Hürriyet yazarı Ertuğrul Özkök, iki kız çocuğunu alıkoyduğu iddia edilen Nihat Doğan'ın çocukları neden evine aldığını ikna edici bir şekilde açıklaması gerektiğini belirterek, Doğan'a "Mankurt deyince başkan destekler mi sanıyorsun" sorusunu yöneltti.
Çocukların babasının şikayetini geri çekmesine ilişkin değerlendirme yapan Özkök, "Baba bize şikâyet dilekçesini niye geri aldığını açıklamalı" diyerek babanın tavırlarını anlamadığını belirtti. Doğan'ın söz konusu olayın gündeme gelmesi sonrası yaptığı 'biz'li açıklamalara tepki gösteren yazar, " Yoksa evde o kızlarla yalnızdın da ego cücüğün patladı, o sırıtık 'Ben'i Kanal D Haber’in iğne soktuğu bir “Siz” balonuna mı çevirdi..." vurgusu yaptı.
Ertuğrul Özkök'ün "Mankurt deyince başkan destekler mi sanıyorsun" başlığıyla (14 Eylül 2018) yayımlanan yazısı şöyle:
"Nihat Doğan konuştukça batıyor... Bu haberi yayınlayan Kanal D’yi “Mankurt” diye, “Rabbine” sığınarak suçlamaya çalışıyor.
“Mankurt” Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Merkel’in Türkiye’ye gelişini engellemek isteyenler için kullandığı bir kavram.
Herhalde sanıyor ki “Mankurt” deyince Cumhurbaşkanı’nın desteğini alacak, bu ülkenin muhafazakâr insanı “Canım ne var bunda...” diyecek.
Bak aslanım....
Bu olay Amerika’da olsa bundan rahatlıkla bir “Me too” olayı patlardı.
Bir yargıda bulunmuyorum, bir suçlamada bulunmuyorum.
Aile Bakanlığı’nın herhangi bir çevreden gelecek baskıları falan dinlemeyip bu işin içini dışını ortaya çıkarmasını bekliyorum.
Ama bildiğim, inandığım, bilmek istediğim, inanmak istediğim şu: Ne Cumhurbaşkanı, ne bu ülkenin muhafazakârı, ne de geri kalanı “Mankurt” lafının arkasına sığınmayı yutar.
Çünkü işin içinde çocuklar var...
Kız çocukları...
Yani bayrak artık ailelerin, annelerin elinde...
Nihat Doğan’la ilgili yazıyı önceki gün yazmıştım, dün yayınlanacaktı.
Kızların babası şikâyet dilekçesini geri çekince ben de yazıyı çekip biraz daha derinine bakayım dedim.
Ancak son 24 saatte iki önemli gelişme oldu:
- Birincisi Aile Bakanlığı işe el koydu.
- İkincisi Nihat Doğan’ın verdiği ifade ortaya çıktı.
Evet... Biri 11 öteki 16 yaşında iki kız çocuğunu evine almış.
Çocuklar 45 dakika evinde kalmış.
Çıkarken çocuklara para teklif etmiş...
Kızların babasının da halini tavrını hiç anlamadım.
Sen önce Kanal D’ye çık, bütün milletin gözüne baka baka kızların o eve gitmesini anlat.
Sonra dilekçe verip hakkında şikâyetçi ol.
Sonra nedendir bilinmez, şikâyet dilekçeni geri çek...
- Birincisi, Nihat Doğan iki kız çocuğunu neden evine aldığını bize ikna edici şekilde açıklamalı.
- İkincisi, kızların babası çıkıp bize şikâyet dilekçesini niye geri aldığını ikna edici biçimde açıklamalı.
Ben Nihat Doğan’ın asıl ilk günkü açıklamasına taktım. Allah aşkına şu afraya tafraya, izbandutlaşmış şu kibire bir bakın...
Diyor ki...
“Bizi bilen bilir, bilmeyen de kendi gibi bilir. Gerekli görülürse önümüzdeki günlerde geniş kapsamlı bir basın toplantısı yapıp konuya açıklık getiririz...”
Breh breh ki ne breh!
Adam çoğul konuşuyor çoğul...
“Ben” yetmemiş, büyük harflerle “Biiiz” diye göğsünü yumrukluyor...
“Siz” kimsin be adam...
O gün evde senin mukallitin başkaları da mı vardı ki “Biz”diyorsun...
Yoksa “Nasılsa bana destek atarlar”diye düşündüğün erkek milleti adına mı konuşuyorsun?
Yoksa evde o kızlarla yalnızdın da ego cücüğün patladı, o sırıtık “Ben”i Kanal D Haber’in iğne soktuğu bir “Siz” balonuna mı çevirdi..."
Yazının tamamı için tıklayın