Altılı Masa’da çıkan cumhurbaşkanı adaylığı krizi İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu ile Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş’ın cumhurbaşkanı yardımcısı olması çözümüyle aşıldı. Sözcü yazarı Saygı Öztürk, belediye başkanlarının istifa etmeden cumhurbaşkanı yardımcılığı görevi yürütmelerinde “yasal engel” olabileceği tartışmalarına değindiği bugünkü yazısında, eski Danıştay Başkanı Nuri Alan’ın görüşlerine yer verdi.
“Anayasayı yine açalım. 104. maddede cumhurbaşkanının yetkilerini açıklandıktan sonra, 'Anayasa'da, kanunla düzenlenmesi öngörülen konularda, cumhurbaşkanlığı kararnamesi çıkarılamaz’ deniliyor” diyen Öztürk, Alan'ın konuya ilişkin şu görüşlerini aktardı:
"Kanunla düzenlenmesi gerektiği açıkça belirtilmiş. Bu konuda cumhurbaşkanlığı kararnamesi çıkarılamaz. Şimdiki Anayasa Mahkemesi'nin yapısını da dikkate alırsanız, iki büyükşehir belediye başkanının cumhurbaşkanı yardımcısı olarak önerilmeleri ileride çok önemli problem olabilir. Cumhurbaşkanı, yardımcılarıyla ilgili düzenleme yapabilir ama bu düzenlemenin mahalli idarelere yani bunun organı olan belediye başkanına ilişkin kısmında düzenleme yapamaz. İki başkana ileride görev verirlerse cumhurbaşkanlığı yardımcılığını tehlikeye atacak bir konudur."
Millet İttifakı protokolünün 12. maddesinde, "Güçlü yürütme” öngörüldüğüne dikkati çeken Öztürk, şu görüşlerini aktardı:
“Bu durumda cumhurbaşkanının yetkisi azalıyor. Dolayısıyla kanuna eşdeğer kurallar konuluyor. 6'lı ittifakın ilkeleri doğrultusunda istişare olur ama her türlü kararda ona danış, buna danışmakla da işleri geciktirir. O yüzden, tek adam rejimini silip süratli çözümlere gitmek gerekiyor.
İmamoğlu ve Yavaş'ın cumhurbaşkanı yardımcısı yapılması durumunda, belediye üzerinde vesayet yetkisi olacak. Mahalli idarenin takip edeceği politikasıyla, hukuk dışına çıkmaması yönünde yürütmenin kontrol yetkisi var. Yavaş ve İmamoğlu hem belediye başkanı olacak hem de bu sıfatlarını koruyarak cumhurbaşkanı yardımcısı olacağına göre yürütme organına sahip olacak. Bu durumda, yapılan düzenleme anayasaya aykırılığı gerekçe gösterilip Anayasa Mahkemesi'ne iptal davası açılabilir.”
Yazının tamamını okumak için tıklayın.