Ertuğrul Özkök, eşinin adına gönderme yapan "Tansu'ya Mektuplar" başlığı altında yazdığı ve "newsletter" olarak paylaştığı yazılarında bugün, BluTV’de geçtiğimiz hafta gösterime giren “Acayip” isimli kısa metraj filme değindi. Türkiye'nin en 'absürt' 23 bar ve restoran patronunu sıraladı.
Özkök'ün "İşte Türkiye'nin en 'absürt' 23 bar ve restoran patronu" başlıklı yazısı şöyle:
İşte Türkiye'nin en 'absürt' 23 bar ve restoran patronu
Bugünlerde 1992 yılından kalma bir şarkıya takıldım.
Oya & Bora ikilisinin “Sevme Zamanı” isimli şarkı.
Bana Türkiye’nin masum yıllarını hatırlatan şahane bir şarkı.
“Biz dünyayı çok sevdik / Ölüm bizden uzak olsun” sözleri, son yıllarda savaşlar, ölümü ve şehitliği kutsayan siyasi ortamlar hepimizi hayatın güzel yanlarından uzaklaştırmak için yarış ediyor.
O nedenle bu şarkı bugünlerde bana çok iyi geliyor.
İşte bu şarkıyla hepinize güzel, hayat dolu, neşeli, keyifli bir bayram diliyorum.
Aynı nedenle size eğlenceli bazı konuları yazacağım.
Şarkıyı dinlerken eğlenirsiniz.
Okurken eğlenirsiniz.
Ama ne olur bana “Memleketin bunca meselesi varken sen bununla mı uğraşıyorsun” demeyin.
Allah aşkına hiç olmazsa şu bayram boyunca demeyin.
Evet başlıktaki konuya geliyorum.
Konumuz, Türkiye’nin ve İstanbul’un en önemli eğlence mekânlarının patronları.
Muhtemelen bir kısmını siz de tanıyorsunuz. Bense çoğunu biliyorum.
Soru şu:
Türkiye’deki eğlence mekânları sahipleri arasında en “acayip” ilk 10’u hangileri?
Olay şu.
BluTV geçtiğimiz hafta çok ilginç bir kısa metraj filmi gösterime soktu.
Adı “Acayip”
Konusu da şöyle:
Son yıllarda İstanbul’da tuhaf yerlerde cep telefonu ile davet sistemiyle tuhaf maskeli, kostümlü partiler düzenleniyor.
İşte böyle iki organizatör, bir telefon kostümlü parti düzenliyor.
Davetliler de İstanbul ve Türkiye’nin önde gelen eğlence ve gastronomi mekânlarının sahipleri.
Ancak…
İki organizatör davet mesajlarında küçük bir yanlışlık yapıyorlar.
Partinin verileceği mekânın adresini yanlış yazıyorlar.
Davetliler de adresteki bu mekâna gidince olaylar patlıyor.
Burası varoştaki bir mahallede türkü bar gibi bir eğlence mekânı. Orada da düğüne benzer bir davet var.
Ancak gidenler buranın gerçek mekân, oradaki o türkülü çalgılı eğlenen insanları da partinin kurgusu sanıyorlar ve bunun üzerine başlayan olaylar zincirinde iş karakola kadar gidiyor.
Bu arada 21 davetli o absürt kıyafetleriyle kendilerini hâlâ sürpriz bir parti içinde sanmaktadır.
Kendi payıma bu 17 dakikalık filmi izlerken yerlere yattım.
Gerçek mekân sahipleri, gerçekten absürt kostümler ve diyaloglarla oynuyorlar.
Keyifli bir bayramda gülmek istiyorsanız öneririm.
Tabii, bir fashion uzmanı olarak bu mekân sahibi patronların kıyafetlerini tek tek inceledim.
Cast’ta yer alan 23 patron ve yöneticinin kıyafetleri içinde bir sıralama yaptım.
Bu insanların hepsi işlerinde başarılı kişiler. Bu hepimizi eğlendiren güzel cesaretleri ve mizahları için kutluyorum. İşte Türkiye’nin önde gelen eğlence ve gastronomi dünyasının en absürt patron ve yöneticilerinin “best off’u"
Top 10 listesindeki ilk 10'daki liste başı
Top 23 listesinde ikinci 10 kimler?11.Serkan Çuha: Türkiye On Trade Pazarlama ve İş Geliştirme Müdürü12.Doruk Tırman: No 22 Rider’s13.Aydın Mutluyazar: Pernod Ricard14.Arda Önen: Sail Loft15.Sarp Çölgeçen: Pernod Ricard16.Esra Danışmend Abay: Nişantaşı Beymen Brasserie17.Ferit Baltacıoğlu: House Cafe18.Yaprak Baltacı: Morini19.İsmail Polat: Oberon20.Ali Ünal: Ruby Listede ilk 20'ye giremeyen üç patron ve yönetici21.Başak Soykan: Morini 22.Hakan Dikmen Madeo23.Burak Beşer: Momo Evet bayramın absürt yıldızları bunlar. Gelelim bayramın ikinci absürt olayına… |
Bayram eğlencesine devam ediyorum.
Bu defaki konumuz “kayıp penis…”
Şaka yapmıyorum. Amazon Prime’e geçtiğimiz haftalarda konulan çok ilginç bir belgeselin konusu bu.
Gerçi belgeselin adında 'penis' kelimesi yok.
Adı “Lorena…”
John ve Lorena Bobbitt’in gerçek hikâyesi.
Kişiler ve görüntüler gerçek... Yani olayın dramatizasyonu değil.
Belgesel 23 Haziran 1993 günü ABD’de meydana gelen bir olayı anlatıyor.
O gece Lorena Bobbitt adında bir kadın yatakta uyuyan kocasının penisini kesti ve bu olay bütün dünyanın ilgiyle izlediği bir sitcoma dönüştü.
Lorena Bobbitt penisin kesik parçasını arabasının penceresinden attı.
Organı yerine dikmek için büyük bir arama başlatıldı ve sonunda bulunup dikildi.
Bulunuş hikayesi çok ilginç ama merakınızı kaçırmamak için anlatmayacağım.
Belgesel işte bu olayı ve ondan sonrasını anlatıyor.
Ne yalan söyleyeyim bu 4 bölümlük mini diziyi büyük bir ilgiyle izledim.
Bir erkek olarak bazı yerlerinde ürperdim, bazı yerlerinde ise öyle bir dram karşısında gülmemek için kendimi zor tuttum.
Hatta tutamadım kahkahalar attım.
Eğlenceli bayram programı için banko 2 numara…
Seyrettiğinizde ne demek istediğimi anlayacaksınız.
Ama kadınların daha güleceği kesin."