Ertuğrul Özkök, eşinin adına gönderme yapan, "Tansu'ya Mektuplar" başlığı altında yazdığı ve "newsletter" olarak paylaştığı yazılarında bugün, Anayasa Mahkemesi Başkanlığı'na bir kez daha seçilen Zühtü Arslan'ın portresine ve en çok etkilendiği iki şarkı olan, "Imagine" ve "Üryan Geldim"in anlamlarına yer verdi.
Özkök'ün, "Anayasa Mahkemesi Başkanı seçiminde yaşanan, 'bölücü bal arıları' savaşını John Lennon ve Cem Karaca kazanmış" başlıklı yazısı şöyle:
Bu sabah yeni bir şey öğrendim. Bir de hafta başında Anayasa Mahkemesi başkanlığı seçiminde gözümden kaçan bir şeyi fark ettim.Birincisinden başlayayım.Anayasa Mahkemesi Başkanlığı seçiminde hepimizi şaşırtan sürpriz bir sonucun ortaya çıkmasında meğer, “Ölü Ozanlar Derneği”nin” etkisi olmuş.Dolaylı bir etki ama yine de etki işte…Önce konuyu bir özetleyelim.
Cumhurbaşkanı'na haksızlık etmek istemem.Doğru mu değil mi bilmiyoruz ama, Anayasa Mahkemesi seçiminden önce kulislere fısıldanan bir telkin vardı.Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın başkanlığa İrfan Fidan'ın seçilmesini istediği söyleniyordu.Ve seçim bu fısıltının gölgesinde yapıldı.O nedenle Fidan'ın seçilmesine kesin gözüyle bakılıyordu.Ancak ikinci turda büyük bir sürpriz oldu ve görev süresi dolan eski Başkan Zühtü Aslan yeniden seçildi.Üstelik Erdoğan'ın atadığı bazı adaylar da ona oy vermişti.Tabii bunun üzerine gözler bir kere daha Zühtü Aslan'ın üzerine çevrildi…Kimdi bu başkan…
Cumhurbaşkanlığı döneminde Abdullah Gül tarafından Anayasa Mahkemesi üyeliğine atanmıştı.İmam hatip lisesi mezunuydu.Yani muhafazakâr bir insandı…Ama mahkemenin son kararlarında çoğunlukla iktidarın istediği sonuçların aksine oy kullanıyor ve itiraz şerhi koyuyordu.Kimdi öyleyse bu “liberal imam hatipli…”Kim olduğunu ilke defa dün Hürriyet'te Sedat Ergin'in köşesindeki olağanüstü portre yazısından öğrendik.Ve o yazıdan öğrendik ki, bir imam hatipli olarak onun bu liberal kimliğinin oluşmasında iki şarkıcının da etkisi olmuş.
Daha doğrusu iki şarkıcının iki şarkısı…John Lennon'un 'Imagine…'Ve Cem Karaca'nın 'Üryan Geldim' şarkıları…Ben atlamışım, Zühtü Arslan, Hürriyet'in yargı muhabiri Oya Armutçu'ya verdiği bir mülakatta anlatmış.Bilkent Üniversitesi'nde anarşizmin devlet ve mülkiyet gibi kavramlara bakışını anlatırken öğrencilere önce John Lennon'un 'Imagine' şarkısını dinletir ardından bu sözlerin ne anlama geldiğini anlatırmış.Hacettepe Üniversitesi'nde öğretim üyeliği yaptığım yıllarda sosyolojiye giriş dersini müzik ve roman üzerinden anlatırken Imagine şarkısına ben de sık sık değinirdim.
Zühtü Arslan'ı o şarkının sözlerini dinlerken ve öğrencilere dinletirsen gözümün önüne getirmeye çalıştım.Şunu merak ettim.Imagine şarkısının sözlerinin iki bölümü var:Biri din, öteki mülkiyet üzerine…Acaba hangi bölümünü yorumluyordu…Mesela şu bölümünü mü:"Hayal et mülkiyetin olmadığınıMerak ediyorum yapabilir misinHırsa ve açgözlülüğe gerek yokİnsanların hepsi kardeşHayal et tüm insanlarınTüm dünyayı paylaştığını…"
Ama asıl merakım bir imam hatipli olarak şarkının şu bölümünü de dinletip dinlemediğini…
“Hayal et cennetin olmadığınıDenersen kolaydırCehennem yok altımızaÜstümüzde sadece gökyüzü…”
Ya dinlenmek ve huzur bulmak için Cem Karaca”dan dinlediği, “Üryan Geldim” şarkısının şu sözleri:
"Üryan geldim gene üryan giderimÖlmemeye elde fermanım mı varAzrail gelmiş de can talep eyler..."
İnanmış bir muhafazakârın hayat felsefesini anlatan ne güzel dizeler…Ama AKP iktidarının 20 yılda 'geldiği yeri' anlatıyor mu sözler?
Ergin'in yazısından öğreniyoruz ki, Siyasal Bilgiler Fakültesi'ndeki okurken Zühtü Arslan'ı en çok etkileyen iki anayasa hocası Prof. Mümtaz Soysal ve Prof. Yavuz Sabuncu'ymuş…
İkisi de sol eğilimleri ile bilinen öğretim üyeleri.
Mümtaz Soysal, 12 Mart döneminde hapis yatmış bir insan… Onu etkileyen insanlar arasında Prof. Ergun Özbudun, Prof. Ali Başgil ve Bosna'nın efsane devlet adamı ve düşünürü Aliye İzzetbegoviç de varmış.
Ayrıca iyi bir Oğuz Aktay okuru…Kant, Mevlana Celaleddin Rumi ve Habermas gibi düşünürleri de iyi biliyor.Tabii bunları okuyunca şimdi onun verdiği kararları daha iyi anlıyorum.Tabii onun mülakatlarda söylediği şu sözünü de:“Devletin canavarlaşmasana önleyecek tek güç adalettir…”
Ve geliyorum, biraz geç fark ettiğim bir şeye…Meğer bu başkanlık seçiminde bir de, “Anadolu Balarıları Koloni Haritası Savaşı” yaşanmış. O savaşı da John Lennon ve Cem Karaca kazanmış.
Biraz geri dönelim. Osman Kavala hakkında yürütülen dava ile ilgili "hak ihlali" talebi ile Anayasa Mahkemesi'ne başvurmuştu.Mahkeme, bu başvuru hakkında, “hak ihlali yoktur” kararı almıştı.Ancak mahkemenin bazı üyeleri, “hak ihlali vardır” yönünde oy kullanmıştı.Bunlar arasında Başkan Zühtü Arslan da vardı.Arslan, yazdığı itiraz şerhinde ilginç bir gerekçe de göstermişti.Osman Kavala hakkında hazırlanan iddianamede şöyle bir şey vardı:Güya Osman Kavala'nın cep telefonunda bir Türkiye'yi bölme haritası çıkmıştı.Oysa anlaşıldı ki bu Türkiye'yi bölme değil, bir Alman arıcılık profesörünün hazırladığı ve bütün dünyaca kabul edilen bir "Anadolu bal arısı kolonileri" haritasıydı.Ama iddianamede bu bölücü harita kabul edilmişti.Arslan bunun doğru olmadığını itiraz gerekçesine yazmıştı.
Şimdi geliyorum işin en ilginç yanına…O iddianameyi imzalayan İstanbul Cumhuriyet Başsavcısı İrfan Fidan'dı…Ne yazık ki daha sonra Kavala'ya hapis cezası veren hâkim de o haritayı dosyadan çıkarmadı.Ama hafta başından yapılan başkanlık seçimini, John Lennon'un “Imagine” ve Cem Karaca'nın, “Üryan Geldim” şarkılarını ders olarak okutan bir anayasa hukukçusu kazandı.Bal arılarını bölücü kabul eden savcı ise kaybetti.Ben de yazımı şöyle tamamlayacağım…Zühtü Aslan'ı, Yozgat'ın bir köyünde, annesi babası ve 4 kardeşi ile yaşadığı 40 metrekare bir evden alıp, devletin bedava okullarında, en iyi üniversitelerinde okutan, İngiltere'ye gönderen bu Cumhuriyet'i bir kere daha anladım.Cumhuriyetimizin 100'üncü yılı hepimize kutlu olsun…