Eşitlik İçin Kadın Platformu (EŞİK), ''İstanbul Sözleşmesi’nin tek bir maddesinden bile vazgeçmiyoruz!'' diyerek yaptığı açıklamada, hükümetin ivedilikle yerine getirmesini istedikleri 5 acil talebi kamuoyu bilgisine sundu.
Kadınların kazanılmış haklarını tehdit eden söylem ve girişimlere son verilmesini talep eden EŞİK, ''Evde, işte, sokakta, tüm toplumsal yaşamda şiddetsiz bir yaşam sürme hakkımız için acil eylem planı uygulayın'' dedi.
Platform yaptığı açıklamada, Cumhurbaşkanlığı İletişim Merkezi’nin (CİMER), İstanbul Sözleşmesi’nin ayrımsız ve etkin uygulanması talebini içeren beş yüzden fazla kadının başvurusuna henüz cevap vermediğini de belirtti.
Açıklamada, ''Biz eşit ve özgür olduğumuz, baskı, şiddet ve ayrımcılığa uğramadığımız, huzurla ve umutla dolu bir hayat yaşamak istiyoruz. Böyle bir hayatı hak ediyoruz!'' ifadeleri kullanıldı.
Yapılan açıklamada iktidar, kadınların hayatlarını ve geleceklerini siyasi pazarlıkların konusu haline getirmekten vazgeçmeye, kadına yönelik şiddetle ve kadın cinayetleri ile mücadele için talepleri çerçevesinde bir acil eylem planı hazırlayıp uygulamaya çağrıldı.
Eşitlik İçin Kadın Platformu'nun 5 acil talebi ise şu şekilde:
''...
Demokrasinin öncelikli kriterlerinden biri eşit yurttaşlık hakkıdır. Eşit yurttaşlık hakkının reddedildiği veya aşındırıldığı; kadınların erkeklerin baskı ve şiddeti altında yaşamaya mahkum edildiği, farklılıkların ayrımcılığa gerekçe yapıldığı toplumların bugününde huzur; geleceğine dair herhangi bir umut yoktur. Kadınlarla erkeklerin eşit olduğu, kimseye ayrımcılık yapılamayacağı fikrini kabul edin. Kadınların hayatın her alanında eşit temsilini sağlamak, eşitliği hayata geçirmek için somut adımlar atın.
İstanbul Sözleşmesi’nden imzanın çekilmesi, 6284 sayılı Şiddet Yasası’nın değiştirilmesi, çocuk istismarcılarına af getirilmesi, boşanan kadının nafaka hakkının 2-3 yıl gibi sürelerle kısıtlanması, kadının ev içi emeğinden kaynaklanan miras hakkına el konulması, farklı cinsel yönelimlere ayrımcılık yapılması gibi tartışmalara derhal son verin. Kadın Bakanlığını tekrar kurun, bakanlıklar ve tüm devlet mekanizmalarında eşitlikle ilgili birimler oluşturun. Alanda çalışan bağımsız kadın örgütlerine ve kadınlara yapılan saldırıları önleyin. Hak örgütlerini engellemek yerine destekleyin.
Fiziksel, psikolojik, cinsel ve ekonomik şiddetle ilgili acil bir eylem planı oluşturun. Şiddeti önlemeye yönelik İstanbul Sözleşmesi ve 6284 sayılı Yasayı tartışmaya açmaktan vazgeçin. 7/24 çalışacak etkin bir Alo Şiddet Hattı, her 100 bin nüfusa en az bir sığınak, her 200 bin nüfusa en az bir cinsel şiddet kriz merkezi açarak şiddetle ilgili ulusal mücadele ağını bir an önce kurun. Şiddete uğrayan kadınların bağımsız bir yaşam kurmak için ihtiyaç duyduğu barınma, eğitim, sağlık, istihdam olanaklarını sağlayın. Göçmen kadın ve çocuklara yönelik şiddeti önleme ve şiddete karşı korumada ayrımcılık yapmayın. İstanbul Sözleşmesi ve 6284 sayılı Yasayı eksiksiz uygulayın.
Özellikle kız çocuklarını örgün eğitimin dışına iten, çocuk yaşta evlendirmelerin ve çocuk işçiliğinin önünü açan 4+4+4 parçalı eğitim sistemine son verin. 12 yıl kesintisiz ve parasız eğitime geçin. Eğitim müfredatını eşitlikçi, insan haklarına saygılı, ayrımcılıktan arındırılmış bir içerikte, toplumsal cinsiyet eşitliğini gözeten, bilimsel yaklaşımlarla hazırlayın.
Kamu ve özel sektör istihdam oranlarında ve yönetim kademelerinde cinsiyet eşitliğini sağlayacak önlemleri derhal devreye sokun. Babaların da çocuk bakım yükümlülüğü olduğunu unutmadan; cinsiyet ayrımcılığı yapılmadan her iş yerine ve her mahalleye ücretsiz kreşler açılmasını sağlayın. İş yerinde şiddeti ve ayrımcılığı önlemek için etkin politikalar uygulayın.''
AKP Sözcüsü Ömer Çelik, İstanbul Sözleşmesi ile ilgili çalışmaların sürdüğünü açıklamış, bazı maddelerde değişiklik yapılabileceği ise gündeme gelmişti.