Ankara Çayyolu'ndaki bir eğlence yerinde üç kişinin istekte bulundukları şarkıyı bilmediği gerekçesiyle müzisyen Onur Şener’in öldürülmesi Eskişehir’de de protesto edildi. Müzisyenler adına konuşan Haşim Tayyar, “Dünyadaki tüm canlılara ilham olan müziğin bile iyileştiremediği canilerin; harika bir insanı sevenlerinden ve sevdiklerinden bu kadar kolay ayırmasına çok kızgınız” dedi. Onur Kurnaz ise, "Maalesef insan hayatının ne kadar değersiz olduğunun tokat gibi örneklerini gün be gün tecrübe ediyoruz. Pandemi döneminde açlıkla, mental buhranlarla yüzleşmek durumunda bırakılan ve kaderine terkedilen müzisyenler için zulüm bitmemiş görünüyor" diye konuştu.
Müzisyen Onur Şener’in Ankara'da çalıştığı bir mekanda, iş çıkışında öldürülmesi, bugün Eskişehir’deki müzisyenler tarafından da protesto edildi. Ulus anıtı önünde bir araya gelen müzisyenler Onur Şener ve kızının fotoğraflarıyla basın açıklaması yaptı.
Onur Kurnaz açıklamada şu ifadelere yer verdi:
"Bir insan, bir baba, bir müzisyenin hayatının sebepsizce elinden alınmasını konuşmak üzere burada bulunuyoruz. Maalesef tüm önlemlere, yasalara, topluma karşı gelerek şiddeti hayatımızın merkezine mıh gibi çakan faillerin meslektaşımız Onur Şener’in yaşamını söndürüp, ailesi ve sevenlerini ve elbette biz müzisyenleri ne kadar dehşete sürüklediğini konuşmalıyız. Maalesef insan hayatının ne kadar değersiz olduğunun tokat gibi örneklerini günbegün tecrübe ediyoruz. Pandemi döneminde açlıkla, mental buhranlarla yüzleşmek durumunda bırakılan ve kaderine terkedilen müzisyenler için zulüm bitmemiş görünüyor. Şimdi sizlere aktarmaya çalışacağım düşünceleri, hissettiklerimi anlatmanın kolay bir yolu yok, size bir müzisyen olarak seslensem de esas vurgulamak istediğim sıfatım iki küçük kız çocuğunun babası olmamdır.
Siz çocuklarınızın büyüdüğünü görememek, başarılarına, üzüntülerine, sevinçlerine dahil olamamak ne demek biliyor musunuz? Bir çoğumuz halihazırda çok özel çocukların ebeveynleriyiz, bir kısmınız da ileride bu onuru yaşayacaksınız. Bir çocuğun babasından, annesinden mahrum edilmesi ne demek biliyor muyuz? Kaçımızın yüreği bir başkasının çocuğuna evladım diyebilecek kadar büyük? Onur Şener’inkinin öyle olduğunu bu vahşetle öğrenmek zorunda kaldık. Hepimiz birkaç şehir eşkıyasının, sadece ama sadece keyfi istekleri gerçekleşmedi diye, her an her istediğini yapabileceği yanılgısı ile sınanıyoruz ve günümüzde bunu hayatımızın her alanında, sahneden, okula, toplu taşımadan, fırındaki ekmek sırasına kadar her zerresinde hissediyoruz.”
Adaletin tecelli edilmesi gerektiğini ifade eden müzisyen Haşim Tayyar ise şunları söyledi:
"Kızgınız, üzgünüz ve şaşkınız… Anlamakta güçlük çekiyoruz inanın; bir şarkı isteği yüzünden bir cana nasıl kıyılır Allah için? Gencecik, hayat dolu bir baba nasıl katledilir? Niye bu kin? Niye bu acımasızlık, merhametsizlik, vicdansızlık? Biz ne yaptık size bu kadar, Onur ne yaptı? Çok kızgınız. Evet dünyadaki tüm canlılara ilham olan müziğin bile iyileştiremediği canilerin; harika bir insanı sevenlerinden ve sevdiklerinden bu kadar kolay ayırmasına çok kızgınız! İnsanın canına, emeğine, onuruna ve bilgisine zerre kadar saygısı olmayan, bencillikten gözleri başka bir şey görmeyen bu canilerle aynı havayı soluduğumuz için de çok üzgünüz. Adalet istiyoruz, ibreti âlem için Adalet istiyoruz. Yüce Türk yargısına her günkünden daha çok güveniyor ve güvenmek istiyoruz. Adalet tecelli etsin ki ne karım ne müzisyen arkadaşlarımın eşleri, sevgilileri, aileleri; her akşam sahnelere gözlerinde korkuyla göndersin, ne de bizler gibi evlatlarını koklayarak sanki son kez öpmüş olabiliriz diye düşünerek gitsin Adalet olsun ki mevki, makam ve tanıdıkları çevreleri yüzünden, iyi halden, mahkemelerde takım elbiseleri giyip, pişmanız, yok küfretti tahrik etti deyip, efendi efendi oturarak güya bunların da cezalarına indirim sağlamasın.
Onur'un evladına kim nasıl anlatabilir babasını öldürenlere ne olduğunu nasıl olduğunu? Türkiye kamuoyuna seslenmek istiyoruz buradan. Yıllardır tüm müzisyen arkadaşlarımızın başına mütemadiyen her sahnede gelen, fiziksel veya psikolojik ayarsız ve duygusuz şiddeti kınıyoruz, kabul etmiyoruz ve lanetliyoruz. Yaratanın bizlere bahşettiği bu özel yeteneği sizlere en güzel şekilde sunarak; bu sayede hayatlarını geçindirmekten, evlatlarının hayalleri gerçekleştirmeye çalışmaktan başka amacı olmayan, sevdiği işi keyifle yapan, kendinin dünyada hobisinin profesyoneli olan çok az şanslı insandan olduğunu bilen ve bunun sorumluluğun da yakınında uzağında her şeye duyarlı, ihtiyaç anında en önde saf tutan, duygulu, naif ve sevgi dolu insanlarız. Bizim şiddetle, ölümle ne işimiz olur sevgili dostlar. Artık sahneye, canlı müziğe, soliste, müzisyene, ışıkçıya ve de sesçiye olan yanlış bakış açınızı lütfen değiştirin. Biz hiçbir mekâna bir masa ya da bir kişi, bir kaç masa yada bir kaç kişi için özel gitmeyiz. Sizin evinize özel sahne yapamaya gelmişiz gibi davranamazsınız bize. Bizler orada sahne yapacağımızı duyururuz sizlerde gelip dinlemek istersiniz."