Ertuğrul Özkök, eşinin adına gönderme yapan, "ansu'ya Mektuplar" başlığı altında yazdığı ve "newsletter" olarak paylaştığı yazılarında bugün, Recep İvedik 7 filmini yorumladı. Özkök, "Recep İvedik 7, ülkemizde sindirilmiş, korkutulmuş bir mizah gücünün yeniden doğuşudur diyebiliriz…" düşüncesini dile getirdi.
Özkök'ün, "Recep İvedik geçen cuma 'Milletin alnına koydu' ama kaç kere koydu?" başlıklı yazısı şöyle:
Recep İvedik geçen cuma 'Milletin alnına koydu' ama kaç kere koydu?
Michael Jackson’ın dünyayı sarsan “Thriller” albümü çıkalı 40 yılı geçmiş.
Daha dün hayatımıza girdiğini zannettiğimiz kapsül Nespresso meğer 36 yıldır hayatımızdaymış.
Thriller albümünün çıkışından 4 yıl sonra kapsül espresso içmeye başlamışız.
Ya Recep İvedik…
O ne zamandan beri bizim ve çocuklarımızın hayatında?
Daha dün değil mi…
Ne yazık ki, “daha dün” artık sandığımızdan çok daha uzun.
Recep İvedik hayatımıza gireli 14 yıl oldu…
Yani çocuklarımızla birlikte Recep İvedik de büyüdü…
Ve değişti…
"Vatandaş Recep İvedik" trollere ihanet mi etti?Son filmi, “Recep İvedik 7” geçen Cuma Disney Plus platformuna kondu ve o geceden itibaren büyük bir tartışma başladı. Topa ilk giren de, iktidara yakın troller oldu. Çünkü, kendileri kadar lümpen sandıkları Recep İvedik onları büyük bir düş kırıklığına uğrattı. “İhanete uğramış” hissettiler kendilerini… Bu defa karşılarında “bilinçli ve aktivist bir Recep İvedik” vardı. Kadın haklarına sahip çıkan, kadınlarla omuz omuza erkek egemen despotluğa karşı savaşan, çevreyi koruyan, haksızlık ve adaletsizliklere, paranın gücüne direnen bir “vatandaş” olmuştu Recep İvedik… Flimde en çok geçen cümle ve kelimeFilmde en çok geçen cümle “Milletin alnına koymak…” Kelime ise “Çökmek..” Konu “Çökelek Holding” adlı bir şirketin, köyün şifalı çamuruna el koymak, yani “çökmek” istemesi. Çökelek Holding’in başkanı “O çamuru alacağız, milletin alnına koyacağız” diyor. Ciddi siyasi göndermeler anlayacağınız… Gezi olaylarına bile göndermeler var… İktidar trolleri yakın ve açık tehlikeyi gördüİktidar trolleri tabii ki, ayakta kalma içgüdüleri ile bu “yakın ve açık tehlikeyi” anında farkettiler. Mizahın epeydir unuttuğumuz “etkili muhalif dili” hiç beklemedikleri bir yerden gelmişti. Kendilerinden sandıkları, kendileri kadar “hödük” Recep İvedik’ten… Anında “Recep İvedik seyretmiyoruz” kampanyasına başladılar. |
Ama ihanete uğramış hödük trollere kötü bir haberim var.
Recep İvedik 7’nin 9 Aralık’ta yayınlanan resmî fragmanı 8 milyon kere seyredildi.
Disney bu fragmanı yayınlamaya başladığı andan itibaren yeni abone sayısında ciddi bir artış oldu.
O nedenle daha önce Netflix’te olan ilk 6 filmin yayın haklarını, cezai şartlarını ödeyerek Disney’e aldı.
Fragmanla ilgili 8 milyon rakamı bana başka bir rakamı hatırlattı.
Babala TV’nin fenomen haline gelen, “Mevzular Açık Mikrofon’un” bölümlerini izleyen sayısı da o kadar…
Günümüzün bir tür Siyaset Meydanı haline gelen bu 4 -5 saatlik tartışma programlarını seyreden insan sayısı da 8 milyona ulaşıyor…
İktidar trollerinin rüyalarında bile göremeyeceği rakamlar bunlar…
Büyüyen muhalif genç bir itiraz sesi yükseliyor bu dijital rakamlardan…
Peki Recep İvedik 7 komik değil mi…
Bazılarına göre böyle...
Bana göre ise, değil. Yine aynı komik Recep İvedik…
Onu Recep İvedik yapan böğürtüleri, el kol hareketleri, yürüyüşü, kurduğu cümleler hepsi yerli yerinde.
Şahan ne kadar politikse Recep İvedik de o kadarPeki Recep İvedik çok mu politik? Değil.. Şahan Gökbakar ne kadar politikse Recep ondan bile az politik. Şahan Gökbakar TV100’de Candaş Tolga’ya verdiği mülakatta hiçbir siyasi partiyi kendine yakın hissetmediğini açık açık söyledi. Recep İvedik için “apolitik bir hödük” bile diyebilirsiniz. Küçüklüğümden itibaren Jerry Lewis, Konuşan Katır, Lorel Hardi komedilerine çok güldüm. Öztürk Serengil’in “Yeşşe” nidası yüzünden, “doğru dürüst Türkçe konuş” diyen büyüklerimden enseme epey şaplak yedim. Sami Hazinses’in canlandırdığı, ve yüzünü hiç görmediğimiz, herkesi tir tir titreten o “Hamza Abimiz’in” aslında minnacık bir Sami Hazinses olduğunu öğrendiğimiz sahnede gülmekten yere yıkıldım. 12-13 yaşında bir çocuktum… Ben o gün ne kadar politik idiysem, bugünkü Recep İvedik de o kadar politik işte… |
Recep İvedik’i hep sevdim.
Çünkü o iri yarı, beceriksiz kabadayı yürüyüşü, o simsiyah kaş ve sakalın altında hep temiz kalmış bir şeyler vardı.
Kadınlara en hödükçe davranması beklenen o karakterin, aslında tam aksine kadınları savunduğunu geç anladık.
Belki de o yüzden, altıncı filmde Afrika’ya gittiğinde, erkek egemen kabilede, krallık madalyonunu bir kadına vermesi gözümüzden kaçmıştı.
Şimdi kadına bakışındaki güzelliği yedinci filminde gözümüze sokunca anladık…
Geç de olsa anladık.
Şahan Gökbakar büyüdü.
Evlendi, çocuk sahibi çok iyi bir aile insanı oldu.
Orman yangınlarında, müthiş bir rol modeli olarak milletin gözüne girdi.
Recep İvedik de büyüdü…
Ve artık Metin Akpınarlar, Ferhan Şensoylar kulübüne katıldı.
Tıpkı bir zamanlar, harika İnek Şabanımız, Kemal Sunal’ın da büyüyüp bir daha hiç çıkmamak üzere hayatımıza girmesi gibi…
Kısaca…
Recep İvedik 7, ülkemizde sindirilmiş, korkutulmuş bir mizah gücünün yeniden doğuşudur diyebiliriz…
NOT: Bu konuda güzel bir yazı okumak isteyenlere “Diken” haber sitesinde Zeynep Güven Ünlü’nün “Türkiye’nin halleri onu bile bozmuş: Yeni Recep İvedik bildiğimiz gibi değil” başlıklı yazısını tavsiye ederim.