Suriye Türkmen Meclisi'nin eski başkanı Abdurrahman Mustafa, Fırat Kalkanı harekâtının 2 yıl önce planlandığını ancak gizli bir elin bunu engellediğini belirterek, "Rus uçağının düştüğü dönemde Celabrus'a operasyon bekleniyordu. Müdahalenin FETÖ tarafından engellendiğinden artık eminiz" dedi. Mustafa, Türkiye’nin kırmızı çizgisi olarak ilan ettiği Kürt güçlerinin Fırat’ın batısına geçmemesi konusuna dair “Bizim beklediğimiz bu operasyon kilometre ile sınırlanmamalı. Bu terör örgütleri temizlenene kadar sıcak takip edilmesi gerekir. Bu Suriye halkının talebidir. Ben PYD'nin Fırat'ın doğusunda da yaşatılmaması gerektiğini düşünüyorum. PYD bir terör örgütüdür. Eğer bir güçleri varsa Suriye muhalefeti ile birlikte hareket etmeliler” dedi
Eski Suriye Türkmen Meclisi Başkanı Abdurrahman Mustafa'nın Sabah gazetesinden İsa Tatlıcan'a verdiği söyleşi şöyle:
Darbe girişimi başarılı olsaydı Suriye Türkmenleri için ne değişirdi?
Suriye Türkmenleri diye bir şey kalmayacaktı. Çünkü Türkiye yok olacaktı. Darbe gerçekleşmiş olsaydı PYD koridoru gerçekleşecekti. DAEŞ daha da güçlenecekti. Azez-Cerablus arasındaki koridor gerçekleşseydi, Suriye Türkmenleri diye bir varlık kalmayacaktı.
FETÖ'nün Türkiye-Suriye sınırındaki gelişmelerde rolü nedir?
Aslında "Fırat Kalkanı" çok önce planlanmıştı. Bir türlü hayata geçirilmiyordu. Gizli bir elin çeşitli bahanelerle bu harekâtı durdurduğu söyleniyordu. Şu an, neden geciktiği netleşiyor. Rus uçağının düştüğü dönemde Celabrus'a bir operasyon bekleniyordu. Rus uçağının düşürülmesiyle birlikte bugünlere kadar gelindi. Celabrus'a operasyonun da FETÖ tarafından engellendiğinden artık eminiz. Bu örgüt Türkiye'nin bölgede çıkarları doğrultusunda müdahil olmasını istemiyordu.
FETÖ'cü askerlerin Suriye Türkmenlerine tutumu nasıldı?
Suriye Türkmenleri açısından ters giden bir şeylerin olduğunu görüyorduk. Bir defa Türkmenler için giriş çıkışlarda sıkıntılar oluyordu. Üst düzey yetkililer bize destek verirken, uygulama noktasındaki bu örgüt üyeleri yüzünden çok sıkıntılar çekiyorduk. Devletin içinde bir devlet olduğunu asla düşünmüyorduk. 15 Temmuz'da bu gerçek ortaya çıktı.
PYD lideri Salih Müslim'in açıklamalarını nasıl değerlendiriyorsunuz?
Salih Müslim'in açıklamalarını bir şaşkınlık olarak kabul ediyorum. Koskoca Türkiye Cumhuriyeti'ne kafa tutmak bir şaşkınlık refleksidir. Arkasında ABD ve Rusya olduğunu düşünen Müslim bir travma yaşıyor. İnşallah dersini almıştır.
Türkiye Celabrus'ta kalıcı olmalı mı?
Bizim beklediğimiz bu operasyon kilometre ile sınırlanmamalı. Bu terör örgütleri temizlenene kadar sıcak takip edilmesi gerekir. Bu Suriye halkının talebidir. Ben PYD'nin Fırat'ın doğusunda da yaşatılmaması gerektiğini düşünüyorum. PYD bir terör örgütüdür. Eğer bir güçleri varsa Suriye muhalefeti ile birlikte hareket etmeliler.
PYD muhalefet cephesinde yer aldığını söylüyor. Peki Esad ile savaşıyor mu?
Asla savaşmıyor. Son dönemde Haseke'de bazı olaylar oldu ama orada bir tiyatro oynandı. Aynı Kobane gibi. PYD baştan bu yana Suriye muhalefeti ile birlikte hareket etmedi. PYD'nin maaşlarını bugüne kadar Suriye rejimi veriyordu. Rejim nasıl daha önce Türkiye'ye karşı PKK'yı desteklediyse bugün de PYD'yi destekledi. PYD'de bu kaostan yararlanarak kendi devletini kurmayı planlıyor.
ABD'nin Suriye politikasının ne olduğunu anlayabildiniz mi?
ABD'nin Suriye politikası kaostur. Kaos devam etsin ve Suriye bölünsün istiyorlar. Kürt koridoru bugün enerji koridorudur. Burada bir Kürt devleti ya da ikinci bir İsrail kurulsun istiyorlar.
Türkiye'nin Cerablus'a müdahalesini bekliyor muydunuz?
Bizim beklediğimiz bir operasyondu. Suriye Türkmenleri bir varoluş mücadelesi veriyor. Bugün etnik temizlik yapılıyor. Türkmen varlığını korumamız için sadece Halep bölgesi kaldı. PYD'nin oluşturduğu kantonlar buradaki varlığı da tehdit ediyordu. Süper güçleri arkasına alan PYD, Türkiye'nin müdahalesini beklemiyordu. Suriye'deki Türkmen varlığının yok olmasına Türkiye'nin izin vermeyeceğini biliyorduk. Bu aslında dünyaya bir mesajdı. Cerablus operasyonu gösterdi ki arkalarınızda istediğiniz güç olsun Türkiye buna izin vermeyecek.
Fırat Kalkanı'nın nihai hedefi nedir?
PYD ve DAEŞ unsurlarını Cerablus- Azez arasındaki bölgeden temizlemek. Şu an daha başlangıçtayız. Ama Türkiye'nin kararlı olduğunu ve Türkmenler tarafından desteklenen Özgür Suriye Ordusu'nun bu işi yerine getireceğini herkes görmüştür.
Suriye konusunda devre dışı bırakılmak istenen Türkiye'nin üstlendiği rol nedir?
Biz Türkmensiz bir Suriye düşünülemeyeceğini, Türkiye'siz bir Ortadoğu düşünülemeyeceğini biliyoruz. Cumhurbaşkanı Erdoğan'sız asla Suriye'ye barış gelmeyeceğini gördük. Bütün süper güçler Türkiye'yi bu çözüm sürecinden uzaklaştırmaya çalıştı. Ancak şu görüldü ki Türkiye'siz asla bir barış gerçekleşmeyecektir. Türkiye Suriye'nin inşasında hak ettiği belirleyici rolü üstlenmiştir.