KCK Ana Davası’nda yargılanan, ancak dokunulmazlıkları bulunması nedeniyle ifadeleri alınmadığından dosyaları ayrılan HDP’li eski milletvekilleri Osman Baydemir, Ahmet Yıldırım, Besime Konca, Nadir Yıldırım ve Selma Irmak ile halen milletvekili olan Alican Önlü ve Dirayet Taşdemir’in sanıkları arasında bulunduğu dava görüldü. İddia makamı, eski ve yeni 8 milletvekili hakkında hapis talebinde bulundu.
Mezopotamya Haber Ajansı'nda yer alan habere göre, sanık sıfatı ile 29 ismin yargılandığı davanın sanıkları arasında bulunan HDP eski milletvekili Çağlar Demirel’in dosyası, yargılandığı başka bir dava dosyası ile birleştirilmesine karar verilmiş, diğer sanıklar olan Remzi Kartal, Sabri Ok, Nurettin Demirtaş, Hüseyin Zorlu, Fikri Aktaş, Müzeyyen Güneş, Nadire Nergiz, Mesude Şahin, Kenan Ayaz, Gülabi Dere, Özlem Tanrıkulu, Hamit Aslan, Nesrin Deniz, Mustafa Sarıkaya, Gülistan Aksoy, Şükran Aydın, Mehmet Ermiş, Mehmet Duman, Gülay Calap, Ünal Ahmet Çelen ve Erkan Pişkin hakkında ise yakalama kararı çıkarılmıştı.
Diyarbakır 2. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen duruşmaya sanıklardan katılan olmazken, bazılarının avukatları salonda hazır bulundu. Dava kapsamında yargılanan isimlerden biri olan Gülistan Aksoy’un UYAP’taki nüfus kayıt bilgilerine göre 25 Temmuz 2020 yılında hayatını kaybettiğinin anlaşılması dolayısıyla dosyası düşürüldü. Davada yargılaması süren isim sayısı böylece 27’ye düştü.
Duruşmada iddia makamı, esas hakkındaki mütalaasını mahkeme heyetine sundu. Sunulan mütalaada yargılanan isimlerden Nadir Yıldırım ile Alican Önlü hakkında “örgüt yöneticiliği”nden, diğer isimler olan Osman Baydemir hakkında 2 kez olmak üzere Ahmet Yıldırım, Besime Konca, Nadir Yıldırım, Dirayet Taşdemir ve Selma Irmak hakkında “örgüt üyeliği”nden hapis cezaları talep edildi.
Mütalaaya karşı savunma yapan avukatlar, dosyada yer alan milletvekillerinin yargılanmasına Anayasa’da yapılan değişiklikle kapı aralandığını ancak Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin (AİHM) HDP'li 40 milletvekilinin başvurusu üzerine 1 Şubat 2022’de aldığı “Encü ve diğerleri” kararında bu değişikliği “ihlal” saydığını hatırlattı.
Dolayısıyla bugüne dek esas ve usule dair yapılan tüm işlemlerin yasaya aykırı olduğunu söyleyen avukatlar, AİHM kararı tercümesinin Adalet Bakanlığı’ndan istenmesini ve yargılanmanın durdurulmasını talep etti. Mahkeme heyeti, duruşmayı Eylül ayına erteledi.