Eski HSYK üyesi Birol Erdem'in daha önce tanık sıfatıyla verdiği 76 sayfalık ifadesi ortaya çıktı. Ergenekon davasıyla ilgili olarak "O zaman düşman ortaktı" diyen Erdem, "Bu çerçeveden bakıldığında hem bizim bakanlıkta hem de diğer bakanlıklarda bu sürecin bu yapı mensuplarına itibar kazandırdığını, önlerini açtığını, bu büyük hizmetleri nedeniyle de bazı ufak tefek hatalarının görmezden gelindiğini rahatlıkla söyleyebiliriz" görüşünü dile getirdi. Darbe girişiminin ardından Fethullah Gülen cemaatine yönelik olarak başlatılan soruşturmalar kapsamında 3 Haziran'da gözaltına alınan eski Adalet Bakanlığı Müsteşarı ve Başbakanlık Yüksek Müşaviri Birol Erdem dün adliyeye sevk edilmişti.
Ankara Başsavcılığı'nca 2016 yılı Kasım ayında 'FETÖ'nün yargı yapılanmasına ilişkin soruşturmada tanık olarak dinlenen eski HSYK üyesi, Adalet Bakanlığı Müsteşarı ve Başbakanlık Yüksek Müşaviri Birol Erdem, geçen hafta eşi Gülümser Erdem ile birlikte "şüpheli" sıfatıyla gözaltına alınmıştı. Sözcü gazetesinden Asuman Aranca'nın haberine göre, Erdem'in tanık sıfatıyla 6 gün boyunca verdiği 76 sayfalık ifadesine ulaşıldı. "FETÖ'cü değil, Milli Görüş çizgisinden geldiğini" söyleyen Erdem'in, kendisine sorulan soruları yanıtladı.
Erdem'in, ifadesini alan Savcı Ahmet Akça'nın, Ergenekon davası olarak bilinen sürecin "FETÖ tarafından nasıl kullanıldığına" ilişkin sorusuna verdiği yanıt itiraf niteliğinde. Erdem, 9 kişinin hayatını kaybettiği Ergenekon davaları süreci için şunları söyledi:
"O zaman düşman ortaktı. Ordunun içindeki cuntacılar AKP ve Fethullah Gülen'i bitirme planı yapmışlardı. O halde omuz omuza verilip bu planları yapanlardan hesap sorulmalıydı. Bu soruşturmayı yürüten emniyetçiler ve savcılar istedikleri zaman istedikleri yetkiliyle görüşebiliyorlar, çeşitli taleplerde bulunabiliyorlar ve istediklerini de alabiliyorlardı. Bu çerçeveden bakıldığında hem bizim bakanlıkta hem de diğer bakanlıklarda bu sürecin bu yapı mensuplarına itibar kazandırdığını, önlerini açtığını, bu büyük hizmetleri nedeniyle de bazı ufak tefek hatalarının görmezden gelindiğini rahatlıkla söyleyebiliriz."