Eski dekan, kitabına "Başımı yedin Duşakabinoğlu" ismini verecek

Eski dekan, kitabına "Başımı yedin Duşakabinoğlu" ismini verecek

Denizli’deki “FETÖ/PDY”’nin Pamukkale Üniversitesi'ndeki yapılanmasına yönelik 73'ü tutuklu, 115 sanıklı davaya devam edildi. Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'ın, tarihteki Türk devletlerini temsil eden kıyafetler giyen askerlerle devlet büyüklerini karşılama fotoğrafına yaptığı 'Duşabakinoğulları' yorumu yüzünden Tıp Fakültesi Dekanlığı'ndan istifa etmek zorunda kalan ve sanıklar arasında yer alan Prof. Dr. Hasan Erken, savunmasının bir bölümünde, cezaevinde yaşadıklarını kitap haline getireceğini ve 'Başımı Yedin Duşakabinoğlu' veya 'Bir günde nasıl terör örgütü üyesi oldum' başlığını atacağını söyledi.

"Doğruyu deliye söyletirlermiş"

'FETÖ/PDY'nin Pamukkale Üniversitesi'ndeki yapılanmasına yönelik davanın ilk duruşması, Denizli 5. Ağır Ceza Mahkemesi'nde devam ediyor. 73'ü tutuklu, toplam 115 sanıklı davada, PAÜ'nün eski rektörü Hüseyin Bağcı'nın ardından "örgütün üniversitedeki yöneticilerinden" olduğu iddia edilen Hasan Herken, 43 sayfalık yazılı savunma yaptı. Herken savunmasına, "Doğruyu deliye söyletirlermiş. Bu davanın delisi ben olacağım" diyerek başladı.

"15 Temmuz'dan sonra herkes besleme çeker gibi küfrediyor"

Ülkenin hassas bir dönemden geçtiğini, Türkiye'de olağanüstü zamanların hiçbir zaman bitmediğini belirten Herken, "Bu iklim iki şeyi sürekli üretir. Bunlardan biri mehdi, diğeri münafık. Bizdeki yönetim tarzı herkesi çok yüzlü olmaya zorlamaktadır. Menderes de, Ecevit de, Erbakan da bir zamanlar Atatürkçüydü. Şimdi herkes dindar. Çünkü hakim unsur böyle olmasını istiyor. İşlerini yürütebilmek için erkekler sakal bırakıyor, kadınlar başını örtüyor. Bu ülkede münafık olmak, yani şu günlerdeki deyimle kripto olmak, yaşamak için zorunlu. Bir dönem herkes, şu an FETÖ denilen, geçmişte cemaat olarak bilinen yapı ile birlikte olmak, fotoğraf çektirmek için sıraya giriyordu. 15 Temmuz'dan sonra herkes besleme çeker gibi küfrediyor. Çünkü bu küfrü azaltırsa, kripto sanılmaktan korkuyor" dedi.

"Darbeciler, karanlık yerlerde aranmalı"

Savunmasında, iddianameyi hazırlayan savcının darbecileri yanlış yerde aradığını, bilim yuvalarının terörist yetiştirecek yerler olmadığını ifade eden Herken, "Darbecilerin karanlık yerlerde aranması gerekir. Dava konusu yapıya destek verenler aranıyorsa, okul açması için izin veren Milli Eğitim Bakanlığı, Finans kurumu açması için izin veren BDDK, Türkçe olimpiyatlarına katılan rical­i devlet, 'Dön artık bu hasret bitsin' diyen yöneticiler arasında aranmalıdır" dedi.

"Başımı yedin Duşakabinoğlulları"

Pamukkale Üniversitesi'nden 100 akademisyenin yargılanmasını dünya çapında bir olay olarak nitelendiren Herken, "Butik bir şehir üniversitesindeki hocalardan 100 tane silahlı terör örgütü üyesi çıkarılmıştır. Dreyfus Davası, bu davanın yanında sönük kalır. Cezaevinde yaşadıklarımı kitap haline getireceğim. Kitabıma da 'Başımı Yedin Duşakabinoğlu' veya 'Bir günde nasıl terör örgütü yöneticisi oldum' ismini vereceğim" dedi.

Ayrıca Herken, savunmasında 'FETÖ/PDY'den tutuklu Pamukkale eski Kaymakamı Veysel Beyru'nun iki kez intihar girişimde bulunduğu da ileri sürdü. Duruşma Herken'ın savunmasıyla bugün sona erdi.