Eski cuntacı asker: Bunlar darbecilerin yüz karası

Eski cuntacı asker: Bunlar darbecilerin yüz karası

20 Mayıs 1963’de Talat Aydemir'le birlikte darbe girişiminde bulunan Harp Okulu öğrencilerinden Zihni Çetiner, 15 Temmuz darbecilerini 'darbecilerin yüzkarası' diyerek eleştirdi. Çetiner, "Bunlar darbecilerin yüzkarası. Bunlar darbeyi millete karşı yaptı" dedi. Çetiner, o gün de MİT'in istihbarat almasından dolayı kendi girişimlerini erkene çekmek zorunda kaldıklarını hatırlattı.

Hürriyet'te yer alan habere göre, 20 Mayıs 1963’de darbe girişiminde bulunan ve başarısız olup yakalandıktan sonra idam edilen Emekli Albay Talat Aydemir’in öğrencisi olan ve o dönem birlikte hareket ettiklerini belirten Zihni Çetiner, 15 Temmuz darbe girişimini değerlendirdi.

Talat Aydemir

15 Temmuz darbe girişimini yapanları 'darbecilerin yüzkarası' olarak nitelendiren Çetiner, darbecilerin 'halkın üzerine ateş açmasının kabul edilemez' olduğunu ve asıl darbeyi millete karşı yaptıklarını belirtti. Milletin meclisinin bombalandığını ve gözlerin kırpılmadan kan akıtıldığını söyleyen Çetiner, böyle bir darbe girişiminin olamayacağını ifade etti.

 

İki darbe girişimi arasındaki benzerlikler

 

15 Temmuz darbe girişimi ile yaptıkları 20 Mayıs 1963 darbesi arasında benzerlikler olduğuna da işaret eden Çetiner, “Bizim yaptığımız hareketle, darbe girişimcilerinin yaptığı hareket arasındaki benzerlik; her iki harekette de birlikler arasında koordinasyon eksikliği bulunuyor. Biz Talat Aydemir’i evinden alıp Harp Okulu’na getirdiğimiz zaman Ankara’daki birlikler arasında koordinasyonu sağlayamadık. İkinci benzerlik ise o zamanki radyo Ankara’nın merkezindeydi. Ankara radyo evini teslim aldık ama Etimesgut’daki verici istasyonu hükümet güçlerinin elindeydi. Etimesgut’u teslim alamadık. O zaman 28. Tümen Kurmayı Ali Elverdi radyoyu basıp, TSK’nın bu darbeyi desteklemediğini söyledi. Burada da aynı şey oldu, özel kanalların yayınını kesemediler. TRT’yi kapattılar, diğer kanalları kapatamadılar” dedi.

 

Hava örgütlendi, kara örgütlenmedi

 

Girişim ordusunda bir başıbozukluk olduğunu belirten Çetiner, “Hava kuvvetleri iyi örgütleniyor ama kara ordusu örgütlenmiyor. Kara ordusunun olmadığı harekat başarılamaz. Biz de, kara kuvvetleri harekete geçmek için geç kalmıştı” diye konuştu.

Kendi yaptıkları darbe girişimiyle 15 Temmuz’daki darbe girişiminin ikisinde de hareketin kumanda merkezinin parçalanmış olduğunu dile getiren Çetiner, herkesin istediği gibi hareket ettiğine dikkat çekti.

 

"Biz de erken başlamak zorunda kaldık"

 

1963 yılında darbe yapacaklarını Milli İstihbarat Teşkilatı’nın (MİT) haberi olduğunu öğrenince aynı 15 Temmuz darbecileri gibi alelacele hareket ettikleri dile getiren Çetiner, “Biz darbeyi gece yapacaktık ancak MİT’in ihbar alması sebebiyle 23.30’da gerçekleştirdik. Zırhlı birlikler 23.30’da çıktık ama harp okulu 45 dakika geç çıktı ve 00.15’te geldi. Bu nedenle tanklar piyadesiz kaldı. MİT, bunların da hareketinin istihbaratını alıyor. Darbeciler de alelacele harekete geçiyorlar. Karar verdikleri saatten tam 6 saat önce harekete geçiyorlar. Darbe girişimi hareketi istihbarat edildiği için 20.30-21.00 ‘de tanklar çıkmak zorunda kalıyor. Organizasyon var, örgütlenmişler ama ihbar edildiği için telaşla hareket ediliyor. Başarısızlığın en büyük etkilerinden biri de bu” diye konuştu.

Darbe girişimcilerinin yaptıklarının hiçbir ulvi değerle izah edilemeyeceğini belirten Çetiner, bunun vahşet olduğunu söyledi. Çetiner, “Orduda belki yüzde 5 oranında unsurları kalabilir ama yeniden örgütlendirip de birlikleri harekete geçiremezler. FETÖ tarafından asla ikinci bir darbe olmaz. O iş bitti” dedi.