıldan bu yana Türkiye’ye hizmet eden siyasi hareket ciddi iddialarla karşı karşıya. Ne yazık ki hukuk devleti ilkelerini zorlayan bir savunma psikolojisi sergileniyor. Bu, zor bir dönem. Bu iddialara muhatap olan bir siyasi hareket için zor dönem. Bir hareketten, bu süreçte ayrılmak doğru olmayabilir. Kalıp içeride yüksek sesle itirazımız varsa onları söylemeye devam edelim diye istedik. Bunca yıl içinde bunca yurttaşımızla bu parti içinde temiz vatandaşımızla bağlarımız oldu. Onlar sanabilirler ki zor zamanda bu arkadaşlarımız bizi terk ediyorlar. Bu görüntüden sakınmaya çalıştık. MYK ve Sayın Genel Başkan vermekte zorlandığımız tereddüt ettiğimiz bir karara bizi teşvik ettiler. Bir anlamda kolaylaştırdılar.”
“Bir anlayış gelişti iktidar partisinde. Biri tabandaki o masum, mazlum edilmiş kitle, bir de partinin tepesinde mağrur ve mütehakkim anlayış. O anlayışa bir şey anlatma şansı kalmadı. Onlar kibrin doğrultusunda. Yolları ayırma noktasına geldik. Dün akşam verilmiş bulunan yanlış karara bugün bir tavır ile onurumuzu yüksek tutarak cevap veriyoruz”
“Bağımsız bir milletvekili olarak siyaset yapmaya çalışacağım. Yeni bir siyasi hareketin başlangıcı mıdır bununla ilgili i şuanda hiç bir şey yok.”
Gazetecilerin sorularını da cevaplayan Ertuğrul Günay'a, Başbakan Erdoğan’ın bir sanat eserine “ucube” demesinin ardından istifayı düşünüp düşünmediği soruldu. Günay soruya, “Başbakan’ın sanat eserine böyle bir niteleme yansıtmasının siyasetin geleceğine zarar vereceği kaygısıyla o konuşmayı yapmıştım. Başbakan söylemekte ısrar etti, sonucunu hep beraber gördük” yanıtını verdi.
Günay, sözlerine, “ Arkadaşlarımı ayrılmadan önce uyarıyorum, onların kanunsuz emirlerine uyan, uymak hisseden kamu görevlilerini de uyarıyorum, Kanunsuz emre uyulmaz, bu emre uymak ileride ceza yaptırımından korumaz. Bugünkü hukuk ihlalleri yarın tekrar hukukun önüne çıkar” diye devam etti.
İstanbul’da rant ve imarla ilgili sorulara, “Ben, bakanken İstanbul’daki bu yağmayı durduralım demiştim. Benim bu yaklaşımlarımı dinlenmek yerine bakan değişikliği tercih edildi. Bir bakan değişse bile bu söylediklerimin üzerine gidilseydi belki bugün buraya gelmezdik. Toplumun umutlarına haksızlık yapılıyor derken bunu kastettim” yanıtı verdi.
CHP'ye dönmeyi düşünüp düşünmediği de sorulan Ertuğrul Günay, CHP'ye dönmeyi düşünmedğini belirtti.